Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Bursa programlarını izlerken iki defa başıma gelmişti.
İlkindeki güvenlik aramasında kalemime el koymaya kalkışmıştı polis…
İkincisinde ise kalemimle birlikte not aldığım ajandam da tehlikeli bulunmuştu…
Devletin verdiği basın ve akreditasyon kartımı göstermeme rağmen, kalem ve not defterimle mitingin yapılacağı alana giremeyeceğimi söylemişlerdi.
*
Hakkını yemeyeyim Bursa polisi bu konuda hoşgörülü ama Ankara’dan gelen Cumhurbaşkanlığı korumaları çok ketum…
Sen istediğin kadar “Kalemimi, not defterimi alırsan, ben neremle not alacağım? Konuşmaları aklımda mı tutayım?” de…
Güvenlik uygulamalarında aldıkları talimatları uygularken, Nuh diyor peygamber demiyorlar…
Desinler elbette, devlet büyüklerimizi en iyi şekilde korumak görevleri de, akreditasyon listesinde adı yazılı gazetecilere bari yapmasınlar bu saygısızlığı…
*
Hafta sonu AK Parti Bursa İl Kongresi’ne katılan Başbakan Binali Yıldırım’da da yaşandı aynı sıkıntı…
Kalemi güvenliğe takılan bu kez meslektaşımız Cennet Cankılıç oldu…
Ee gülme komşuna gelir başına!
O Cennet ki, aynı zamanda AK Parti’de aktif görevlerde bulunmuş, hemen her seçimde partisinin potansiyel aday adayları arasında yer almış bir isim…
En son, 1 ay kadar önce Ankara’ya çağrılan üç Nilüfer ilçe başkan adayından biriydi.
*
Kalemini bırakmamış ama karşılaştığı bu duruma çok üzülmüş Cennet Hanım…
“Yıllarımı verdiğim partimde milletvekili, belediye başkanı olamadığıma ve delege yapılmadığıma bile inanın bu kadar üzülmedim!” siteminde bulunmuş partili ve gazeteci dostlarına…
Geçmiş olsun dileğinde bulunanlar da olmuş, “Senin kaleme ihtiyacın yok ki, nasılsa ezbere biliyorsun parti büyüklerimizin sözlerini” esprisi yapanlar da…
Acaba diyorum;
Üniversite sınavlarında nasıl ki kalemi silgiyi salona girdiğinde veriyorlar öğrencilere, aynı uygulamayı AK Parti mitinglerine katılan basın mensupları için uygulanamaz mı?
Ne olacak şu İNTAM’ın geleceği?
Bundan tam 12 yıl önce bugünlerde Bursa büyük bir doğal felaketin eşiğinden dönmüştü.
Çekirge Caddesi üzerinde bulunan İNTAM Sitesi’ne ait 3 apartman, istinad duvarlarının üzerine yıkılması sonucu çökmüş, yerle bir olmuştu.
Deprem yeri gibiydi ortalık…
Can kaybının olmaması sevindiriciydi ama maddi hasar büyüktü.
Bina sahiplerine “geçmiş olsun” dileğinde bulunan Kent yöneticileri, çökmenin nedenlerinin araştırılacağını ve mağduriyetlerinin en kısa zamanda giderileceği sözünü vermişlerdi.
Fakat, aradan yıllar geçmesine rağmen henüz somut bir gelişme yaşanmaması İNTAMzedeleri üzüyor…
Konuyu gündeme getirmemiz için attıkları maillere bakılırsa, umutları her geçen gün biraz daha azalıyor.
Haksız da sayılmazlar…
Destekçi üye
CHP’nin önümüzdeki günlerde yapacağı tüzük kurultayındaki değişiklikler şekillenmeye başlamış…
Üyelik konusunda da değişim olması bekleniyormuş…
Gerçekleşirse, “Üye” ve “Destekçi Üye” diye ikiye ayrılacaklar…
Üyelik aidatını ödemeyen, partinin etkinliklerine uzak duranlar “destekçi üye” statüsüne alınacak, kongrelerde oy kullanamayacak, seçimlerde aday adayı olamayacaklarmış…
Oldu olacak partinin seçim mitinglerine de sokmasınlar, tam olsun!
Seçimlerde de köstekçi üye statüsüne geçerlerdi!
Metro desteği
Başbakan Binali Yıldırım, pazar günü geç geldi ama müjdelerle geldi.
AK Parti Bursa İl Kongresi’ndeki konuşmasının ardından Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ı da makamında ziyaret eden Başbakan, 3 milyar liralık Yıldırım metrosu için de destek sözü vermiş…
Eski Başkan Recep Altepe’nin başlattığı projeydi bu…
Bursaray’ın Gökdere’den Mimar Sinan Mahallesi’ne 6,5 kilometrelik tünelle yer altından götürülmesi hedefleniyor.
Keşke o destek sözünü Yeni Yalova Yolu’ndaki tramvay projesine verseydi Başbakan da, o yerin altından gideydi!
Bence, kentin trafiğine, estetiğine, geleceğine daha faydası olurdu.