Hükümet kurulmadan döndüm, özür dilerim!

İzine çıkarken, dönüş tarihimi merak eden fanatik okurlarıma şu notu düşmüştüm:

“Hükümet kurulur kurulmaz döneceğim!”

Umutluydum…

Yokluğumu fırsat bilen siyasi parti liderleri, ramazan ayının manevi ikliminden ve Nihat Hatipoğlu Hoca’nın sözlerinden etkilenir, koalisyon hükümetini kurarlar diye düşünmüştüm…

Yanılmışım!

Ha bugün, ha yarın kurulur, ben de okurlarıma verdiğim sözü tutar, iznimi bitirip yazılarıma dönerim diye beklemekten kızgın kumlardan serin sulara bile atlayamadım…

Yazık boşuna beklemişim…

Görüldü ki;

Bu liderler bırakın hükümeti, birlikte turşu bile kuramaz!

İzin biter, ömür biter ama siyasetçilerde kırmızı çizgili bahaneler bitmez!

Eminim, şimdi de “İki bayram arasında hükümet kurulması uğursuzluktur. Kurarsak ilk seçimde oylarımız düşer” bahanesine sığınacaklar.

Hiç boşuna ümitlenmeyelim…

AK Parti Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, 45 günlük hükümet kurma süresini sürekli yan ve geri paslarla geçirir…

Ardından CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu‘na gelecek sıra…

O da, bir 45 gün orta sahada dolaştırdıktan sonra topu tribünlere atar…

MHP lideri Devlet Bahçeli, ta en başından “Sahada yabancı oyuncular var, ben oynamıyorum” diyerek tribüne çıkmıştı.

HDP desen, İmralı‘dan gelen taktiklere göre hareket ediyor.

Bu TBMM, siyasi tarihe ‘hükümet kuramadan seçime giden ilk meclis’ olarak geçebilir…

Asıl merak ettiğim;

Diyelim ki, erken seçime gidildi…

Peki millete ne diyecekler?

Hükümet kuramamanın nedenlerini nasıl anlatacaklar?

Milletten özür mü dileyecekler yoksa;

“Verdiğiniz oyları hiç beğenmedik, ne hükümet kurdurabiliyor ne de muhalefette durdurabiliyor! Dalga mı geçiyorsunuz parti mi seçiyorsunuz? Lütfen daha düzgün verin oyunuzu” mu diyecekler?

Ya sandıktan yine ‘koalisyon’ çıkarsa!

Seçmen bu, sağı solu belli olmaz ki!

Bakanların emeklilik hayali suya düştü

Yeni hükümetin kurulamaması, ekonomiyi olduğu kadar emeklilik hayalleri kuran bakanlarımızı da etkiledi.

Örneğin, Bülent Arınç ve Faruk Çelik, AK Parti’deki 3 dönem kuralı gereği seçimde aday olmamıştı…

İple çekiyorlardı seçimlerin bitmesini…

Siyasetten uzaklaşıp, şöyle ailece uzun bir tatile çıkarak torunlarla bol bol vakit geçirmenin, evin bahçesinde domates biber ve güller yetiştirmenin hesaplarını yapıyorlardı…

Hesap şaştı, fideler elde kaldı!

Hükümet kurulamadığı için bakanlık görevlerini yeni bakanlara devredemiyorlar bir türlü…

Hele bir de hükümet kurulamadan erken seçime gidilirse, 3 dönem kuralı da güme gidecek…

Çünkü, yeniden aday gösterilme ihtimali ve hakkı doğacak iki bakana da…

Tatil güzeldir!

Dönüşü yeni hükümetin kurulma ihtimaline göre planlayınca, benim izin ister istemez uzadı!

Ramazan ayını geçirdik tatilde…

Dönüşte gündeme ve yazıya konsantre olmakta zorlanırım diye korkuyordum…

Neyse ki, dün sosyal medyada okuduğum bir özlü söz sayesinde bu sorunu da hemen atlattım…

Ne mi yazıyordu?

“İnsanın tatile en çok ihtiyaç duyduğu zaman, tatilden döndüğü zamandır!”

Suruç!