Cumhuriyet Savcısı Özgür Katip Kaya...
Gerçek bir hayvansever…
Bursa Adliyesi’nden Van’a tayin oldu yakın zamanda…
Kentimizdeyken sevip beslediği sokak hayvanlarını, adliyede odasının penceresindeki saksıya her yıl yuva kuran çifte kumrularını öksüz bırakıp gitti.
Eminim Van’da da bulmuştur yine sokak hayvanlarını, adliyedeki işlerinden fırsat buldukça onları sevip, karınlarını doyuruyordur.
*
Yalnız sokaklardaki olsa iyi evinde baktığı kedilerin sayısı da az değildi Özgür savcımın…
Hatta onlardan birini bana da vermişti…
Fakat bakmak zor gelince, iki gün sonra geri götürmek zorunda kalmıştım.
Beni kucağımda kediyle boynumu bükmüş halde kapıda görünce, gülmüş, “Ben daha erken getirirsin diye bekliyordum” esprisi yapmıştı Özgür Katip Bey…
Meğer kızımla kediyi ilk almaya geldiğimizde, daha kucağımıza alıp severken anlamış ona bakamayacağımızı!
*
İki gün önce baktım Hürriyet gazetesinde haber olmuş Savcı Kaya…
Güzel bir çağrıda bulunuyordu…
Avrupa’da olduğu gibi ülkemizde de Hayvan Koruma Polisi kurulması gerektiğini savunuyor…
Gerekçesini de şu sözlerle özetliyordu:
“Hayvanlara yapılan eziyeti gören vatandaşlar, şikayet için muhatap bulamıyor. Çaresizlik içinde aklına hangi kurum gelirse onu arıyor. Ülkemizde şiddet ve istismara maruz kalan sahipsiz hayvanlar için Hayvan Koruma Polisi şarttır. Dünyada bunun örnekleri var. Hem sokak hayvanlarını korur hem de onlara kötülük yapanlar hakkında anında yasal işlem yapar. Böyle bir uygulama en çok da çocukları mutlu eder. ”
*
Düşünce harika!
Önerisi dikkate alınıp da uygulanır mı?
Keşke uygulansa!
Fakat, hayvan koruma polisinden önce hayvanlara karşı işlenen suçların cezasında esaslı bir düzenleme yapılmalı…
Hayvanlara işkence yapma veya öldürme suçundan geldiği adliyeden, basit bir para cezasıyla elini kolunu sallayarak çıkan hayvanları, polis yakalasa ne olur, jandarma kovalasa ne olur, sevgili Özgür Savcım!
Etiket düşerse dara, zabıtayı ara!
– Aloouuu, iyi günler, Büyükşehir zabıta mı?
– Evet, ne vardı?
– Memur kardeşim… Reis, satın aldığınız ürünlerde alışılmadık fiyat farkları görürseniz, hemen belediye zabıtasına bildirin, onlar gereğini yapar demişti. O yüzden arıyorum…
– İyi yapmışınız… Buyrun nerede gördünüz fahiş fiyat farkını? Hemen gidip gereğini yapalım…
– Bu ay gelen doğalgaz ve elektrik faturalarında inanılmaz bir fark var kardeşim… Daha kışa girmeden böyle gelirse, yandık! Gaz ve elektrik dağıtımı yapan şirketlere bir gitseniz diyorum…
– Üzgünüm beyefendi, biz oralara gidemiyoruz!
– Niye?
– Doğalgaz ve elektrik faturaları, bizim denetim kapsamımıza girmiyor!
– Neler giriyor peki?
– Çarşı, pazar ve marketler…
– O zaman filanca marketi şikayet ediyorum…
– Nesinden şikayetçisiniz?
– Tuvalet kağıdından!
– Fiyatı mı çok yüksek geldi?
– Hayır, kağıdının kalitesi!
– Ne var kağıdında?
– Maliyeti daha da aşağı çekmek için zımpara kağıdı kullanmaya başlamış diyorlar! Uyarın bir zahmet şunları, alıştırmasınlar bizi böyle konfora!
Dondurma festivali!
Yalnız Bursa’da değil Türkiye’de bir ilk olacak, DondiFest!
Düzenleyen Kadın Ekonomi Platformu Derneği (KEP)…
Bu hafta sonu Ertuğrul metro istasyonu yanındaki yeşil alanda gerçekleşecek ve iki gün sürecek festivalde yaş sınırı yok!
Sınırsız dondurma, eğlenceli ve eğitici yarışmalar, konserler…
Gelenler hem unutulmayacak anlar yaşayacaklar çocuklarıyla, hem de hayırlı bir işe destek olacaklar.
Festivalden elde edilecek gelir, KEP’in başlattığı Çocuk Köyü projesinin inşaatına gidecek…
Hafta sonu çok önemli bir işiniz yoksa, Nilüfer Belediyesi, RUMELİSİAD ve Ticaret Borsası’nın da sponsor desteği olan festivali kaçırmayın derim…
Dondurmalar kaymak!
Kriz fırsatçılarına çağrı!
MHP Lideri Devlet Bahçeli, kriz fırsatçılarına sert tepki göstermiş…
Demiş ki;
“Doların yükselmesini bahane göstererek zam yapan fırsatçılar, dolar düşmeye başladığına göre o zamlarınızı hadi geri alın!”
Helal olsun Bahçeli’ye!
Bu çağrısına, elektrik ve doğalgaz zamları da giriyor mu acaba?