Olay Gazetesi Bursa

Hayaller kurardık biz yıllar önce…

Ümit Besen, o şarkıyı boşuna söylemiyor yıllardır… Bir bilişim şirketi; inovasyon ve girişimcilik kültürünü geliştirmek, hayaller ile girişimcilik arasındaki bağlantıyı ortaya koymak amacıyla ülkemizin hayal haritası araştırması yaptırmış. Sonuç; Halkımızın yüzde 49’u çocukken hayal kurmaya başlıyor, yaşlandıkça da hayallerimiz azalıyormuş! E normal değil mi bu sonuç? Yaş ilerledikçe toz pembe hayallerin yerini acı gerçekler alıyor! […]

Ümit Besen, o şarkıyı boşuna söylemiyor yıllardır…

Bir bilişim şirketi; inovasyon ve girişimcilik kültürünü geliştirmek, hayaller ile girişimcilik arasındaki bağlantıyı ortaya koymak amacıyla ülkemizin hayal haritası araştırması yaptırmış.

Sonuç;

Halkımızın yüzde 49’u çocukken hayal kurmaya başlıyor, yaşlandıkça da hayallerimiz azalıyormuş!

E normal değil mi bu sonuç?

Yaş ilerledikçe toz pembe hayallerin yerini acı gerçekler alıyor!

 

*

 

Aralarında Bursa‘nın da olduğu 10 şehirde, 8-55 yaş arası tam 2 bin kişiyle yüz yüze görüşülerek yapılmış araştırma…

İlginç veriler çıkmış ortaya…

Katılımcıların yüzde 32’si çocukluk ve ergenlikte sürekli hayal kuruyormuş…

Her 10 katılımcıdan 5’i, en büyük hayali, sadece bir ‘meslek sahibi’ olmakmış…

Bu hayali kuranların tercih ettiği mesleklerin sıralamasına gelince…

İlk sıralarda öğretmenlik, doktorluk, futbolcu, sanatçı, pilot ve polislik yer alıyormuş…

Kendi işinin patronu olma hayalini kuranların oranı da az değil!

 

*

 

Kadınların erkeklerden daha fazla hayal kurmayı sevdiklerini biliyorduk zaten…

Küçük illerde yaşayanların, büyük şehirlerde yaşayanlardan daha çok hayal kurdukları da ortaya çıkmış…

Büyük şehirlerde yaşayanlar, hayal kurma oranınındaki düşüklüğünü güzel bir cümle ile açıklamışlar:

Geçim derdini düşünmekten hayal kurmaya vakit kalmıyor ki?”

Eğitim faktörüne de bakmışlar…

Üniversite mezunları hayal kurmada açık ara önde çıkmış!

Hayal kurmasa bitmez ki o üniversite!

 

*

 

Hazır ülkemizin hayal haritası çıkarılmışken keşke hayal kırıklığı oranı da bir araştırılsaydı!

Örneğin;

Siyasette özellikle seçim ve kongre dönemleri hayal kırıklığına uğrayanların oranı kaç?

İş, aşk, evlilik ve sosyal hayatında yüzde kaç?

Bunlar da sorulmalıydı…

Bu hayal haritası; üzerinde dağları, ovaları, akarsuları, gölleri, barajları görülmeyen Türkiye’nin fiziki haritasına benzemiş biraz!

 

Ömrünüzü endeksleyin!

 

Beden kitle endeksi 27 olanlar çok şanslılarmış!

Niye mi?

Ölüm riski en az gruptaymışlar!

Bu endeks, vücut ağırlığının, boy uzunluğunun metre cinsinden karesine bölünmesiyle hesaplanıyormuş…

Bu hesap sonucu, 27 beden kitle endeksine sahip olanlar, daha sağlıklı ve ölüm riski en az olan grupta görülüyormuş…

Hesapladım benim endeks 36 çıktı!

Sağlıklı yaşama katkısına itirazım yok ama ölüm riski konusu riskli…

Ne demiş atalarımız:

Ölüm geldi cihane, vücut kitle endeksi bahane!

 

Giden-kalan

 

Bursaspor Teknik Direktörü Hamza Hamzoğlu, sezon sonu takımdan gidecek futbolcuları henüz belirlememiş…

Naçizane önerim;

Gidenleri değil de kalacakları belirlesin!

O daha kolay…

Çünkü, onların sayısı daha az!

 

MHP’de kafalar karıştı…

 

Tokuşmaktan değil, muhaliflerle takışmaktan karıştı!

Yargıtay’ın 15 Mayıs‘ta olağanüstü kurultay yapılmasına ilişkin kararın temyiz incelemesini ay içinde tamamlayacağını duyurdu…

Bu durumda, MHP’liler birbirlerine tekerleme şeklinde sormaya başladılar:

Temyizin sonucunu beklesekte mi kurultayı yapsak, beklemesekte mi yapsak?”

Bu arada…

Madem öyle gelin AK Parti gibi 22 Mayıs tarihinde yapalım biz de olağanüstü kurultayımızı, alem profilli lider görsün!” esprisi yapanlar da var!