Dağlıca şehidimiz Kurmay Yarbay İlker Çelikcan‘ı kutlu yolculuğuna uğurlamak için yürüyoruz Mihraplı Camisi‘ne doğru…
Cenaze töreni değil sanki miting var…
Bursa’nın ilçelerinden, mahallelerinden, köylerinden, her köşesinden akın akın geliyor insanlar…
İhtiyarı, genci, kadını erkeği her yaştan vatandaş, ellerinde Türk bayrağı…
Gözlerde bölücü terör örgütüne olan tarifsiz öfke…
*
Yüzlere bakıyorum…
Türk’ü, Kürt’ü, Laz’ı, Çerkez’i, Arnavut’u, Boşnak’ı, soydaşı, göçmeni, dağlısı, manavı, romanı, kısaca Kurtuluş Savaşı’nda, Çanakkale‘de, emperyalist ordulara karşı omuz omuza tek yürek savaşarak Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni kuranların torunları tam kadro hepsi orada…
Şanlı Türk milleti orada!
Yine omuz omuza, yine tek yürek ve hepbirlikte haykırıyorlardı hiç susmadan:
“Şehitler ölmez… Vatan bölünmez!”
*
Aralarında engelli vatandaşlarımızı görüyorum, sağlamlardan daha hırslı…
Ayağı, kolu alçıda hastaları görüyorum zorlukla yürüyen…
Kadınlarımızı, genç kızlarımızı görüyorum bayrak bayrak…
Bir kadın takılıyor gözüme, yol kenarındaki bayrak satıcısına cebindeki bozuk paraları uzatıp, “Bütün param bu kadar, yetiyor mu?” soruyordu…
“Koy paranı cebine, dönüşte evine yol parası yaparsın abla” dedi genç ve çıkarıp en büyüklerinden bir Türk bayrağını verdi…
O bayrağa sevgiyle bir sarılışı vardı kadının, yavrusuna sarılır gibiydi…
*
Mihraplı Camisi‘nin bahçesi, şehidimiz gelmeden saatler öncesi dolmuş, giremeyen yollara, parklara taşmıştı…
Dualarla tekbirlerle musallah taşına konduğunda şehidimizin ay-yıldızlı bayrağa sarılı tabudu Bursa ağlıyordu…
Gözyaşlarının her damlasında bir gurur vardı…
Helallaşirken şehidimizle, beyaz güvercinler uçuştu bir ara gökyüzünde…
Güvercin değil belki de meleklerdi onlar…
Kahraman şehidimize, uğurlamaya gelen o muhteşem kalabalığı izlettiriyorlardı…
Dağlıca’da “askerlerimi bırakmam” diyerek çatışma bölgesine giderken düşürüldüğü kahpe pusu sonucu şehit olmuştu İlker Yarbay…
Dün, Bursa da onu yalnız bırakmadı, son yolculuğunda…
Cennet taburunda içtimaya bekleyen askerlerinin yanına, dualarla, alkışlarla uğurladılar…
*
Hep diyorum…
Bizi bölmek, kardeşi kardeşe kırdırmak isteyen, korkakça ve kalleşce tuzaklar kuranlar ve onların efendileri, gelip şu şehit cenazelerini yakından izleseler, nafile bir çaba içinde olduklarını görecekler…
Bizi ölümlerin korkutmadığını, acıların, tahriklerin bölemediğini aksine daha da güçlendirdiğini, kenetlendirdiğini öğrenemediler gittiler yıllardır…
Fakat biz onlara öğreteceğiz!
Türk Milleti’nin gücünün, sabrının, cesaretinin nereden geldiğini Çanakkale‘de öğretmiştik, demek ki o tarih dersinden kıranlar olmuş!
Mayınlı tuzaklardan meded uman, askerimizi, polimizi ailesinin yanında vuracak kadar alçalan bu hainler, belli ki onların cenabet torunları!