Bir dönem, Bursa’da çok yaşanmıştı hava kirliliği sorununu…
Yaşlı ve çocuklar çıkamazdı sokağa…
Lodos esse de şu havayı bir temizlese diye dua ederdik.
Çok şükür, şehirde doğalgaz kullanımının yaygınlaşmasıyla birlikte hava kirliliği gündemden düştü.
Kış mevsiminde zaman zaman arada gündeme gelse de, eskisi gibi tehlikeli boyutta değil…
O kirlilik de, egzos testinden geçmemiş araçlardan ve bazı evlerin, fabrikaların kullandığı ucuz kömür, lastik vb. şeyleri gelişigüzel yakmalarından kaynaklanıyor.
*
Havamızı karbondioksit, karbonmonoksitten kurtardık ama şimdi de bir başka kirlilik korkutuyor bizleri…
Elektromanyatik ve radyasyon tehlikesi!
Peki bu tehlikeye karşı ne yapacağız?
Radyasyon riski olan cihazların kullanımından vaz mı geçelim?
Kolay mı bu?
Cep telefonunuzu çok değil iki saat kullanmayın da göreyim sizi!
Ev ve işyerlerinin havasını temizleyen cihazlar var ama doğal değil ve her yere koymaya kalksanız maliyetli…
*
Hadi gene iyisiniz…
Norveç’li botanik uzmanları, bilimsel yönden faydası kanıtlanmış hem kolay hem de pahalı olmayan güzel bir öneride bulunmuşlar…
Yok kaktüs değil başka bir çiçek önermişler:
Bromelia çiçeği!
Şaka değil NASA bile uzay istasyonunu bu çiçeklerle donatmış!
Bromelia bulamazsanız, aloe vera, kurdela çiçeği, gerbara papatyası, peygamber kılıcı, krizantem, benjamin çiçeği ve açelya da aynı işlevi görüyormuş.
Alın birer tane koyun odalarınıza oh mis!
Hatta;
Sevgililer Günü‘nde gül alacağınıza alın bunlardan birer tane, aşkınız radyasyondan etkilenmesin!
*
Sevgili dedim de…
Yalnız Norveç’li botanikçilerin bir uyarısı da var…
Saksıyı odanın bir köşesine koyup, iki günde bir sulamak yetmiyormuş, sevginizi de vermelisiniz!Onunla bir çocuk gibi ilgilenip, isim koyup sabahları konuşmalı, iltifatlarda bulunmanız gerekiyor…
Yoksa küser, havanızı temizlemekten vazgeçermiş çiçekler…
Güzel ortam, şifa verir!
İngiltere’de yapılan bir araştırmada, çevresel koşulların bağışıklık sisteminde etkili olduğu tespit edilmiş.
Yani, güzel ortamda yaşamak da ilaç etkisi yapıyormuş insanlara…
Bağışıklık sistemi düşük iki farenin birini, içinde sadece talaş olan standart bir kafese koymuşlar, diğerini ise içinde her türlü konfora sahip daha büyük bir kafese…
İki hafta sonra, ikisine de bakmışlar…
Büyük kafesteki farenin bağışıklık sistemi, talaşta yaşayana göre daha güçlenmiş.
Fare ne anlar güzel ortamdan?
Öyle yapacaklarına, bağışıklık sistemi zayıf bir hastayı 15 günlüğüne güzel bir tatile gönderseydiler, diğer hastayı ise evine…
Tatil dönüşü, kontrol ettiklerinde de yine aynı sonucu bulabilirlerdi!
Bayram’lık öneri!
15 Temmuz FETÖ Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu ilk toplantısını gerçekleştirdi.
Komisyonun AK Parti’li üyesi Serkan Bayram, toplantıda ilginç bir öneride bulunmuş…
Demiş ki;
“ABD’ye gidip Fethullah Gülen’i de dinleyelim!”
Güzel fikir!
Hazır gitmişken, dinlemekle kalmaz onunla birlikte de dönerler!
Dizi
soru:
Yeni başlayan bir TV dizisinin tutup tutmadığını nasıl anlarsınız?
cevap:
Hafta içinde tekrarının elli defa yayınlanmasından!