Birkaç gün önce…

Bir siyasetçi dostla sohbet ediyorduk…

Baktım masasının üzerinde bir deste fotoğraf!

Takıldım:

“Hayırdır, siyaseti bırakıp fotoğrafçılığa mı merak saldınız?”

Gülerek yanıtladı:

“Son yıllarda karta basılmış bir fotoğrafımızın bile olmadığını görünce evde, cep telefonumla bugüne kadar çektiğim bütün fotoğrafları karta bastırmaya karar verdim. Bu gördüklerin o fotoğraflar…”

 

*

 

Haklıydı…

Akıllı cep telefonları çıktı, fotoğraf çekimi kolaylaştı, çekim kalitesi de arttı ama çektiklerimiz hep telefonun hafızasında kalıyor.

Telefonu kaybetsek, çaldırsak, tamiri imkansız şekilde bozulsa, gidecek o çekilen tüm fotoğraflar…

Şu da bir gerçek;

Telefondan da baksak, bilgisayara da yüklesek, çektiğimiz kareler karta basılmış fotoğrafa baktığımızdaki o hazzı vermiyor…

Çekildiğimiz o anın sıcaklığını, hatırasını yaşayamıyorsun.

Sonuçta, fotoğraf da bir tarihi miras, yaşadığımız yılların, anların kanıtı!

 

*

 

Cep telefonundaki fotoğrafları sadece kendine kadar değil, karelerde görünen kişi sayısınca bastırmış siyasetçi dostum, postayla yollayacakmış hepsine…

İki defa takdir ve tebrik ettim kendisini…

Yıldırım Belediye Başkanı İsmail Hakkı Edebali’nin, köşemdeki o doğal fotoğrafı da karta bastırdığı tam 500 kareden sadece bir tanesiydi!

Harika bir kareydi…

Diğer belediye başkanlarına da örnek olması açısından köşemde paylaşmak istedim…

Yalınayak oturmuş, Bursa manzaralı yeni çapalanmış topraklara Başkan Edebali…

Vermiş vücuddaki tüm elektriği toprağa…

Yüzünde mutlu ve huzurlu bir gülümseme…

Stresten eser yok…

Yalnız belediye başkanları değil, stresi çok işi yapanlar sık sık yapmalı bunu…

Vücudun elektriğini atmak için topraklarda yalınayak yürümelisiniz diyor uzmanlar…

Tarla şart değil kumsal da olurmuş!

 

Çorba krizi tatlıya bağlansın!

 

Son yerel seçimde, AK Parti Nilüfer Belediye Başkan adayı olan Mustafa Esgin‘in Uludağ Üniversitesi’ndeki öğrencilere sabahları ücretsiz çorba, simit, poğaca dağıtma vaadi vardı…

Seçilemeyince, bu projeye mevcut Belediye Başkanı Mustafa Bozbey sahip çıktı ve o gün bugündür dağıtıyordu.

Ne var ki;

Yeni Rektör, bu dağıtımı Nilüfer Belediyesi tarafından değil de vakıf aracılığı ile yapılmasının daha doğru ve sağlıklı olacağını söyleyince, üniversitede geçici bir ‘çorba krizi’ yaşandı.

Krizde son durum…

Vakıf, Üniversite içinde dağıtıyormuş çorbayı…

Nilüfer Belediyesi de Görükle Mahallesi’nde…

Her gün çorba, öğrenciyi bıktırır, arada tatlı türü yiyecekler de dağıtsınlar…

Kriz tatlıya bağlansın!

 

Şampiyon!

 

Ağustos’un zam şampiyonu salatalıktı…

Eylül ayının ise patlıcan olmuş…

Ekim’de de soğan olabilir, çünkü son zamanlarda basında “soğan göz yaşartacak” başlıklı haberleri çok sık görmeye başladık.

Kasım ayının zam şampiyonu hangi ürün olur derseniz, nedense benim aklıma ilk gelen ayva!

Malum, Kasım ayı seçim ayı!

Bakalım en çok kimler yiyecek sandıkta ayvayı!