Demedi demeyin…

CHP-İYİ Parti arasındaki seçim ittifakı bozulursa Bursa yüzünden bozulacak…

Belediye başkan adayı belirleme görüşmeleri Osmangazi’de kilitlenmiş durumda…

İki parti de bu ilçeden vazgeçemiyor.

İYİ Parti’nin Osmangazi’de ısrar etmesinin nedeni belli…

Prof.Dr. Emin Balkan’ı erkenden büyükşehir belediye başkan adayı olarak gündeme getirdiler.

Adını resmi olarak açıklamadılar ama parti yöneticileri, ilçe gezilerine Emin Hoca ile katılmaya başlamışlardı.

Balkan, gittiği yerlerde büyükşehir belediye başkan adayı gibi konfetilerle, sevgi gösterileriyle karşılanıyordu.

*

Emin Hoca tam havaya girmişti ki, CHP Büyükşehir Belediye Başkan adayı olarak Mustafa Bozbey’i açıklayınca, ittifak oldu infilak!

İYİ Parti Bursa İl Yönetimi, kara kara düşünmeye başladı…

Emin Hoca’ya karşı mahcubiyeti gidermenin tek yolu vardı, hiç olmazsa onu Bursa’nın en büyük ilçesi Osmangazi’den aday göstermek…

Bu konuda CHP Genel Merkezi’nin de ikna edildiği haberlerini aldık…

Fakat bu defa da CHP tabanı ayağa kalkmış…

Ahmet Emin Yılmaz abimizin dünkü köşesinde de vardı…

“Osmangazi bizde olmazsa, örgüt çalışmaz, Büyükşehir de riske girer. Bizim belediye başkan adayımız İYİ Parti’nin adayından daha çok oy getirir” diyerek itiraz etmişler karara.

*

Şimdi gözler iki partinin Genel Merkezi’nde…

Osmangazi ile ilgili ittifaka zarar vermeyecek, her iki tarafı da mutlu edecek yeni bir formüller geliştirmek zorundalar.

Var mı böyle bir formül?

Var hem de iki tane!

Birinci formül:

İYİ Parti’de de kısa dönem vekillik yapan CHP Bursa Milletvekili Erkan Aydın, Osmangazi Belediye Başkan adayı gösterilsin. Emin Balkan’a da kontenjan birinci sıra meclis üyeliği verilsin. Aydın seçimi kazanırsa, vekilliğe devam eder, yerini Emin Hoca’ya bırakır!

İkinci formül daha çılgın:

VAR’a gitsinler… VAR hakemleri, iki partinin Osmangazi ile ilgili adaylık pozisyonlarını incelesin. Hangi adayın seçimlerde ittifaka daha faydalı olacağına karar versin.

 

AK Parti’de ilçeler 1 Nisan’ı mı bekliyor?  

 

AK Parti hiç yapmazdı…

Büyükşehir’i sona bırakır ama ilçe belediye başkan adaylarını bırakmazdı.

Bu seçimde tam tersini yaptı.

Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ı aylar öncesinden açıkladı, ilçeleri en sona bıraktı.

Bu karar, yeni aday adaylarından ziyade AK Parti’li mevcut belediye başkanlarını etkiledi.

“Partim benimle devam edecek mi etmeyecek mi?” psikolojisiyle belediyeye gelmek kolay mı?

Belirsizlik yetmezmiş gibi bir de her gün gayriresmi aday listeleri açıklanıyor sosyal medyada!

Süre uzadıkça, listelerdeki sürprizler de uzuyor!

Tam bir işkence!

Aldığım son duyumlara göre;

Bu hafta sonu kesin açıklanacakmış ilçeler…

Bu hafta sonu da olmazsa, 1 Nisan’da garanti diyorlar!

 

Oynatmaya az kaldı, yasamız n’erde?

 

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, çok önemli bir toplumsal soruna değinmiş…

Demiş ki;

“Vatandaşlarımızın maddi ve manevi zorlukların yanında ruhsal olarak da sorun yaşadıklarını görüyoruz. Ağırlaşan problemlerin farkındayız. Hakların, sınırların ve yetkilerin açık ve net şekilde belirlendiği bir ruh sağlığı yasasına ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. Bu yasanın en kısa sürede TBMM’den çıkarılmasını temenni ediyorum.”

Ruh sağlığımızla oynayanlar şimdi yandı!

Destekliyoruz, yasa bir an önce çıksın, toplumun ruhunu bozan ruhsuzlar cezasız kalmasın!

 

Sorun çözüldü, patlasın mısırlar!

 

Bir süredir, sinema sektöründe yapımcılarla, sinemacılar arasında ‘bilet payı’ tartışması yaşanıyordu.

Para kazanamadıkları gerekçesiyle, bileti patlamış mısır ve meşrubatla satan sinemacılara tepki gösteriyordu film yapımcıları…

Sinema ücretlerini yükselten bu uygulamanın, izleyiciyi salonlardan kaçırıp kazançlarını düşürdüğünü savunarak, “Ya bu uygulamadan vazgeçin ya da satılan mısır ve meşrubattan bize de pay verin” restini çekmişlerdi. 

Giderek krize dönüşen tartışmayı Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy bitirdi.

Bu konuda yasa çıkararak hasılatın eşit paylaşılacağını müjdeledi.

Gerçi yasaya filan gerek yoktu…

Ziraat Bankası, zarar ettiğini söyleyen sinemacı ve film yapımcılarına da pop corn kredisi ile rahatlatabilirdi!