Nilüfer Belediyesi Halk Evi’nin önündeki pedallı spor aletlerini görünce gülümsedim…

“Helal olsun Başkan Bozbey’e, çalışanlarının sağlığını nasıl da düşünüyor. Belediye kapısının önüne bile spor aletleri koydurmuş” dedim içimden…

Acaba, belediyede obezite riski mi gördü?

Çalışanlar öğle yemeklerini fazla mı kaçırıyorlar?

Yoksa, belli bir kiloyu geçenlerin belediyeden içeri girmesini mi yasakladı?

“Git, ideal kilona düşene kadar pedal çevir, öyle gel!” diyebilir…

 

*

 

Daha yakından incelemek için aletlerin yanına gittim…

Gidince gördüm ki, sadece spor değil çok amaçlı bir aletmiş meğer…

Cep telefonunuzun şarjı mı bitik, takıyorsunuz fişin bir ucunu o bisiklete benzer o aletin bir ucuna, sonra biniyorsunuz üstüne, başlıyorsunuz pedalları çevirmeye…

Bir yandan spor yapıyorsunuz, bir yandan da ürettiğiniz elektrikle telefonunuzu şarjlıyorsunuz.

Zamandan tasarruf, enerjiden tasarruf, fazla kilolardan tasarruf…

Güzel bir buluş!

Neyse ki, o aletin pedal çevirdikçe telefona kontör yükleyen versiyonu yok, olsa çalışanlar da dahil belediyeye gelen gidenler bir deri bir kemik kalır!

 

*

 

Pedallı şarz aletlerinin üzerinde yazılı slogan, zaten olayı özetlemiş:

“Çevirdikçe pedalı dolsun şarjlar, rahatlasın kafalar, parlasın imajlar!”

Gösterilen ilgiden oldukça memnun kalan Başkan Mustafa Bozbey de, arada kendisi de binip şarzlıyormuş telefonunu…

Bence;

İlçedeki parklara ve spor sahalarına da koydurmalı onlardan…

Cep telefonuyla konuşmaktan spor yapmaya vakit bulamayanlar için bulunmaz bir nimet bu!

Hem çeneleri çalışır, hem ayakları!

Sevgili Başkan!

İki tane de partinize hediye ederseniz hiç fena olmaz hani…

Seçim ve kongre kulisleri yaparken, şarjları çok çabuk biten partililerin hayır duasını alırsınız!

 

Ekmek Dünya’dan, su Mars’tan!

 

Zaman zaman medyada, bazı gezegenlerde yaşam belirtisi olduğuna dair haberler çıkıyor…

En son müjdeyi, Mars‘la ilgili verdiler…

Mars gezegeninde su varmış!

Dünyanın suyunu çıkardık, sıra onda!

Acaba diyorum ki;

Mars‘ta su arayacağımıza, dünyada barışı, sevgiyi, ölümcül hastalıklara çareyi arasak daha az maliyetli olmaz mı?

Galiba su bahane…

Savaşlarla, terörle, çevre katliamlarıyla, servet ve iktidar hırsıyla dünyayı yaşanmaz hale getirenler, kendilerine kaçıp sığınacak yeni gezegen arıyor olabilirler…

Baştan söyleyeyim, Mars da kurtarmaz onları Merkür‘e umut bağlasınlar!

Hem o gezegen, güneşe de çok yakın, solaryum derdi olmaz!

 

Araştırmacı gazeteci!

 

Göçmen kaçakçılığına dikkat çekmek isteyen uyanık bir gazeteci, yasadışı yollardan nasıl sahte pasaport alındığını uygulamalı olarak haber yapmış.

O da gidip sahte pasaport çıkartmış!

Bunu da görüntülü olarak anlatmış gazetesinde…

Tabii anında, sahte belge düzenlemekten hakkında soruşturma açılmış.

Göçmen kaçakçılığına dikkat çekmek için botla Akdeniz‘e açılacak gazeteci de çıkarsa şaşırmayın!