Bursa Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (BESOB) Başkanı Arif Tak‘ın, önemli bir açıklaması vardı gazetemizin dünkü ekonomi sayfasında…
Esnafın şu anki durumunu özetlemiş Tak:
“Esnafımız şu an işlerini krediyle yürütmeye çalışıyor. Kırmızı çizgiyi yiyenler kredi de alamıyor. Dolayısıyla para bulamayanlar kıt kanaat geçimini sağlamaya çalışıyor!”
*
Hükümetin KOSGEB kanalıyla verdiği 50 bin liralık faizsiz krediyle esnafın umutlandırmıştı…
Fakat Bursa’dan yapılan 300 bin başvurunun sadece 15 binine kredi çıkması bu umutları söndürmüş…
Esnaf Kredi Kefalet Kooperatiflerinde de eskisi gibi para olmadığını da vurgulamış Başkan Tak…
Esnafımız işi krediye kaldıysa vay haline!
Ha sermayeyi kediye yüklemişsin ha kredinin faizine, arada hiç fark yok!
*
Arif Başkan, haberde değinmemiş ama kredi bulma dışında bir de rekabet sorunu var!
Kimlerle mi?
Son dönemde sayıları giderek artan Suriyeli esnaflarla!
Ülkelerindeki savaştan kaçıp kentimize sığınanlar arasında sadece dilenenler yok, zenginleri de çokmuş!
Suriye’de parasal değeri neyi varsa satıp gelmiş, hayatını turist gibi Bursa’da sürdürenler var…
Çarşamba Pazarı’nda bırakın daireyi, oturduğu apartmanı kökten satın alan Suriyelilerin olduğunu söylüyorlar.
*
Zamanında ülkesinde yatırımını yapmış paralı Suriyeli vatandaşlar, nerede ekonomik yönden sıkışık market, kasap, manav, berber, çay ocağı, pazarcı ve benzeri işi yapan esnaf varsa, basıyor parayı önce ortak oluyormuş, ardından da tek sahibi…
Bizim esnafımız da sıcak parayı görünce, krediler ve vergilerle boğuşmaktansa ceketini alıp gidiyor…
Bazıları kendi dükkanında işçi oluyor!
BESOB olarak, bu konuda ivedi bir çalışma yapılmalı…
Suriyeli esnaf envanteri çıkarılıp bu soruna çözüm bulunmalı!
Yoksa, yakında BESOB‘a karşı Suriyeli esnaflardan oluşan bir SESOB kurulursa hiç şaşırmasın ve ağlanmasın Başkan Tak!
Çok manidar bir yeni yıl hediyesi!
Bir gazeteciye yılbaşı hediyesi olarak iki kalıp sabun (hem de zeytinyağlı) ve bir adet de mum gönderilmesi çok manidar geldi!
Fakat içinden çıkan Borçelik’in kekik kokulu şu notunu okuyunca, mesajı aldım:
“Orada bir köy var uzakta…
O köy Yırca… Bizim köyümüz…
İki yıl önce Soma faciasında nice ocağı söndü, aynı yıl 6 bin 600 zeytin ağacı kesildi ama Yırcalı’nın umudu ve yaşama sevinci sönmedi.
Bugün Yırca Köyü kadınları, köylerini yaşatmak için onurlu bir mücadele veriyor. Yırca Hanımeli markası altında kurdukları sosyal girişimde, hep birlikte sabunlar, mumlar üretiyor, dağlardan kekik toplayıp satıyorlar.
Bu minik armağanla verdiğimiz destek, Yırcalı kadın girişimcilerin hayalini kurdukları taş ev üretim atölyesine kavuşmalarına yardımcı olacak…”
Hamza Hoca
Spor Servisimizden aldığım son habere göre…
Bursaspor Teknik Direktörü Hamza Hamzaoğlu, istifasını yazılı olarak sunmuş ama yönetim kabul etmemiş, sezonu birlikte tamamlama kararı almışlar.
Doğru karar…
Dere geçerken at değiştirilmez!
Elindeki yetenekleri sınırlı kadroya, kötü futbola rağmen ilk yarıyı 5.nci sırada bitiren bir takımın hocasını gönderecek kadar ekonomik lükse sahip bir kulüp değiliz…
Hamza Hoca kalsın fakat bazı futbolcuların bileti hiç duygusala bağlanmadan hemen kesilmeli!
Ara transferde takviye de şart!