Olay Gazetesi Bursa

Aday listelerinin ağabeyleri ve derebeyleri!

Nedendir acaba… Siyasi partilerde özellikle seçim dönemleri bir ‘Ağabey’ aşkı depreşiyor! Milletvekili aday listesinin başına, kendilerine ağabeylik yapabilecek bir isim gelsin istiyor partililer… Onsuz listelerin özgül ağırlığı olmuyor gibi bir duyguya kapılıyorlar. İktidarından muhalefetine tüm siyasi partilerde var bu beklenti ve kaygı.   *   İnsan sormadan edemiyor… Niye kardeş, abla, amca, dayı, teyze, hala […]

Nedendir acaba…

Siyasi partilerde özellikle seçim dönemleri bir ‘Ağabey’ aşkı depreşiyor!

Milletvekili aday listesinin başına, kendilerine ağabeylik yapabilecek bir isim gelsin istiyor partililer…

Onsuz listelerin özgül ağırlığı olmuyor gibi bir duyguya kapılıyorlar.

İktidarından muhalefetine tüm siyasi partilerde var bu beklenti ve kaygı.

 

*

 

İnsan sormadan edemiyor…

Niye kardeş, abla, amca, dayı, teyze, hala değil de, illa ki ağabey?

O gelirse, seçim çalışmalarını daha rahat yaparız, daha çok oy alırız ve daha çok milletvekili çıkarırız diye mi düşünüyorlar?

Ağabey derken, siyaseten deneyimli birini mi kastediyorlar yoksa yaş olarak olgunluk ve makam-mevkiye doygunluk dönemine gelmiş birini mi, onu da çözemedim!

 

*

 

Laf aramızda;

Seçilen diğer vekillere daha çok yarıyor bu sistem…

Partiyle, kent veya ülke gündemine ilişkin konularda, sorunlarda topu hemen partinin ağabeyine atıyorlar…

Parti büyüğümüz varken bizim görüş bildirmemiz yakışık almaz” diyerek, araziye uyuyorlar hizmet dönemi boyunca…

Geçmişte bunun çok örneklerini gördük!

 

*

 

AK Parti Bursa’da ‘ağabey’ aday bulma konusunda sıkıntı çekmiyor…

Her seçim dönemi, listenin başına mutlaka geliyor bakanlık deneyimli bir isim…

Fakat 1 Kasım‘daki erken genel seçiminin ağabey aday adayları arttı!

Bakalım ne olacak?

7 Haziran‘daki seçimde, ‘ağabey aday’ı olmayan tek parti CHP’ydi…

Önseçim üyeleri, “Listenin ağabeyi de derebeyi de biziz” deyince, Genel Merkez de kararlarına saygı göstermek zorunda kaldı.

‘Ağabey aday’ konusunda en rahatı da MHP‘ydi…

1 Kasım’da da aynı rahatlığı görebiliriz…

 

Klavyatörlere dikkat!

 

Eskişehir’de bir Kürt inşaat işçisinin dövüldüğüne dair paylaşım vardı.

Ben de görünce üzülmüştüm!

Meğer olay, Eskişehir‘de değil Şam‘da olmuş…

Dövülen de, pazarda hırsızlık yaparken yakalanan bir Filistinli’ymiş!

Yalandaki şu tahrik gücüne bakar mısınız!

1980’lerde aynı silahla sabah sağcı genci, akşam solcu genci vurdurarak, kardeşi kardeşe kırdıran hain maşalar, şimdi aynı kanlı tezgahı Türk ve Kürt vatandaşlarımızın üzerinden kurgulamaya çalışıyor.

Kadrolu provakatörleri yine işbaşında!

Bir bölümü, sosyal medyadan veriyor zehri

Bir bölümü de;

Gündüz, bozkurt selamıyla kendine ülkücü görüntüsü vererek, milliyetçi duygularımızı sömürüyor…

Geceleri de, HDP’lilerin arasına karışıp, onları tahrik ettiren söylem ve eylemlere teşvik ediyor.

Aman ha!

Sosyal medyadaki tahrik kokan paylaşımlara hemen inanmayalım!

Teröre karşı demokratik tepkimizi gösterirken de, aramıza karışan tanımadığımız kişilerin gazına gelmeyelim!

 

Timsah Arena

 

Bursaspor maçlarını Timsah Arena‘da izlemek için sabırsızlanıyoruz…

Biz sabırsızlandıkça da açılışı gecikiyor…

Eskişehir maçına yetişir denmişti en son, fakat UEFA ve TFF‘den gelen yetkililerin incelemeleri olumsuz çıkmış.

Muhtemelen ligin ikinci yarısına kadar bekleyeceğiz.

Bu kadar acele etmemize gerek de yok zaten, nasılsa maçlarını oynadığı bir stadı var Bursaspor’un…

Geç olsun, temiz olsun, sağlam olsun!

Localarının hepsini sattığı halde Beşiktaş bile kendi stadının bitmesi konusunda bizim kadar heyecan yapmıyor!