Gaziantep galibiyeti, Bursaspor’a gelen huzurun yansımasıydı bence…
Dedikodu yok, tepki yok, kavga yok, sadece sevgi var…
Bunu yolculuk esnasında fazlasıyla hissettik…
Maç kahvaltısında Sedat Özden ve Mesut Şen’in duygu dolu konuşmalarında, tutamadıkları gözyaşlarında, Ali Ay ve ekibinin kısa sürede camiayı kenetlemesinde bunu gördük…
Maçla ilgili sadece şunu söyleyebilirim; kulübede kimlerin oturduğu değil yaptığı katkı önemlidir… Ve dün maçı kulübenin hamleleri kazanmıştır…
Bursaspor’un jokeri Şamil’in hırsı kazanmıştır… Gizli kahraman Hosogai’nin bitmek tükenmek bilmeyen enerjisi kazanmıştır… Necid ve Sercan’ın uyumu kazanmıştır… Bekir ve Erdem’in, derslerde gösterilecek türden sonradan oyuna girip de skora ve oyuna sağladıkları katkı kazanmıştır…
Hamza Hamzaoğlu’nun hepimizi şaşırtan hamleleri, sabrı kazanmıştır… Kulübeye aldığı o gencecik yüreklerin duaları kazanmıştır…
Kısaca, Bursaspor’a gelen huzur, iyi niyet kazanmıştır…
Takımın içinde kötüler yok muydu? Tabii ki vardı… Dzsudzsak bir türlü kendini bulamadı… Jorquera, adam yokluğunda 90 dakika oynadı ama çok hatası vardı… Şamil’e yaptığı asist, Hamza Hoca’nın kendine gösterdiği sabrın ürünüydü.
Şu da ortaya çıktı; dün Antep’te kazandık ama transfer mutlaka şart… Batalla’ya acil ihtiyac var, tabii arkasındaki bölgeye de… Bakalım, Kamil Ahmet Çörekçi için bugün Eskişehir’de bir pazarlık masası kurulacak… Sonucunu bekleyip görelim.