Ekonomi denince ‘serbest piyasa’ kavramı insanların beynine nakşediliyor. Serbest piyasa, kapitalizmin uydurmasıdır.

Şunu iyi bilmek lazım ki, insanoğlunun içinde olduğu her şeyde fırsatçılık vardır. Bu fırsatçılara karşı durmak da insanoğlunun görevidir. İyi de bu nasıl olacak?

Vatandaş şikayetlerini ilgili yerlere bildirecek, oradan devletin bilgisine aktarılacak, devlet de gereğini yapacaktır.

Teorik olarak basit gibi görünüyor ancak, pratiği hiç de kolay değildir. Yakın geçmişte devletin yaptığı denetimler sonucu birçok işletmeye para cezaları verildi. Verilen para cezaları ilk bakışta yüksekmiş gibi görülse de, yıllık cirosu 150 milyar civarında olan bu işletmeler için çekirdek parasıdır.

O halde, para cezaları caydırıcı olmayacaktır. Yapılması gereken, para cezalarını daha çok yükselterek bununla birlikte bu firmaların isimlerinin de kamuoyuna açıklanmasıdır.

Fırsatçılık yapan firmaların, işletmelerin isimleri neden teşhir edilmez onu bilmiyorum. Serbest piyasa  koşulları olabilir mi? Bildiğim şu ki, böyle düşük para cezaları ile bunların önüne geçilemez.

Hükümet, çok ciddi bir şekilde bu konunun üzerine gitmeye mecburdur. Aksi taktirde gecikme, dar gelirli vatandaşlara ciddi zarar verir. 

Pençe Kılıç Harekâtı

Türkiye’nin başında ne kadar gaile varsa bunun altından ABD çıkıyor. ABD Irak ve Suriye’ye binlerce TIR silah gönderdiği gibi PYD – PKK militanlarına ayrıca aylık maaş ödüyor.

ABD’nin üç silahı var. Dolar, ambargo, işgal. ABD, kendi parasıyla borçlanan tek ülke. Hiç kimseye hesap vermeden istediği miktarda para basıyor ve dünyaya satıyor. Ticaretini benim paramla yapacaksın diyor, karşı çıkanları da cezalandırıyor. Ayrıca kur üzerinden canını sıkan ülkelerin ekonomisiyle oynuyor.

Türkiye, kur oyununa ilk 1960 yılında geldi. Sonradan 1980’li yıllar ve günümüz de dahil aynı oyuna maruz kalıyoruz. 

Afganistan’ı, Irak’ı, Suriye’yi işgal etti. Binbir tezviratla  gerçekleştirdi bu işgalleri. ABD böyle bir ülke. Şimdi, Pençe Kılıç harekatına  yönelik kim ılımlı, kimi sert açıklamalar yapıyor.

Arzu ettiği şey, Türkiye’nin ona boynunu uzatması. Türkiye ise buna yanaşmıyor, yanaşmayacak da. Çünkü Türkiye biliyor ki boynunu uzatsa ABD yuları takacak. Geçmişte buna çok örnek var.

Hülasa. ABD dostun ise düşmana gerek yok. İçimizdeki Amerikalılar bunu anlamaz ya!.