Dün televizyon programı çekimi için Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar‘layız.
Program öncesi biraz sohbet edeceğiz ancak ne mümkün.
Başkan, ‘A’ diyor, telefonu çalıyor ve hayırlı olsun dileklerini aktarıyor arayan kişi.
Başkan ‘B’ diyor, telefonu çalıyor, tebriklerini iletiyor hattaki seçmen.
Başkan ‘C’ diyor, telefonu çalıyor, yeni dönemde başarı mesajını paylaşıyor hattaki arkadaş.
Gerçi Dündar hiç şikayetçi değildi ama 31 Mart’tan beri de telefonu susmuyormuş.
Hayırlı olsun mesajları telefondan iletilse iyi.
Dündar’ın bizzat kendisine ve Özel Kalem Müdürü Orhan Mollasalih‘e gelen randevu talepleri, 3 günde 150’yi aşmış ve sayı da her geçen dakika artıyormuş.
Büyükşehir Belediyesi‘nde de durum farklı değil.
Günde 100’e yakın randevu talebi geliyormuş.
Yıldırım ve Nilüfer Belediyesi’nde de aynı şeyler yaşanıyor.
Bu durumda, belediye başkanlarının hayırlı olsun ziyaretleri haftalarca hatta aylarca sürecek.
Yani başkanlar, iş yapmaktan çok hayırlı olsun ziyaretlerine vakit ayırmak zorunda kalacaklar.
Ancak çare bulundu.
Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar ve Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, toplu kabul töreni düzenleme kararı aldılar.
Büyükşehir Belediyesi’nin planlaması bu haftaymış ancak talepler her geçen gün arttığı için gelecek hafta Atatürk Kongre Kültür Merkezi Fuaye Salonu’nda tören düzenleme karar almışlar.
Osmangazi Belediyesi’nin planlaması cuma günü Soğanlı Kültür Merkezi’nde…
Yıldırım Belediyesi de cuma veya cumartesi Kentsel Tasarım Müdürlüğü’nde ziyaretçi kabul edecek.
Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem ise toplu ziyaretçi almayacak.
Aslında toplu organizasyon yapılması düşünülmüş ama bir kez daha randevu talebinde bulunulacağını öngören Erdem, ikinci bir tur yapmamak için tek tek kabul edecek ziyaretçilerini.
Digital devrime hazır mıyız?
Bu nedenle devletler, sadece işsiz vatandaşları için oluşturacakları fonlardan milyarlarca lira maaş dağıtacak.
Harari’nin sözünü ettiği gelecek ne zaman gelecek bilmiyoruz ama digital devrime hazırlık yapmayan devletlerin, şirketlerin ve kişilerin geleceğinin çok parlak olmadığını görmek için kahin olmaya gerek yok.
Bakın mesela, Tıp Mühendisliği diye bir bölüm açıldı üniversitelerde.
Tıp Mühendisliği’nin öncü isimlerinden Acıbadem Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ata Akın, tıp eğitiminden sonra mühendislik eğitimi aldı.
Çünkü kalp ameliyatları artık hekim eli değmeden robotik cerrahi sistemiyle de yapılabiliyor.
Düşünün, ameliyat masasındasınız ve robotlar tıkanan damarlarınızı sıfır hatayla açıyor.
O halde robotların hayatın her alanına hakim olması için çok uzun zaman geçmeyeceğini öngörebiliriz.
Dün sabah Kalder Bursa ve BUSİAD işbirliğiyle düzenlenen 17. Kalite ve Başarı Sempozyumu’nun basın toplantısında en çok ilgimi çeken, bu yılki ana temaydı:
Gelecek Elimizde…
Birbirinden değerli konukların konuşacağı sempozyum cuma ve cumartesi olmak üzere 2 gün sürecek, meraklısına duyurulur.
Kalder binasının ilginç hikayesi
Son derece modern bir bina yapmışlar.
Binanın yapılış hikayesiyse hayli ilgi çekici.
Kalder Genel Sekreteri Aykan Kurkur, bir yurt dışı gezisinde Nilüfer eski Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’den bina yapımı için yer talep ediyor.
Bozbey ‘hay hay’ diyor ve Yüzüncüyıl Metro İstasyonu yanındaki yeri gösteriyor.
Yer, yap-işlet-devret yöntemiyle 24 yıllığına Kalder’e kiralanıyor.
Ancak binanın yüksek maliyetini karşılayacak para derneğin kasasında yoktur.
Kurkur, Bursa’nın iş insanlarını gezerek bina yapımı için destek alıyor.
Temel atılıyor ve inşaat hızla yükseliyor.
Ancak kaba inşaat bittikten sonra 15 Temmuz patlak veriyor!
İşinsanları şak diye kesiyor yardımlarını.
Eğer bir çare bulunmazsa inşaat yarım kalacaktır.
Kurkur, bir özel işletme sahibine konuyu açıyor.
Tesadüf bu ya o işletme de şehir içinde böyle bir yer arıyormuş.
Böylece söz konusu işletme yarım kalan inşaatı bitiriyor ve karşılığında zemin katın 400 metrekarelik bölümünün kullanım hakkını elde ediyor, 700 metrekarelik bölümünü ise Kalder kullanıyor.
Böylece hem Kalder modern bir binaya sahip oluyor, hem özel işletme istediği yeri açabiliyor hem de kasasından para çıkmayan Nilüfer Belediyesi yeni bir mülk ediniyor.
4 dönümlük alanda Kalder Parkı da yapılmış.
Bahçenin ortasında Mustafa Kemal Atatürk‘ün görkemli heykeli tüm ihtişamıyla sizi selamlıyor.
Bir Yaz Gecesi Rüyası
Fırsat bu fırsat diyerek, salı akşamı tiyatroya attım kendimi ve mükemmel bir oyunla ruhumu besledim.
Shakespeare’in Bir yaz Gecesi Rüyası…
Bir kere Levent Üzümcü, Neslihan Yeldan, Sezai Aydın ve Arda Aydın gibi isimlerle, oyuncu kalitesi çok zengin bir oyundu.
Levent Üzümcü döktürdü, Sezai Aydın müthiş bir performans gösterdi.
Oyunu, ünlü yönetmen Aleksadar Popovski yönetiyor.
Oyun aslında Shakespeare’in Bir Yaz Rüyası’ndan uyarlama.
Absürt ve komedi harmanlanmış.
Orman ambiansı, koreografi, dekor ve müzik çok etkileyiciydi ve 2 saat 15 dakika su gibi akıp gitti.
Tek olumsuzluk Atatürk Kongre Kültür Merkezi’nin küçük OrhanGazi Salonu’nun tam dolmamasıydı.
Sanırım, Nilüfer Tiyatro Festivali ve Balkan Ülkeleri Tiyatro Festivali’nde seyirci tiyatroya doymuş.