Hem Devlet Personel Rejimi‘nden kaynaklanan engeller hem de rotasyona uğrayan kamu görevlilerinin yargıya başvurmaları gibi nedenleri sayabiliriz.
Rotasyon, ideolojik, kadrolaşma, intikam ve ceza gibi amaçlar taşımadığı sürece, hiç kuşkusuz verimliği arttırır.
Bursa Emniyet Müdürlüğü‘nde de ciddi bir rotasyon uygulaması gerçekleşti 2014 yılında.
Yıl içinde, sürekli Bursa Emniyet Müdürlüğü‘nde görev yeri değiştirilen, il dışına tayini çıkan personel haberlerini okuduk.
Kuşkusuz bu işlemler, paralel yapıyla olan mücadele çerçevesinde yorumlanabilir.
Ancak, göreve geldiği günden bu yana, görev adamı refleksiyle hareket eden Bursa Emniyet Müdürü Sabri Durmuşlar, bu durumu, verimlilik olarak izah etti.
Durmuşlar’ın verdiği bilgiye göre, Bursa’da tam bin 724 personelin görev yeri değiştirilmiş!
Bu çok ciddi bir sayı kuşkusuz.
Durmuşlar, görev yeri değişimini şu sözlerle izah etti:
“Göreve geldiğim gün, 40 yaşının üstünde, aynı birimde, 15 yıl, 19 yıl görev yapan çok sayıda personelimiz vardı. Bazı personelimiz, heyecanını kaybetmişti. Bizim işimiz de hep halkın içinde olduğu için, dinamik bir yapıya sahip olmamız gerekir. Motivasyonu sağlamak için rotasyon yapmamız gerekiyordu”.
Bu arada, 2014 yılında il dışına tayin olan personel sayısı da 584’müş.
Peki, rotasyon amacına ulaşmış mı?
Bursa‘nın parlak asayiş tablosuna bakarak, rotasyonun son derece başarılı sonuçlar doğurduğunu görebiliriz.
Nitekim, 2013 yılında Türkiye genelindeki hırsızlık suçunun yüzde 6‘sı Bursa‘da işlenirken, 2014 yılında bu oran yüzde 5’e inmiş.
Ayrıca, geçen yıla oranla Bursa’daki hırsızlık suçu, yüzde 13 azalmış.
Durmuşlar, bu tabloyu, suçu önlemek için aldıkları tedbirlere bağlıyor.
Bu başarıya, şapka çıkarılmaz da ne yapılır?
BAL-GÖÇ’e yakışmadı…
Geçen pazar, Bursa‘nın en büyük sivil toplum örgütü BAL-GÖÇ‘ün genel kurulu yapıldı.
Doç. Dr. Yüksek Özkan‘ın yeniden genel başkanlığa seçildiği kongre, hayırlı olsun.
BAL-GÖÇ, haklı gerekçelerle kurulmuş, çok önemli bir misyonu olan ve kurulduğu günden bu yana, fevkalede faydalı işlere imza atmış örnek bir sivil toplum örgütüdür.
Bu nedenle, BAL-GÖÇ‘le anılan her iş dikkatle izlenir.
Bu düşüncelerimi niye paylaştım, gelelim asıl meseleye…
Kongrenin divan başkanlığını Sunteks’in sahibi ve DOSAB Yönetim Kurulu Başkanı Ferudun Kahraman yaptı.
Ferudun Kahraman kim?
Bursalıları zehirleyecek olan termik santral projesini kente bela eden isimlerden biri…
Ve çevreye vereceği tahribat nedeniyle ‘kara ödül’ alan bir kişi…
Yani BAL-GÖÇ gibi tertemiz bir kuruluşa hiç bu kadar tartışmalı bir kişi, divan başkanı olmamıştı.
BAL-GÖÇ Başkanı Yüksek Özkan‘ı tanırız, sevilen, sayılan ve benim de saygı duyduğum bir cemiyet insanıdır.
Kahraman‘ın divan başkanı olmasında onun rolü var mıdır, yok mudur bilmiyoruz.
Ancak, başında bulunduğu derneğin divan kurulu başkanı olacak kişilerin, tartışmasız adamlardan olmasına dikkat etmeli.
Formaları da başarıları da çok büyük olan köy kızları
Pırıl pırıl genç köy kızları, Keles Belediyesi‘nin düzenlediği okullar arası futbol turnuvasında 1’inci olmuş.
Helal olsun kızlar…
Gururlu olmaları gerekiyor ama en masum, en mütevazi ve en utangaç halleriyle, tebessüm ediyorlar objektife.
Ancak, o formalar da ne!
5 beden büyük çünkü bu formalar.
Nitekim formalar, köyün abilerine aitmiş.
Yani başarılı kızlar yoksulluğa da meydan okumuşlar.
Bu arada, Kıranışıklar‘da bir toprak saha bile yokmuş.
Çılgın kızlar, imkansızılıklara rağmen bir mucizeyi başarmış.
Cemalettin Torun’un durumu bir sonraki haftaya kaldı
AKP’de il başkanlığı düğümü dün de çözülemedi.
Beklenti, AKP İl Başkanı Cemalettin Torun‘un, dün Başbakan Davutoğlu‘yla görüşmesiydi.
Ancak o görüşme, Davutoğlu‘nun yoğun programı nedeniyle gerçekleşmemiş.
Kongreye birkaç gün kala, gerçeklemesi öngörülüyor.
Durumun, kongreye birkaç gün kala netleşmesi, Davutoğlu‘nun o güne kadar Torun‘la görüşemeyecek olması, kongrenin seyrini nasıl etkileyecek, göreceğiz elbette.