Kimi beresini, kimi atkısını, kimi paltosunu, kimi eldivenini götürdü.
Kimi elleriyle yaprak sardı, kimi bal kavanozlarını kaptığı gibi sınıra koştu.
Mesir macunu bile götüren vardı.
Hatay’daki yurtsever vatandaş, karınca kararınca hazırladıkları hediyeleri Mehmetçik’e vermek için seferber oldu.
Yurt sevgisi, vatan aşkı, hamiyetperverlik budur…
***
Yenişehir Cumhuriyet Kadınları Derneği ‘Mehmetçik İçin Ör’ kampanyası başlattı.
Dernek üyesi kadınlar kahraman askerler üşümesin diye bereden, atkıya varıncaya kadar ördükleri giysileri Afrin’e yolluyorlar.
Askerine sahip çıkmak, ordusunu sevmek budur.
***
Adıyaman’da Zeytin Dalı Harekatı’na gönüllü olarak katılmak için yaşları 25 ile 60 arasında değişen yurttaşlar, askerlik şubesi ve jandarma komutanlığına başvurdu.
Gözünü kırpmadan vatan için ölmeye hazır olmak, devletin bekası için bedel ödemeyi göze almak budur.
***
Kerkük’ün Tuzhurmatu bölgesinde kendilerini ‘Akıncı’ olarak tanıtan silahlı Türkmenler, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Zeytin Dalı operasyonuna destek vermek için hazır beklediklerini açıkladılar.
Türkmen doktorlar da sınıra gidip, sağlık hizmeti vermek için izin istiyorlar.
Soydaş dayanışması, Türklük bilinci budur.
***
Farklılıklarımız bizi ayrıştırabilir zaman zaman.
Ancak mevzubahisse vatan, 80 milyon tek vücut olabiliyor.
Var mı böyle bir millet dünyada?
————————-
Savaşa hayır da rokete evet mi?
Mehmetçik Güneydoğu’da teröristlere operasyon düzenliyor, malum koro “Şiddete hayır, derhal barış” diyerek, kampanya başlatıyor.
Türk Silahlı Kuvvetleri Kuzey Irak’taki teröristleri yok etmek için sınır dışı harekat düzenliyor, malum koru, “Savaş istemezuk, barış hemen şimdi” diye yaygara çıkarıyor.
Mehmetçik Afrin’de, yanı başımızda bir terör devleti kurulmasın diye kahramanca savaşıyor, malum korodan aynı terana, “Savaşa hayır.”
İmza kampanyaları, ‘barış bildirisi’ falan, filan da cabası.
Ancak malum koro, PKK şehirlerde bombalar patlatırken, gencecik bir öğretmeni hayatının baharında yaşamından koparırken, yiğit bir delikanlıyı kurşunların hedefi yaparken ve camiye, pazar yerine roket atıp sivilleri öldürürken ne yapıyor bunlar?
Ölü taklidi.
Hadi oradan…
———————-
CHP’de iki yönetici istifa etti
Hüseyin Akkuş başkanlığındaki CHP İl Yönetimi’nde ilk istifa geldi.
Levent Karagöz, önceki akşam istifasını sunmuş.
Karagöz’ün istifasıyla ilgili farklı iddialar var.
Bir iddiaya göre Karagöz, Akkuş’la fikir ayrılığına düştüğü için istifa etti, bir diğer iddiaya göre de yedek yönetim kurulu üyesi Bülent Yaşar’a yer açmak için istifa ettirildi.
Nitekim Karagöz’ün yerine yedek listesinin 1. sırasından Bülent Yaşar isimli üye atandı.
Bülent Yaşar, Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar’ın oğludur.
Bülent Yaşar partide birilerine sponsorluk yaptığı iddialarıyla gündeme gelmişti.
CHP’de bir diğer istifa haberi de İl Disiplin Kurulu’ndan geldi.
İl Disiplin Kurulu ve Yıldırım Belediye Meclis Üyesi Cemil Ocak, yönetim kurulu üyeliğinden istifa etti.
Nitekim tüzük gereği Ocak, hem belediye meclis üyesi hem de disiplin kurulu üyesi olamıyor.
Ancak tüzüğün ilgili maddesi açık olmasına rağmen Ocak neden listeye yazıldı, gerçekten şaşırtıcı bir durum.
——————–
Kaleli’den ‘İnce’ mesaj
Demiş ki:
Partimizin demokratik kimliğinin ve birleştirici gücünün kurultay süreçlerinin CHP Genel Başkanlık yarışına yansımasını ve barış içinde geçmesini diliyorum.
Bu ifadenin altına kocaman da bir Muharrem İnce fotoğrafı koymuş.
Yani Kaleli, bir ‘Muharrem İnce’yi destekleyeceğim’ demediği kalmış.
—————————–
Küçük bir düzeltme
Önceki günkü yazımda CHP’li kurultay delegelerinden 2 ismin Muharrem İnce’ye oy vereceğini yazmıştım.
Mehmet Uğur Sertaslan ve Sinan Çiftçi.
CHP İl Başkanlığı, dün gönderdiği basın metninde bu bilgiyi teyit etti.
Ancak yazımda Uğur Sertaslan’dan söz ederken, sehven ilçe başkanı diye yazmışım.
Doğru olan ifade, ‘eski ilçe başkanı’dır.
Bu hatadan dolayı siz değerli okuyuculardan özür dilerim.