Bundan yaklaşık 12 yıl önce kentsel dönüşüm konulu bir televizyon programı yapıyorum.
Konuklarım, 3 merkez ilçenin belediye başkanı.
O dönem; Yıldırım’da Özgen Keskin, Nilüfer’de Mustafa Bozbey, Osmangazi’de Mustafa Dündar belediye başkanıydılar.
Çok şaşırtıcı yanıtlar aldık.
Bir kere herkes, yüksek inşaat mühendisi edasıyla evinin sağlam olduğunu iddia ediyordu.
Birçoğu, “Bu evi ben yaptım. 10 şiddetinde deprem yıkamaz” yaklaşımıyla, kentsel dönüşüme burun kıvırıyordu.
İlla kentsel dönüşüm olacaksa da, 3 katlı evine 3 kat, 200 metrekare konutuna 200 metrekare konut istiyorlar,
tek kuruş fark ödemeyeceklerini de ekliyorlardı.
Tabii vatandaşın bu katı tutumu nedeniyle kentsel dönüşüm projeleri makette kaldı yıllarca.
Aradan yıllar geçti ve Mevlana Mahallesi’nde planlanan kentsel dönüşümde yüzde 95 oranında uzlaşma çıktı.
Peki bu nasıl oldu?
Önceki gün Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz’ın konuğu oldum Kentsel Tasarım Binası’nda.
Önce somut gelişmeyle ilgili bilgiler verdi Yılmaz.
Bu bölgede ilk etapta 650 olmak üzere toplamda bin 100 konut inşa edilecek.
Konutların tamamı yerinde dönüştürülecek. TOKİ’nin inşa edeceği binalar zemin+7 kat olacak. Mart ayında ihaleye çıkılacak ve aynı ay kentsel dönüşüme girecek binaların tümü yıkılacak.
Nisan ayında ise yeni binaların temeli atılacak. Mahalle sakinleri, evlerini yeni konutlarla takas edecek.
Aradaki fiyat farkını vatandaş ödemeye razı olmuş. Fark, uzun vadeli ve düşük faizli kentsel dönüşüm kredisiyle karşılanacak.
Vatandaş nasıl ikna edildi diye soruyorum Yılmaz’a.
Yanıtı şöyle oluyor:
“Kuşaklar arasında anlayış değişti sanırım. Artık insanlar, ‘Başımı sokacağım bir evim olsun da nasıl olursa olsun’ anlayışında değiller. Çocuklarına oynayabilecekleri park, akşamları kahve içebilecekleri mekan ve sosyal donatı alanı istiyorlar. Artık modern ve ferah evlerde yaşamayı talep ediyorlar. Bunun da maliyetine katlanmakta tereddüt etmiyorlar.”
Mevlanalıların ikna olmasında Hümahatun Evleri’nin etksi de olmuş.
Ulus Mahallesi’nde yükselen modern evleri gören Mevlanalılar, kendi evlerinin de Hümahatun konutları gibi olmasını arzu etmiş.
Yıldırım, Bursa’nın yüzölçümünün yüzde 1’i kadar küçük bir kent aslında.
Ancak, Bursa nüfusunun yüzde 25’i Yıldırım’da yaşıyor.
Bu şu demek:
Nüfus çok yoğun ve yeni arsa üretmek olanaksız.
Öyleyse geriye tek yol kalıyor:
Yerinde dönüşüm.
Mevlana’daki yerinde dönüşüm modeli de Yıldırım’a, hatta Bursa’ya örnek.
Arabanı yenilerken fark ödemiyor musun?
Mevlana Mahallesi’ndeki kentsel dönüşüm ile bin 100 yeni konut inşa edilecek.
Her şeyden önce binlerce Yıldırımlı depreme dayanıklı konutlarda yaşayacaklar artık.
Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, tıpkı Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın dediği gibi, “Nasıl eski arabanı sıfır kilometre araçla değiştirirken fark ödüyorsan, yeni bir konut için de fark ödenmesi çok normal” diyor.
Başkan Aktaş da 1050 Konutlar için iyi niyetli bir girişim başlattı ve önce Cumhurbaşkanı Erdoğan, ardından Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum ile görüşüp destek istedi.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, mahalle halkının küçük bir fark ödemesi koşuluyla destek sözü verdi, özel bir proje hazırladı.
Mevlana’daki kentsel dönüşüm 1050 Konutlar’da yaşayanlar için de emsal olmalı.
Uyumayan Kütüphane muazzam bir mekan olmuş
Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz ile Kentsel Tasarım Binası’ndaki görüşmemize, meslektaşım Elif Sezgin ile Başkan Yardımcısı Taner Taştekin de eşlik etti.
Daha sonra kütüphaneye geçtik.
Bugüne kadar gördüğüm en etkileyici kütüphane burası.
Ferah mekan, etkileyici tasarım, zengin içerik ve engelliler bölümü ile kitap dezenfektanı makinesine kadar planlanmış bir işlevsellik.
İsterseniz koltuklarda sırtınızı yaslayarak oturup yatak odası rahatlığında, isterseniz çalışma odası sessizliğinde okuyabilirsiniz.
Nostaljiye ilgi duyuyorsanız, sahafçılardaki kitapları ayağınıza getiren bölümde vaktinizi geçirebilir, prestijli eserler kısmında tarihe yolculuk yapabilirsiniz.
Kütüphanede ayrıca bir kafe de hizmet verecek.
Belli saaatlerde de çay ve çorba ikram edilecekmiş.
24 saat hizmet verecek kütüphanede tam 40 bin kitap olacak.
Kitap kurtlarına duyurulur.
Bu da kitap dezanfektanı!
İşte bu fotoğrafta gördüğünüz Uyumayan Kütüphane içindeki kitap dezenfektanı.
Elektronik bir makine olan dezenfektan şöyle çalışıyor:
Kitabı, makinenin içine sayfaları açık bir şekilde yerleştiriyorsunuz.
Zamanı ayarlayıp, düğmesine basıyorsunuz.
İster 15 saniyede, isterseniz de 30 saniyede kitap tertemiz çıkıyor makineden.
Başkan Yılmaz, özellikle pandemi sonrası kitap dezenfaktanının ihtiyaç olduğunu söyledi.