Zaman su gibi akıp geçiyor…
Son Bursa Barosu seçimlerinin üzerinden de 2 yıl geçti ve yeni bir seçim heyecanı yaşıyor hukuk camiası.
Geçen seçimin adaylardan Av. Şerafettin Yavuz ve ekibi, medya ziyaretleri kapsamında dün de bize geldi.
Yavuz’un listesinde yer alan Engin Kökçıkaran, İlknur Dinçyılmaz ve Işıl Ereğli, mevcut Baro yönetimine eleştirilerini paylaştı, seçilmeleri halinde hedeflerini anlattı.
Önce eleştiriler…
***
-Bursa Barosu’nu siyasallaştırmak…
-Farklı siyasi görüşte yer alan avukatları ötekileştirmek…
-Mesleki sorunlarla ilgilenmeyip, siyasal partilerin arka bahçesi olmak…
***
Yavuz, eleştirilerini örnek vererek sürdürdü.
Mesela, kendisinin de içinde olduğu Bursa Barosu Staj Kurulu’ndan, yönetimin dışlayıcı tutumu nedeniyle istifa etmek zorunda kaldığını anlattı ve diğer arkadaşlarının da benzer nedenlerle kurullardan istifa ettirildiğini öne sürdü.
“Geçmiş dönemlerde seçim pazar biter, pazartesi normal gündemimize dönerdik ancak bu kez öyle olmadı. Arkadaşlar, tüm alanlarda dışlayıcı bir politika izlediler” diyen Yavuz, kendi hukukuna uymayanların başkalarının hukukunu savunamayacağını dile getirdi.
***
Gelelim Yavuz ve yönetiminin hedeflerine.
Özetle şunları söyledi Yavuz:
“Baroların yapması gereken 4 şey vardır. Mesleğin sorunlarına sahip çıkmak, avukatların mesleki gelişimlerini sağlamak, hukukun üstünlüğüne ve insan haklarına sahip çıkmak. Biz de öyle yapacağız ama tüm bunlar dışında Bursa Barosu’nun tamamını kucaklayacağız, baronun ve mesleğin siyasetini yapacağız.”
***
Yani Yavuz ve ekibi, ülke meselelerine duyarlı olmakla beraber, hiçbir siyasi partiye ve ideolojiye angaje olmadan, mesleki sorunları merkezine alan bir yönetim anlayışını ortaya koydu.
***
Yavuz’la son olarak seçimi konuştuk.
Geçen seçimde yaklaşık 300 oy fark vardı.
Atalay bu kez çok iddialı.
İlk kez oy kullanacak 700 üyenin büyük çoğunluğunun oyunu alacaklarını söyleyen Atalay, seçimi alacaklarına olan inançlarının tam olduğunu belirtti.
Halk Arenası Bursa’dan Eskişehir’e kaydırıldı
Halk TV’de Uğur Dündar‘ın hazırlayıp sunduğu Halk Arenası isimli bir programı var, malum.
Dündar 12 Ekim’deki programın çekimini Bursa‘da yapmayı planlıyor.
Konuk ise CHP Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun en büyük muhaliflerinden Yılmaz Özdil.
Özdil, programda yeni kitabı Mustafa Kemal’i tanıtacak, ertesi gün de imza günü yapacaktı.
Ancak programla ilgili mekan sorunu yaşandı.
Nitekim önce Plaza 16 yetkilileri Dündar’a olumlu yanıt vermişler.
Daha sonra o günün dolu olduğunu fark ettiklerini öne sürerek, kararlarından vazgeçmişler.
Program yetkilileri rotayı Bursa Akademik Odaları Yerleşkesi’ndeki bir salona çevirmiş.
Ancak oradan da dolu olduğu gerekçesiyle ret yanıtı gelmiş.
Yazıyı kaleme aldığım dakikalarda yeni bir gelişme oldu.
Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in verdiği bilgiye göre Yılmaz Özdil, Bursa programına aracılık eden eski bir milletvekilini arayarak, “Bursa’da planladığımız televizyon programından bir gün sonra Eskişehir’de imza günüm var. En iyisi biz programı Eskişehir’de yapalım” teklifinde bulunmuş.
Böylece Halk Arenası 12 Ekim’de Eskişehir’de yapılacak.
Uğur Dündar’ın Bursa’ya her gelişi olaylı geçiyor.
Mudanya Belediye Başkanı Hayri Türkyılmaz, Halk Arenası’nın ilçesinde çekilmesine geçit vermeyince, program Karacabey’de çekilmişti.
Bu kez rota Bursa’dan Eskişehir’e çevrildi.
İrgil’in dilinde tüy bitti ancak iddialar bitmedi
Ancak özellikle CHP kulislerinde Nilüfer adaylığıyla ilgili yakıştırmalar sürüyor.
Son konuştuğumda İrgil, yine net bir ifadeyle asla bu kararından dönmeyeceğini ve dönmesinin ahlakla bağdaşmayacağını söyledi.
Yani İrgil, kesinlikle ve kesinlikle hiçbir yere aday olmayacağını, bu kararından dönmesinin de ahlaki olmayacağını ve kendisini tanıyanların da geri adım atmayacağını bildiğini söylüyor.