İstanbul‘da yaşayan henüz 9 yaşında bir çocuğun üstün zekalı olduğunu fark eden anne ve babası, soluğu Milli Eğitim Bakanlığı’nda alıyor.
Talepleri, çocuklarının üst sınıflara geçirilip zamanının boşa harcanmaması.
Bakanlık yetkilileri, ‘tamam’ diyorlar ve çocuğu bir dizi bilimsel testten geçiriyorlar.
9 yaşındaki üstün zekalı çocuk, o yıl kaydını nereye yapıyor dersiniz?
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi ikinci sınıfa!
Türkiye’de üstün zekalı çocuk sayısının 500 bin olduğu sanılıyor.
Üstün zekalı çocuklar, özel eğitim almazlarsa belli bir yıldan sonra zeka olarak stabil kalıyor, kendilerini yeteri kadar geliştiremiyorlar.
Ya da, gelişmiş ülkelerde eğitim alıp, onlara hizmet etmek zorunda kalıyorlar.
Bakın mesela, dünyada dehalara ve üstün zekalı çocuklara en iyi sahip çıkan ülke İsrail.
Türkiye’nin dehalarından ise Amerika, Fransa, İngiltere ve Almanya yararlanıyor.
Bu ülkelerin dünyadaki yerini sanırım belirtmeme gerek yok.
Teknolojik alt yapıda da, ekonomik gelişmişlikte de, kültür ve sanatta da, demokrasi ve insan haklarında da dünyanın en gelişmiş ülkeleri bunlar.
Kuşkusuz bunun çok sayıda nedeni olsa da beyin göçünün rolü büyük.
İşte böylesine önemli bir konuya el attı Bursa Kent Konseyi Başkanı Şevket Orhan.
Orhan, üstün zekalı ve dahi çocukların, ilkokuldan üniversiteye kadar eğitim alabileceği okullar inşa etmek için kolları sıvadı.
Önce Milli Eğitim Bakanlığı yetkilileriyle görüşmüş.
Yakında da BTSO‘nun kapısını çalıp, üstün zekalı ve dahi çocukların yararlanacağı özel eğitim merkezleri için destek isteyecek.
“Bir vakıf kuralım bu işin öncülüğünü de BTSO yapsın. Ne de olsa okulu kurarız ama bir yerden başlamamız lazım” diyor Orhan.
Çünkü iş sadece okul binası inşa etmekle bitmiyor.
Özel eğitim verecek donanıma sahip öğretmenlerden, eğitim giderlerine varıncaya kadar sürekli desteklenmesi gereken bir iş bu.
Orhan, başarılı olurlarsa dehaların yabancı ülkelere beyin göçünü engelleyeceklerini söylüyor.
Bakalım destek gelecek mi böylesine önemli bir işe BTSO’dan.
Siyaset bayram sonrası hareketleniyor
Doğrusu hayır durgun değil.
Hatta 31 Mart’ın sıcak gündemi hala yakıcılığını koruduğu için, siyasetçiler yaz rehavetine girmedi bu yıl.
Ancak bayramdan sonra daha da hareketlenecek siyaset.
AK Parti’de değişim ve dönüşümün ayak seslerini duyuyoruz bir süreden bu yana.
31 Mart’ta kaybedilen metropollerin üstüne İstanbul’daki ağır yenilgi ve Türkiye genelinde düşen oylar değişim sürecini kaçınılmaz kılıyor.
Hem Bakanlar Kurulu’nda hem de parti yönetimlerinde revizyon bekleniyor.
Öyle ki Mart 2020’de büyük kongre yapılacak.
Kongre öncesi ilk olarak teşkilatlarda, kongreyle birlikte de MKYK’da değişimin işaretlerini veriyor Erdoğan.
Peki bu değişimden Bursa nasibini alacak mı?
Erdoğan son gezisinde Bursa’dan hayli memnun ayrıldı.
Ayrıca, İstanbul, İzmir, Ankara, Adana ve Antalya’nın kaybedildiği bir seçimde Bursa’nın önemli bir başarı elde ettiğini hatırlatalım.
CHP’de de 2020’de kurultay var.
Doğal olarak, eylülden itibaren bu partide kongre süreci başlayacak.
Daha önce de yazmıştık Ankara’nın eğilimi tüm illerde tek listeli kongreler yapmak.
Ancak buna ne kadar uyacak örgütler, bu ciddi bir soru işareti.
Bursa özelinde ise kongre sürecinin iki cephenin keskin iktidar mücadelesine sahne olacağını söylemek için kahin olmaya gerek yok.
Örgüt toplantısında yaşananlar, kongre sürecinin çok sert geçeceğine işaret ediyor.
İYİ Parti ise kurultayını yaptı.
Ancak Bursa’da bir değişimden söz edenler var.
Bursa il yönetimi muhalifleri, değişim için çalışma yapıyor zaten.
Galiba en rahat parti MHP.
Devlet Bahçeli’nin çizgisinde yoluna devam eden MHP’de, değişim beklenmiyor.
Bayramlaşmalar
MHP, yine çay bahçesi yerine bir otelin salonunu, AK Parti yine Kültürpark yerine Atatürk Kongre Kültür Merkezi’ni tercih etti.
CHP ve İYİ Partililer ise bayramlaşma geleneklerini sürdürerek, Kültürpark’taki çay bahçelerinde olacaklar.
Geçen bayram, muhalefet ve iktidar temsilcileri birbirlerinin bayramlaşmalarına gitmezken, muhalefet temsilcileri hayli sert mesajlar vermişti.
CHP ve İYİ Parti, İstanbul seçiminin moraliyle bayrama girecek.
Bu yıl, Ankara’dan konuk beklenmiyor.
Belki AK Parti’de Ankara’dan bir isim katılabilir ancak kesinleşen bir durum yok.