At eti skandalında zihinleri bulandıracak gelişmeler yaşanıyor.
18 Ocak’ta patlak veren olaydan sonra, kulaktan kulağa fısıldanan haberlerde, iddialar muhtelifti…
Ancak genel kanaat Nilüfer‘de 10 firmada at eti satıldığı yönündeydi.
Ne var ki Tarım İl Müdürü Ömer Çelik‘ten bambaşka bir açıklama geldi.
Çelik, dün hem yazılı açıklama yaptı hem de telefonla görüşmemizde, bugüne kadar ortaya atılan iddialardan bambaşka bilgiler verdi.
Çelik, önce ana depoda yakalanan 130 kiloluk etle ilgili açıklama yaptı.
İhbar sonucu Yıldırım’da yakalanan 130 kilo at etini piyasaya dağıtan işletmeyi mühürlediklerini ve işletme sahibine, toplam 23 bin 435 lira para cezası uyguladıklarını söyledi ve şöyle devam etti:
“Bununla birlikte; etlerin satılabilme ihtimalinin olduğu adresler ile birlikte risk taşıyan ilgili tüm gıda işletmelerine ekipler yönlendirilmiş ve denetimlerimizde alınan numunelerden laboratuar sonuçlarına göre şimdilik sadece bir işletmede at eti aranması pozitif çıkmıştır.” Ömer Çelik, at eti satan zanlının polise verdiği ifadeden yola çıkarak, 4 işletmeden numune aldıklarını ve bunlardan 1’inin kapalı olduğunu, diğer 3 işletmeden de sadece birinde at eti çıktığı bilgisini verdi.
Ancak Çelik, Nilüfer‘deki 30 işletmeden aldıkları numeninin 29’unun temiz çıktığını da ekledi…
Çelik‘in verdiği bilgiler ışığında, çelişkili bir durum olduğu apaçık ortada.
Günlerdir, Nilüfer’de çok sayıda işletmede at eti bulunduğu iddiası vardı.
Ve bu iddia, zanlının ifadesine dayanılarak dile getiriliyordu.
Ancak en yetkili isim, sadece 1 işletmede at eti tespit ettiklerini kaydediyor.
Peki at eti satan firma deşifre edilecek mi?
Ömer Çelik, “1 haftalık yasal süreden sonra Tarım Bakanlığı ilan eder” dedi.
Bozbey: At eti satanları affetmeyiz
Her şerde bir hayır vardır derler.
Umarız bu kenti yönetenler ve denetim gücünü elinde bulunduran kamu otoritesi, yaşadığımız at skandalından da ders çıkarırlar.
Hadisenin ürkütücü boyutu şu:
Atları çalınan vatandaşın ihbarının ardından iz süren polis, at hırsızlarını ve gıda teröristlerini yakalamasa, bu kentte at eti yedirildiğinden haberimiz olmayacaktı.
Tarım Bakanlığı, at ve benzeri hayvanların etini satan firmaların tespitini yaptığında bu işletmeleri internet sitesinde yayınlamak zorunda.
Son yıllarda, Bursa’da hiçbir firmanın isminin bu sitede yayınlandığını hatırlıyor musunuz?
O zaman, “bugüne kadar binlerce işletmeye denetim yapılmadı mı?” sorusu akıllara düşüyor.
Ancak Tarım İl Müdürü Ömer Çelik, 2014 yılında toplam 17.420 adet denetim gerçekleştirildiği bilgisini veriyor.
Denetimlerden ciddi bir sonuç çıkmaması da olayın bir başka çelişkisi olarak göze çarpıyor.
Malum, dün İl Sağlık ve Halk Sağlığı Müdürü Dr. Özcan Akan’ın açıklamalarından yola çıkarak, Tarım İl Müdürlüğü ve Nilüfer Belediyesi’nin sessizliğine değinmiştim.
Ancak Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, sessiz kalmadıklarını aksine konunun takipçisi olduklarını söyledi.
Olay patlak verdikten sonra, Tarım İl Müdürlüğü‘ne yazı yazdıklarını ve at eti sattıkları iddia edilen söz konusu işletmelerin listesini istediklerini söyleyen Bozbey, ““Satılan etlerin menşeinin ne olduğu Tarım İl Müdürlüğü‘nün yetkisindedir. Biz, işletmelerin ruhsata uygun olup olmadıklarına bakar, işletme ruhsatı verir veya iptal ederiz. Ancak, Tarım İl Müdürlüğü‘ne yazdığımız yazıya henüz yanıt gelmedi. Sanırım onlar da yasal sürenin dolmasını bekliyor. Duyumlar üzerine, bazı işletmeleri deşifre edemeyiz”.
Ancak Bozbey, Tarım İl Müdürlüğü’yle yaptıkları sözlü görüşmelerde bazı işletmelerden alınan numunelerin laboratuvar sonuçlarının pozitif çıktıklarını öğrendiklerini söyledi.
“Bu konunun takipçisi olacağız. Tarım İl Müdürlüğü, bizimle bilgi paylaşımı yaparsa, biz o işletmelerin ruhsatını derhal iptal ederiz” diyen Bozbey, “Kimsenin Nilüferlilerin sağlığıyla oynamasına izin vermeyiz.Vatandaşın sağlığını tehdit edenleri affetmeyiz. Bu konuda tavrımız çok nettir” dedi.
Süreç şeffaf yürümüyor, gıda satan işletmeler zan altında
Kuşkusuz elde bilgi olmadan işletmelerin deşifre edilmesi doğru değil.
Nitekim olayın üzerinden günler geçmesine rağmen, yetkililerden dün bazı yanıtlar geldi.
Çünkü bu gizlilik, Nilüfer FSM, Özlüce ve Beşevler’de gıda satan işletmeleri zan altında bıraktı. .
Tablo vahim
Önceki gün Gıda Mühendisleri Odası Başkanı Serkan Durmuş ve bazı oda başkanları basın toplantısı düzenleyerek, Bursa‘daki gıda terörünün ve denetimsizliğin hangi boyutlara ulaştığını gözler önüne serdi:
“Bursa’da 23 bin gıda işletmesi var. Ama denetleme ekibi 80 kişi. Bu ekibin yarısı da denetim vasfına sahip değil. Bir firmaya 5 yılda bir denetim sırası geliyor. Bizim yediğimiz gıdaların en masumu at etidir“.
İşte tablo bu…
Yani güvenli gıda tüketmemiz, tamamen, gıda işletmecilerinin vicdanıyla ilgili bir şey.