Olay Gazetesi Bursa

“Spor yaparsanız öleceksiniz” diyen bir bilim insanı

Anadolu Spor Gazetecileri Derneği’nin paneline katılan Uludağ Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Erkut Tutkun, bakın neler söylemiş: “Dünyada büyük bir değişim var. Uzun ve sağlıklı yaşam için spor önerisi artık geçerli değil. Spor öldürür. Spor yaparsanız bilin ki erken öleceksiniz. ” Tutkun, tartışmalı tezini şu sözlerle kanıtlamaya çalışmış: “Fiziksel aktivite dünyanın en güzel şeyidir. Yarışma formundan çıkıp keyifle […]

Anadolu Spor Gazetecileri Derneği’nin paneline katılan Uludağ

Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Erkut Tutkun,

bakın neler söylemiş:

Dünyada büyük bir değişim varUzun ve sağlıklı yaşam için spor

önerisi artık geçerli değil. Spor öldürür. Spor yaparsanız bilin ki erken

öleceksiniz. ”

Tutkun, tartışmalı tezini şu sözlerle kanıtlamaya çalışmış:

Fiziksel aktivite dünyanın en güzel şeyidir. Yarışma formundan çıkıp

keyifle yürümek, bisiklet sürmek, ömrünüze ömür katar. Beyin

nöronlarınızı artıracak dünyanın en muhteşem detoksudur bunlar. Ne

zaman ki haftada dört veya beş kez ağır eforlu antrenmanlı işler

yapıyorsunuz, bilin ki kısa zamanda öleceksiniz. Öleceksiniz

kurtuluşunuz yok. Çünkü yapılan araştırmalarda düzenli ve yüksek

şiddette spor yapan canlı çok uzun yaşayamamıştır.”

Evet Tutkun bunları söylemiş.

Ben hayatımda bu kadar gerçeklikten uzak bir iddiaya daha rastlamadım.

Üstelik, “spor öldürür” diyen kişi, kahvedeki adam değil, spor alanında

ihtisas yapmış bir bilim insanı.

Sağlıklı yaşam uzmanı Mete Ekşioğlu ile konuşarak, sporun

insan hayatına katkılarını sordum.

Söylediklerini aynen aktarıyorum:

“Kasların görevi hareket organı olmalarıdır. Kaslar, karaciğer ve kastaki

şekeri yakmaya yarar. Yani yağları yakmak üzere programlanmış bir

organdır. Günümüzde sayısız bilimsel çalışma kaslarını kullanmayan

insanların şeker hastalığı obezite, hareket sistemi hastalıkları, depresyon

anksiyete bozuklukları ve bazı kanser türlerine çok daha fazla yatkın

olduğunu kanıtlamıştır. Spor, ömrü kısaltmaz aksine uzatır. Bakın

mesela Afrika’daki Masai kabilesinin üyeleri günde 30 km yürüdükleri için

ömürleri de çok uzundur.”

Yani neymiş?

İster ağırlık kaldırın, ister yürüyün, ister futbol veya basketbol oynayın,

sporun hangi türünü yaparsanız yapın, kaslarınız gelişir, kaslarınız gelişirse

vücuttaki yağ ve şekeri atıp, daha sağlıklı bir vücuda sahip olursunuz.

Daha sağlıklı bir vücuda sahip olmak da ömrünüzü uzatır.

Tabii buradaki ayrıntı, vücudun kaldıramayacağı ağır spor yapmanın

zararları.

Ekşioğlu, “Çok aşırı ve gücün ötesinde kas faaliyetinde bulunan

insanlarda (vücut geliştiricileri) belli bir müddet sonra sol kalp

hipertrofisi gelişeceği için ani kalp durmalarına bağlı ölümler görülebilir”

Ekşioğlu’nun sözleri aslında yaşamın diğer alanları için de anahtar

kelime:

Ölçü.

Kamyonların arkasında bile ‘azami 3 ton‘ uyarısı yazılarak, aracın daha

fazla yük taşıyamayacağı belirtilir.

Yani fazla yemek, fazla yağ ve şeker tüketmek gibi aşırı spor da zararlı

Ancak Tutkun bunu söylemek yerine “Düzenli spor yapmayın, yoksa

ölürsünüz” diyerek, son derece tartışmalı bir iddiayı ortaya atıyor.

Şunu da merak ediyorum:

Acaba Tutkun öğrencilerine, “Çocuklar işiniz spor ama spor öldürür?”

mü diyor?

 

Spor, obezitenin panzehiridir

 

Tüm bilim insanları, çağımızın en büyük tehlikesinin obezite olduğunu söylüyor.

Hatta en az sigara kadar tehlikeli olduğunu belirtiyorlar.

Dünyada milyonlarca, Türkiye’de 10 binlerce insan, obeziteye bağlı hastalıklardan dolayı yaşamını yitiriyor.

Bakın mesela artık Türkiye’de her 3 kişiden biri obez.

Bu ölümcül hastalığın en büyük panzehiri ne?

Birincisi sağlıklı beslenme.

İkincisi de hareketli yaşam.

O halde, spor öldürmez, aksine yaşatır.

 

Merak ediyorum

 

Döviz düştü, fiyatlar neden hala artıyor?

Dolar düştü, Euro geriledi, faizler neden hala inmiyor?

İstanbul seçimleri bitti, 4 yıl daha seçim yok ekonomi neden hala düzelmiyor?

Trump, Türkiye’ye yaptırım olmayacağını ima etti, neden hala ABD Dışişleri Bakanlığı ‘Türkiye’ye yaptırım konusunda pozisyonumuz aynı’ diyor?