Olay Gazetesi Bursa

Şimdi helva yapma zamanı

Yağ var, un var, şeker var ancak helva yapamıyoruz. Bursa‘nın sağlık turizmi pastasından bugüne kadar hak ettiği payı neden alamadığını özetliyor bu söz. Ancak enseyi de karartmamak lazım. Nitekim, son yıllardaki hamlelerle, Bursa‘nın sağlık turizminin medikal ayağından yararlanan kişi sayısı artmış. 2011’de 700 kişi medikal turizmden faydalanmışken, 2014’te 10 bine çıkmış. 2015’teyse sayının 15 binleri […]

Yağ var, un var, şeker var ancak helva yapamıyoruz.

Bursa‘nın sağlık turizmi pastasından bugüne kadar hak ettiği payı neden alamadığını özetliyor bu söz.

Ancak enseyi de karartmamak lazım.

Nitekim, son yıllardaki hamlelerle, Bursa‘nın sağlık turizminin medikal ayağından yararlanan kişi sayısı artmış.

2011’de 700 kişi medikal turizmden faydalanmışken, 2014’te 10 bine çıkmış.

2015’teyse sayının 15 binleri bulduğu tahmin ediliyor.

Ancak yine de Türkiye genelinde yaklaşık 600 bin kişinin faydalandığı bir sektörde, Bursa‘nın yüzde 3’ü geçmeyen bir oranda kalması kabul edilebilir bir durum değil.

Sağlık turizmine, sırf tesisleri iyi diye İstanbul, Antalya ve Ankara gibi illerin liderlik yapması, geçmiş yıllarda görev yapan yöneticilerin vizyonsuzluğuyla izah edilebilir.

14 Mart’ta Bursa‘da 38 ülkeden 60 katılımcı 2. Medikal ve Termal Turizmi Forumu’nun tanıtım toplantısında buluşacak.

Organizasyonun tanıtım toplantısında “Bursa’nın sağlık turizminde eksiği ne?” sorumuza Bursa Sağlık Turizmi Başkanı Doç. Dr. Sedat Demir, ‘geç kaldık” yanıtını verdi.

Tam da bu noktada, Bursa‘nın önceki valisinin, kente hizmet etmekten çok cemaate destek vermesinin, Dağyenice gibi hayal projelerle meşgul olmasının, her gördüğü yere sondaj vurup Bursa‘nın kaynaklarını heba etmesinin, kente birkaç yıl kaybettirdiğini hatırlatmış olayım.

Ancak, artık geçmişe de çok takılmamak lazım.

Nitekim, sağlık turizminin kente katacağı katma değerin farkında olan yerel yöneticiler ve sivil insiyatif var.

Ayrıca, Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu’nun seçim bölgesinin Bursa olması da büyük avantaj.

Tanıtım toplantısında söylenenlere geri dönersek.

Katılımcılar, yeni otelleriyle, bin 500 yıl önceye dayanan zengin termal kaynaklarıyla, yerel yönetim-idare-sivil toplum örgütünden oluşan güçlü iradesiyle, Türkiye’nin yeni sağlık turizmi merkezi hedefini ortaya koydular.

Galiba tek eksik, tanıtım…

Oysa özellikle Avrupa’nın yaşlı nüfusu için, Bursa biçilmiş kaftan olarak görülüyor.

Çünkü, yeni ve modern tesisler yükseliyor bu kentte, bu bir…

Zengin termal kaynaklara sahip bir kent Bursa, bu iki…

Ve Bursa’daki fiyatlar (Avrupa’dan yüzde 60 daha ucuz) Avrupa ülkeleriyle kıyaslanmayacak ölçüde cazip…

 

AVM’den kür merkezine

 

Kültürpark’ın yanı başında, yeşillikler içinde inşa edilmiş Bursa‘nın en önemli tekstil fabrikalarından biridir İpekiş.

Ancak İpekiş artık DOSAB‘da üretim yapıyor.

Yani kent merkezindeki tekstil fabrikası artık atıl.

Olağanüstü bir engel çıkmazsa, fabrikanın yerine 7 yıldızlı bir kür merkezi inşa edilecek.

BTSO Sağlık Turizm Konsey Başkanı Dr. Mustafa Esgin, basın toplantısının ardından ayaküstü sohbetimizde, İpekiş‘in kür merkezine giden hikayesini anlattı.

Fabrika sahiplerinin ilk düşüncesi, bu bölgeye AVM yapmakmış.

Ancak yerel yönetim buna sıcak bakmamış.

Mustafa Esgin de, fabrika sahiplerine AVM yerine kür merkezi yapmalarını önermiş.

Bu öneriye sıcak bakan İpekiş‘in sahiplerine bir de sunum yaparak, projeyi olgunlaştırmış.

Kültürpark‘taki yeni termal kaynağın yanı başında olan fabrikanın kür merkezine dönüşmesi kuşkusuz AVM’den çok daha hayırlı bir iş olacak, kent adına.

 

Hırsızın hiç mi suçu yok?

 

Nereden bakarsanız bakın, Aylin Nazlıaka’nın ihracı için disiplin yolunun sonuna kadar açılması, soru işaretlerini de beraberinde getiriyor.

Evet Nazlıaka, iddiasını ispat etmekte aciz kaldı.

Evet Nazlıaka’nın iddiasını ispat edecek tek bir belge yok.

Evet Nazlıaka‘nın iddiası nedeniyle CHP epey güç duruma düştü.

Evet Nazlıaka, son derece gereksiz bir gündem yaratarak CHP’nin enerjisini bir kez daha boşa harcadı.

İyi de malum iddiayı gazetelere servis eden Aylin Nazlıaka değil ki.

Ayrıca PM‘den ihraç süreci için karar çıkana kadar Nazlıaka’nın tek kelime demeci de yok.

İddiayı bir milletvekiline özel bir sohbette aktarmaksa eğer suç, CHP’de ihraç edilecek binlerce adam var ki, bu yöntem benimsenirse partide adam kalmaz.

Bir de hadiseyi gazeteciye servis eden işgüzar milletekilinin hiç mi suçu yok?