Olay Gazetesi Bursa

Puntila Ağa ve Uşağı Matti

Doğrusu son yıllarda Ahmet Vefik Paşa’da çok iyi oyunlar izleyemiyorduk. Ancak ne kadar ekmek, o kadar köfte demeden, dar oyuncu kadrosu, kısıtlı bütçe ve sınırlı imkanlarla her sezon kapalı gişe oynuyor Bursa Devlet Tiyatrosu. Bu yıl ise Bertolt Brecht’in yazdığı, Ümit Aydoğdu’nun yönettiği Puntila Ağa ve Uşağı Matti isimli oyunla sezonu açtılar.  Kapitalistlerin açmazlarını ve […]

Doğrusu son yıllarda Ahmet Vefik Paşa’da çok iyi oyunlar izleyemiyorduk.

Ancak ne kadar ekmek, o kadar köfte demeden, dar oyuncu kadrosu, kısıtlı bütçe ve sınırlı imkanlarla her sezon kapalı gişe oynuyor Bursa Devlet Tiyatrosu.

Bu yıl ise Bertolt Brecht’in yazdığı, Ümit Aydoğdu’nun yönettiği Puntila Ağa ve Uşağı Matti isimli oyunla sezonu açtılar. 

Kapitalistlerin açmazlarını ve emek sermaye çelişkisini, bir toprak ağasının, sarhoşken ve ayıkken takındığı ikircikli tutum üzerinden mizahi bir dille işleyen oyun, kah güldürüyor, kah düşündürüyor, kah eğlendiriyor  duygulandırıyor.

Doğrusu sosyalist yazar Bertolt Brecht’in, kapitalizmi yerden yere vuran epik tiyatro oyununun devlet tiyatrosunun repertuarına girmesi son derece önemli, fevkalade bir gelişme.

Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü’nü ve Bursa Devlet Tiyatrosu Müdürü Ömer Naci Topçu’yu cesaretinden dolayı kutlarım.

Brecht’in oyunlarını genellikle Genco Erkal ve Zeliha Berksoy sahneliyor.

Bu kez Bursa Devlet Tiyatrosu oyuncularından izledik.

Tebrikler oyunculara ve tüm ekibe…

2 saat 40 dakikalık oyunu sahnelemek yüksek performans ister ki, oyuncular da eserin hakkını verdiler.

Hele Puntila Ağa’yı canlandıran Halil Balkanlar’ın performansı yok muydu, ne kadar alkışlasak azdır.

Birkaç dakika arayla sarhoşu da oynadı, çatık kaşlı insafsız bir kapitalisti de canlandırdı.

Oyunun neredeyse tüm sahnesinde olmasına rağmen, yorulmak bilmedi.

Müzikler ise oyunu taçlandırdı.

Bu oyun, birkaç sezon kapalı gişe oynar!

 

——————————-

 

 

Böyle okul çantası mı olur?
 

7 yaşındaki çocuğunun okul çantası tamı, tamına 7 kilo çekiyor.

7 kilo çantayı, el kadar çocuk her gün taşımak zorunda.

Peki ne var bu ağır çantaların içinde:

Hayat Bilgisi defteri ve kitabı.

Türkçe defteri ve kitabı.

Matematik defteri ve kitabı.

Müzik defteri.

Güzel yazı defteri.

Boya kalemleri.

Abaküs.

Kalem kutusu.

Yardımcı setler.

Beslenme çantası.

Su matarası.

Plastik fasülye ve plastik çubuklar.

Yani var da var…

Bu ağır çantaları sırtlayan çocuklar, okula mı gidiyor, yoksa ağırlık taşıyarak olimpiyatlara mı hazırlanıyor belli değil.

İleride bu çocuklar bel fıtığı, omirilik rahatsızlıkları gibi hastalıklarla boğuşmazlarsa iyi!

Peki çözüm?

Önce öğretmenler çocuklara, taşıyamayacakları yükü taşıtttırmayacaklar…

Yok o çantanın içindekiler olmazsa olmaz ise de o vakit çocuklara dolap yapılması gerekir.

 

 

 

——————-

 

Aman dikkat

 

Sosyal medyada bir kullanıcı paylaşmış.

Anne ve babalara bir uyarı paylaşımı:

“Plakasız servis araçları, sokaklarda, apartman önlerinde ufak bir keşif yaptıktan sonra, özellikle yanında velisi olmayan çocukları gözlerine kestirip, ‘servis yolda bozuldu, bizi gönderdiler’ deyip, çocukları servise bindirmeye çalışıyorlarmış. Çocuk hırsızları akıl almaz yöntemler buluyorlar. Çocuklar saf ve temizdir hemen kanarlar. Çocuklarınızı yalnız başına servis bekletmeyin.”

Uyarı bu…

Başımıza gelmez demeyin ve tedbirli olun.