Olay Gazetesi Bursa

Pazar Çeşnisi

Yıl 1985… O dönem İdil, Mardin’in ilçesidir. Bursa eski Vali Yardımcısı ve Nilüfer Belediyesi Başkan Danışmanı Vedat Müftüoğlu, İdil’in genç kaymakamıdır. Tabii ilçenin sorunları çok… Müftüoğlu, İdil’i ziyaret eden Başbakan Turgut Özal’a ilçenin sorunlarından bahseder ve çözüm önerilerini sunar. Özal, Müftüoğlu’nu dikkatle dinler ve yardımcılarına not ettirir. Aradan birkaç gün geçer ve Müftüoğlu’nun telefonu çalar. […]

Yıl 1985…

O dönem İdil, Mardin’in ilçesidir.

Bursa eski Vali Yardımcısı ve Nilüfer Belediyesi Başkan Danışmanı Vedat Müftüoğlu, İdil’in genç kaymakamıdır.

Tabii ilçenin sorunları çok…

Müftüoğlu, İdil’i ziyaret eden Başbakan Turgut Özal’a ilçenin sorunlarından bahseder ve çözüm önerilerini sunar.

Özal, Müftüoğlu’nu dikkatle dinler ve yardımcılarına not ettirir.

Aradan birkaç gün geçer ve Müftüoğlu’nun telefonu çalar.

Arayan Ankara’dan Özal’ın özel kalem müdürüdür:

Sayın Başbakan sizi emniyet müdürü atamak istiyor.

Müftüoğlu, çok şaşırır ve hemen yanıt vermez. “Çok teşekkür ederim ama bana biraz zaman verin” diyerek, düşünmek için süre ister.

Müftüoğlu düşünür ve emniyet müdürlüğünün kendisine göre olmadığını söyleyip, teklifi kibarca reddeder.

 

***

 

Aradan birkaç yıl geçer Özal, Cumhurbaşkanı; Müftüoğlu Ankara Vali Yardımcısı  olmuştur.

Ve Ankara’da bir program sırasında Müftüoğlu, Özal’ı karşılama heyetindedir.

Özal, Müftüoğlu’nu görünce, “Seni bir yerden gözüm ısırıyor. Seni nerden tanıyorum?” diye sorar.

Müftüoğlu, İdil’de görüştüklerini anlatır.

Özal: “Evlat şimdi seni hatırladım. Eğer, benim emniyet müdürlüğü teklifimi kabul etseydin çok kısa süre sonra vali olacaktın” der.

 

***

Hadisenin  aslı şudur:

Özal, valileri Mülkiye (Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi) mezunlarından seçmeyi istemiyordu. Beğendiği kaymakamlar eğer Mülkiye mezunuysa, önce emniyet müdürü olarak atıyor ardından vali yapıyordu. Vedat Müftüoğlu da  Mülkiye mezunu olduğu için direkt vali olarak atamak istememişti.

Peki neden Özal,Mülkiyelilere mesafelidir?

O yıllarda  Mülkiye mezunlarının ideolojik duruşu olabilir mi?

 

***

 

Türkiye’deki Hukuk Fakültelerinin sayısı 84’ü bulmuş.

35’i devlet, 44’ü vakıf ve 5’i de Kıbrıs’taki üniversitelerinden olmak üzere.

Yani düşük puanla hukuk öğrencisi alan vakıf üniversitelerinin sayısı devlet üniversitelerini geçmiş durumda.

Bir diğer ifadeyle birazcık net yapan her öğrencinin Hukuk Fakültesi’nen mezun olacağı bir ülke olduk.

Tabii paranız varsa.

84 üniversitenin yanında 10 Hukuk Fakültesi daha yolda.

Ne etti:

94.

Bu 94 fakülteden her yıl yaklaşık 10 bin öğrenci mezun oluyor.

Avukat, hakim, savcı ihtiyacı ne kadar?

Yaklaşık bin 500 olarak ifade ediliyor.

Alın size her yıl 8 bin 500 işsiz hukuk mezunu.

Yani anlayacağınız, kelimenin tam anlamıyla avukat enflasyonu var ülkemizde.

Hukuk Fakültesi’ne girmek isteyenler bir daha düşünsün derim.

 

***

 

CHP 36. Olağan Kurultayı Sonuç Bildiresi’ndeki bir cümle:

“Kürt sorunu, eşit yurttaşlık temelinde, ulusal bütünlük ve toplumsal uzlaşıyla çözülecektir.”

Kurultaydan sonra İnce’nin konuşması, mükerrer imza krizi ve PM listesi epey konuşuldu ancak şu sorunlu ifadenin de tartışılması gerekmez mi:

Eşit yurttaşlık.

Yani Türkiye’deki tüm etnisiteleri eşitleyen, vatandaşlıkla tanımlanan Türk kelimesini da aynı torbaya koyan, halkı etkin gruplara bölen bir çağrışım yapıyor bu cümle.

Yıllardır HDP çevrelerinin savunduğu bu görüşün CHP 36. Olağan Kurultayı Sonuç Bildirgesi’ne girmesine şaşırmıyorum.

Nitekim 35. Olağan Kurultayı Sonuç Bildirgesi’nde de, Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı’ndaki şerhlerin kaldırılmasını gerektiği belirtilmişti.

Şaşırtıcı olan CHP’nin HDP çizgisine savrulmasına tabandan yeterli tepki gelmemesi.

 

***

 

 

Nice dramları, nice acıları, nice hüzünleri, nice hasretleri içinde barındırır mübadele.

Dile kolay yaklaşık 2 milyon insan göç etmiş Yunanistan  ile genç Türkiye Cumhuriyeti arasındaki anlaşmayla.

Ancak 100 binlerce insanın yaşamında derin izler bırakan mübadeleyle ilgili film, belgesel veya kitap sayısı Yunanistan’da epey fazlayken, Türkiye’de bu konuda yeterli çalışma yapılmamış.

Dedemin İnsanları filmini izlemiştik mübadeleyi anlatan.

Nurdan Tümbek Tekeoğlu’nun senaryosunu yazdığı ve yönettiği ‘İki Yaka Yarım Aşk’ isimli kısa film de mübadeleyi anlatıyor.

Pazartesi akşamı Rumelisiad Konağı Eğitim Salonu’nda izlettirilecekmiş.

Mesaimden dolayı kaçıracağım ancak en kısa sürede izleyemeyi düşünüyorum.

 

***

 

Görükleli okuyucularımdan ulaşımla ilgili şikayet iletileri alıyorum.

Yetersiz otoparktan dolayı araçların yolları işgal etmesi…

Bir de toplu taşıma araçlarının yetersizliği…

Yıllar önce BursaRay Görükle’ye gelecek diye söz verilmişti, ne oldu diye soruyorlar.

Yetkililerin bilgisine.