Tek adaylı kongre projesi yattı diyebiliriz.
CHP’de adaylardan hiçbiri çekilme sinyali vermiyor.
Turgut Özkan’ın geçmiş Bursa Barosu seçimlerinde, Zekeriya Birkan’ın listesine girmesi eleştiriliyor.
Dün Özkan’la konuştuğumda bu konuyla ilgili görüşlerini de aldım.
Önce, haftaya salı veya çarşamba adaylığını ilan edeceğini söyledi.
Ardından, Birkan’ın listesinde olmasını yorumladı:
“Ben üye olduğum meslek odasının seçiminde o gün AK Partili olmayan Zekeriya Birkan’ın listesinden aday oldum. Karşı listede Zeki Kahraman vardı. Zeki Kahraman ise bugün CHP’li değil ama ben bugün CHP’liyim. Ayrıca, bu parti bana Yüksek Disiplin Kurulu Başkanlığı gibi çok önemli bir görev vermiş, Birkan’ın listesini yazıldıktan yıllar sonra. Disiplin Kurulu Başkanlığı, il başkanlığından daha mı az önemli?”
Özkan, Nilüfer İlçe Başkanı Mehmet Turan Tansal’ın kendisini desteklemesiyle ilgili de, “Beni il başkanlığına öneren zaten Tansal’ın kendisidir. Tansal önerdi İsmet Karaca da uygun buldu” dedi.
***
CHP’de olanlar çok bilinmeyenli bir denklemi andırıyor.
Nilüfer İlçe Başkanı Mehmet Turan Tansal’ın Av. Turgut Özkan’ı desteklediğini yazmıştım.
Dün Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey aradı ve yaklaşan il kongresiyle ilgili düşüncelerini açıkladı:
Gönlünden geçen il başkan adayını isim vermeden şu sözlerle ifade etti:
“Partide herkesi kucaklayacak, hiç kimseye bağlı olmayacak, herkese eşit mesafede olacak, ilçe başkanlarıyla iyi diyaloglar kurabilecek ve örgütü en iyi şekilde her yerde temsil edebilecek bir ismin il başkanı olmasını isterim. Bugün için adaylarla ilgili bir tavrım yok.”
***
CHP’de bir diğer aday da Zafer Yıldız…
Yıldız’la da dün konuştum.
Kırgınlığını gizlemedi.
Düne kadar yanında olup, bugün tavır değiştirenlere karşı sert konuştu.
Sitem ettikleri kişilerin ilçe başkanları olmadığını söyleyen Yıldız, adaylıktan çekilmediğini ancak partisi için her türlü fedakarlığı yapmaya hazır olduğunu belirtti.
***
2017’nin son yazısı da geldi çattı.
Zaman gerçekten su misali…
Göz açıp kapanıncaya kadar geçti 2017.
O lanet saldırıyla sarsıldığımız günün üzerinden 1 yıl geçti.
2017’nin anahtar kelimesini, ‘umut’ olarak görüyorum…
Nasıl mı?
***
2017’de dünyada yoksulluk azalmadı hatta derinleşti.
Gelir dağılımındaki eşitsizlik artarak sürüyor.
İngiliz yardım kuruluşu Oxfam’ın raporuna göre dünyanın en zengin yüzde 1’lik kesiminin serveti, geri kalan yüzde 99’luk kesimin servetinin toplamına eşit.
Terör hala kol geziyor dünyanın birçok ülkesinde, şiddet önlenebilmiş değil.
Çevre 2017’de de tahrip edildi, doğal kaynaklar hızla tükeniyor.
Ancak enseyi karatmayalım.
Dünyada iyi şeyler de oluyor.
Mesela, dünyaya kaos, istikrarsızlık, sömürü yayan ABD’nin karizması fena halde çizildi, dahası eski gücünü yitirdi.
ABD, Suriye’de masanın dışına itildi.
ABD, Irak’ta referandumu hayata geçiremedi.
ABD, Kudüs kararını BM’den geçiremedi.
Yani yeni bir dünya kuruluyor.
2017, ABD’nin güç kaybettiği, Avrasya ve Afrika ülkelerinin güç kazanmaya başladığı bir yıl olarak tarihte yerini alacak.
Dünyanın geleceği Avrasya ve Afrika’dan şekilleniyor.
Bu dünya barışı adına müthiş bir gelişme.
***
2017, Türkiye açısından da zor bir yıl oldu.
Referandum, AB ile restleşme, ABD ile vize krizi, KHK’lar ve demokrasi tartışmaları, terör eylemleri…
Ekonomideki makro rakamlar bir yana, işsizlik ve yüksek kur, yüksek faiz gibi sorunlar da çözülebilmiş değil.
Siyasi gerginlikler azalmadı, arttı.
Ancak bir Kuzey Avrupa ülkesi yurttaşlarının yarım asırda tanık olabilecekleri olayların tamamı bizde 1 yılda olmasına rağmen, dimdik ayaktayız.
Hala birarada yaşama irademiz sürüyor, hala mevzubahis vatan olunca akan sular duruyor, hala birlik ve bütünlüğüğümüzden zerre taviz vermiyoruz.
***
2017, Bursa için de çok parlak bir yıl olmadı.
Akılda kalabilecek en büyük hadise Büyükşehir Belediyesi’ndeki değişimdi.
Yeni belediye yönetimini başta ulaşım olmak üzere büyük sorunlar bekliyordu.
Ancak Alinur Aktaş ve ekibi kararlılıkla son derece doğru adımlar atıp, sorunların üstesinden gelebileceklerinin işaretlerini verdiler 2017’nin sonlarına doğru.
Yeni yıl Bursa için daha iyi olacak, buna şüphe yok.
***
Olay’ın Çekirge ekinde yer alan, özür ilanı işe yaramış.
Neydi hadise hatırlayalım.
Mehmet Turhan isimli yurttaş, gazete ilanıyla eşinden ve çocuklarından özür dilemişti.
Dün olay.com.tr ekibi, ilanın perde arkasını araştırmış ve Mehmet Turhan’ın avukatı Gazi Mustafa Şahna’dan bilgi almış.
Nezahat-Mehmet Turhan çifti, hakaret davası nedeniyle mahkemelik olmuş.
Nezahat Turhan’ın iddiasına göre eşi, kendisine ve çocuklarına hakaret etmişti.
Avukat, çifti uzlaştırmış ancak Nezahat Turhan’ın, eşinden gazete ilanı yoluyla özür dilemesi şartıya…
Mehmet Turhan, hay hay diyor ve söz konusu ilanı veriyor.
Yani, kızgınlık, kırgınlık ve son tahlilde hesaplaşmaya varan tartışma, barışla noktalanıyor.
Ve mutlu son…
Geçinemeyen çiftlere örnek olsun.