Hükümet başka bir karar almazsa, bugün kısıtlamaların son günü.
17 Mayıs sonrası bizi tam olarak ne bekliyor bilmiyoruz ama şu kesin, tam normalleşme olmayacak.
Muhtemelen sokağa çıkma yasağı esnetilecek, kafe ve restoranlar belli saate kadar ve dış mekanlarında hizmet verebilecek, bakkal ve tekel bayileri kepenk açacak ve belki hafta sonu yasağı kalkacak.
Öyle veya böyle, virüs ile mücadelede bir sonuç elde ediliyor ve aşı temininde sorun yaşanmazsa tünelin ucundaki ışık görünüyor.
Ancak bir başka mücadele bizi bekliyor.
Salgının, üzerinden buldozer gibi geçtiği ekonomideki mücadele.
Sabır isteyen bu mücadele, zor ve çetin olacak.
En az virüs kadar da öldürücü.
Hazır mısınız?
***
İsrail terör devleti, gemi azıya aldı ve katliamlarına dün de devam etti.
Ve öyle görünüyor ki Filistinlileri Gazze’den sürene kadar savaşa devam edecekler.
Dün Müslüman ülkelerin yeterli tepki vermediğine değinmiştim.
Hiç kimse Arap ülkelerinden İsrail’e savaş açmasını beklemiyor.
6 Gün Savaşı olarak tarihe geçen saldırıda, Arap ittifakının İsrail tarafından nasıl püskürtüldüğü biliniyor.
Ancak hiç olmazsa, ekonomik yaptırımlar, ambargolar, ikili anlaşmaların feshedilmesi ve diplomatik ilişkilerin kesilmesi gibi tedbirler hayata geçirebilir.
Bunların yapılması için daha kaç masum Filistinlinin ölmesi, kaç ailenin evsiz kalması gerekir?
***
Bu yıl siyasi parti bayramlaşmaları online yapıldı.
Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Lale Karabıyık öncülüğündeki CHP heyeti, 14 siyasi partiyle mesajlaştı.
Hiçbir siyasi partiye rezerv koymayan CHP heyeti, gazete ve televizyon kanalı aracılığıyla kendilerini yerden yere vuran Vatan Partililerle bile bayramlaştı.
Bu görüntü toplumsal barış adına önemli.
Ancak ben, artık bir gelenek haline gelen genel başkan yardımcısı düzeyindeki bayramlaşmaların yerine, siyasi parti liderlerinin bayramlaşması gerektiğini düşünüyorum.
Düşünün, Erdoğan’ın Kılıçdaroğlu ile kucaklaşması, Bahçeli’nin Akşener ile el sıkışması, Mithat Sancar’ın liderlerle aynı karede fotoğraf vermesi, siyasi iklimi nasıl yumuşatır, cepheleşen toplum üzerinde nasıl olumlu etki yaratır…
Bayram da böyle bir şey değil mi?
***
İçişleri Bakanlığı, valiliklere şampiyonluk kutlaması genelgesi gönderdi.
Buna göre, cadde, sokak ve meydanlarda şampiyonluk kutlaması yapılamayacak.
İyi ama, zaten sokağa çıkma yasağı var.
O halde bu genelge, kuralsız bir toplum olduğumuzun belgesidir.
***
Bu yıl da bayramda çalıştık.
1946’dan 1992’ye kadar, dini bayramlarda gazeteler çıkmıyor, yerine Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin çıkardığı bayram gazeteleri bayilerdeki yerini alıyordu.
Amaç, bayram gazetesinde çalışan işsiz gazetecilere gelir sağlamak ve çalışan gazetecileri birkaç gün de olsa dinlendirmek.
1992’de bu gelenek bazı medya patronları tarafından bozuldu.
Bayramda çalışmak sorun değil ama işsiz gazetecileri bayram hediyesinden mahrum bırakanlara selamlarımızı yollayalım (!).
***
Pazartesi Söyleşileri’nin bu haftaki konuğu Bursa Pazarcılar Odası Başkanı Refik Aksu olacak.
Pandemi döneminde çok konuşulan pazarları ve pazarcıların sorunlarını konuştuk.
Efendim, iyi pazarlar.