Olay Gazetesi Bursa

Pazar Çeşnisi

1999- 2018 yılları arasında 5 ve üzeri büyüklükte 193 deprem meydana geldi Türkiye’de. Evet yaklaşık 200 deprem. Bu, Türkiye’nin dört başı mamur bir deprem ülkesi olduğunu gösteriyor. Tıpkı Japonya, Endonezya, Şili veya İran gibi. Önceki akşam yine 6,8 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi Anadolu coğrafyasında. Ne ki Elazığ depremi ne ilk ne de son olacak. O halde depreme hazırlık yapmak dışında başka bir çaremiz […]

1999- 2018 yılları arasında 5 ve üzeri büyüklükte 193 deprem meydana geldi Türkiye’de.

Evet yaklaşık 200 deprem.

Bu, Türkiye’nin dört başı mamur bir deprem ülkesi olduğunu gösteriyor.

Tıpkı Japonya, Endonezya, Şili veya İran gibi.

Önceki akşam yine 6,8 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi Anadolu coğrafyasında.

Ne ki Elazığ depremi ne ilk ne de son olacak.

O halde depreme hazırlık yapmak dışında başka bir çaremiz yok.

Ancak, öyle  toplanma alanları oluşturmakla değil, yaşadığımız binaları depreme dayanıklı hale getirmekle hazır oluruz.

Lamı cimi yok.

***

Yaklaşık 20 yılda 200’e yakın deprem meydana gelmişse…

Tüm deprem uzmanları, Marmara’da büyük bir depremin kapıda olduğunu söylüyorsa…

Bilim insanları, daha çok deprem yaşayacağımızı belirtiyorsa…

Yapılacak tek şey var.

Nasıl ki 15 Temmuz hain darbe girişimin ardından ülkede olağanüstü hal ilan edildiyse, deprem tedbirleri başlığı altında da olağanüstü kararlar alınmalı.

TBMM olağanüstü toplansın ve 5 siyasi parti temsilcisi, vatandaşın can güvenliği için çok ama çok radikal bir deprem yasasının altına imza atsın.

***

İngiltere merkezli uluslararası yardım kuruluşu Oxfam’ın raporuna göre, 2019 yılında dünya genelindeki en zengin 2 bin 153 kişinin serveti, en yoksul 4.6 milyar kişinin toplam servetini geçti.

Bu, milyarderlerin dünya nüfusunun yüzde 60’ından daha zengin olduğu anlamına geliyor.

Çağlar değişiyor, nüfus artıyor, teknoloji ve tıp ilerliyor…

Yani her şey değişiyor ama yıllardır tek bir şey değişmiyor:

Gelir dağılımındaki adaletsizlik.

***

Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın fit görüntüsüne aldanmayın.

Kimse inanmıyor ama Aktaş’ın görüntüsüyle kilosu arasında derin bir çelişki var.

Geçmiş yıllarda ise daha da kiloluymuş.

Hatta bir ara kilosu 3 basamağa çıkınca, tanıştığı bir Rus diyetisyenin reçetesini uygulamış:

-Her sabah soğuk duş alacaksın

-Kesinlike et yemeyeceksin

-Tatlıyı ağzını koymayacaksın

-Ekmeği hayatından çıkaracaksın

-Bol bol yürüyeceksin

Fazla kiloları canına tak eden Aktaş, bu sıra dışı diyeti uygulamaya başlar.

Ancak 2 ay boyunca harfiyen uyguladığı diyet sonuç vermez.

Nitekim Aktaş 250 gram bile kilo verememiştir.

Ne var ki 2 ayın sonunda Aktaş, hızla kilo vermeye başlar ve birkaç hafta içinde tam 15 kilodan kurtulur!

Aktaş’ın gardrobu tamamen değişir, enerjisi yükselir ve kendisini son derece sağlıklı hisseder.

Aktaş’ın diyetinden haberi olan bir doktor arkadaşı ise duruma müdahale eder.

Et yememenin intihar olduğunu, bir an önce eski beslenme alışkanlığına dönmesini şiddetle tavsiye eder.

Aktaş da etsiz bir beslenmenin sağlığını bozacağı endişesiyle Rus diyetini çöpe atar.

Üst satırlarda Rus diyetini paylaştım ama  kilo vermek uğruna protein kaynağı etten uzak bir diyete bulaşmayın derim!

***

1 çocuk annesi İnegöllü Selda Güneş, 21 yıldır kemik iliği hastalığıyla mücadele ediyor.

Talihsiz anne, anne ve ağabeyini de aynı hastalıktan kaybetti.

Güneş’e müjdeli haber Almanya’dan geldi.

Yüzde 50 uyumlu donör Almanya’da bulundu.

Ancak…

Nakil ameliyatı ve sonrası için 250 bin lira gerekiyor.

Bursa Valiliği izniyle kampanya başlatıldı.

Kampanyaya vereceğiniz küçük bir destek hayat kurtaracak.

Efendim iyi pazarlar.