Olay Gazetesi Bursa

Nutuk ve Uludağ Üniversitesi

Nutuk… Atatürk‘ün kaleme aldığı, belgelere dayanan, bir döneme ışık tutan tarihi bir not olarak özetlersem, bilmem doğru bir tanım yapmış olur muyum? Türkiye‘de 170 üniversite var. Ancak bunların içinde sadece Uludağ Üniversitesi‘nde Nutuk dersinin okutulduğunu biliyor muydunuz? Şimdi bu durum, her türlü yoruma açık… İlk akla gelenler şunlar: Uludağ Üniversitesi, Atatürkçü değerlere bağlı da diğer üniversiteler değil mi? Veya Nutuk, ideolojik […]

Nutuk…

Atatürk‘ün kaleme aldığı, belgelere dayanan, bir döneme ışık tutan tarihi bir not olarak özetlersem, bilmem doğru bir tanım yapmış olur muyum?

Türkiye‘de 170 üniversite var.

Ancak bunların içinde sadece Uludağ Üniversitesi‘nde Nutuk dersinin okutulduğunu biliyor muydunuz?

Şimdi bu durum, her türlü yoruma açık…

İlk akla gelenler şunlar:

Uludağ ÜniversitesiAtatürkçü değerlere bağlı da diğer üniversiteler değil mi?

Veya Nutuk, ideolojik bulunduğu için mi diğer üniversitelerde okutulmuyor?

Aslında, Nutuk dersinin ideolojik çağrışım yapması, içeriğinden kaynaklanmıyor.

28 Şubat’tan sonra Uludağ Üniversitesi‘nde okutulduğu için.

Nitekim Nutuk’ta sadece Atatürk‘ün açıklamaları, mektupları, belgeleri var…

Bu konuya neden değiniyorum?

Önceki Uludağ Üniversitesi eski Rektörü Prof. Dr. Mustafa Yurtkuran‘ın konuk olduğu televizyon programı öncesi, AKP Bursa Milletvekili Bedrettin Yıldırım aradı ve Yurtkuran‘a canlı yayında bir soru sormamı rica etti.

Soru şuydu:

Türkiye‘deki 170 üniversite içerisinde neden sadece Uludağ Üniversitesi’nde Nutuk dersi okutuluyor.

Anlaşılabilir bir dille yazılmadığını öne sürdüğü Nutuk’u, özellikle yabancı öğrencilerin anlayamadığını söylüyordu Yıldırım.

Bu noktada, Nutuk derslerinin Mustafa Yurtkuran döneminde başladığını hatırlatayım.

Yurtkuran ise, Cumhuriyet değerlerini, Kurtuluş Savaşı’nın nasıl kazanıldığını ve Atatürk devrimlerini öğrencilere daha iyi anlatmak için Nutuk dersini koyduklarını anlattı.

Ayrıca, Nutuk‘un anlaşılır bir dille, yani bugünkü Türkçe’yle okutulduğunu da hatırlattı.

Sonuç: Siyasi iklimin, kamplaşmalar üzerine kurulduğu dönemlerde, her konu, ideolojik yöne çekiliyor. Nutuk‘un Uludağ Üniversitesi’nde okutulması tartışması da galiba bundan kaynaklanıyor.

 

Gıda var, denetçi yok

 

At eti satan bir vatandaşın bir değil, iki kez yakalanmasıyla birlikte, sektördeki acı gerçekler de bir bir dökülmeye başlandı.

Zaten, hep öyle olur.

Bursa‘da hizmet veren 20 binin üstünde gıda işletmesine karşın, sadece 140 gıda denetçisinin olması, vahim tablonun sadece bir boyutu.

CHP Bursa Milletvekili İlhan Demiröz, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlğı‘nda 20 bin 270 boş kadro olduğunu öğrenmiş.

Ayrıca 2015 yılında kamuya 74 bin kadro verilecekmiş.

Ve bunun 34 bini doktor, hakim, polis, engelli gibi hemen atanacak kadrolardan oluşuyormuş.

Geriye kalan 40 bin kadroysa, bakanlıkların taleplerine göre değerlendirilecekmiş.

Ancak asıl detay şu:

20 bin kadro açığı bulunan Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nda, 2014 yılında tek bir ziraat, gıda ve su ürünleri mühendisinin alınmaması, veteriner hekimlerin ve teknikerlerin yüzüne bile bakılmaması…

Gıda terörünün neden kol gezdiği bu rakamlardan anlaşılmıyor mu?

 

Termik santralın etkilerini anlatacaklar

 

DOSAB Termik Santralı ÇED İDK toplantısının üzerinden 1 aydan fazla zaman geçti.

Bakanlıktan çıt yok…

Ancak, Termik Santrala Hayır Platformu‘nun gönüllü ve özverili üyeleri, mahalle mahalle, kapı kapı dolaşıp, santralın çevreye ve insan sağlığına olan zararlarını anlatmayı sürdürüyor.

Bu arada, Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi Bursa İl Başkanlığı’nın Ördekli Kültür Merkezi’nde düzenlediği, “Termik Santralların Yaşama Etkileri ve Alternatif Enerji Politikaları” başlıklı panel bugün.

Marmara Üniversitesi Enerji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Tanay Sıdkı Uyar ve Uludağ Üniversitesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Kayıhan Pala da konuşmacı…