Olay Gazetesi Bursa

Koalisyonun önündeki zorluklar ve erken seçim olasılığı

Yaklaşık 13 yıldır tek parti iktidarına alışan toplum, sandık sonucunun şekillendirdiği Meclis aritmetiği nedeniyle, 8 Haziran sabahı koalisyona uyandı. Bir yandan liderler ve parti temsilcileri görüşlerini açıklarken, bir yandan da muhtelif senaryolar havada uçuşuyor. HDP‘nin seçim öncesi verdiği söze sadık kalıp, AK Parti‘yle koalisyon yapmama kararı ve MHP‘nin, HDP‘siz çözüme endekslenmesi dışında, kırmızı çizgi yok. Üstelik, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu‘nun açıklamaları, koalisyon kapılarının […]

Yaklaşık 13 yıldır tek parti iktidarına alışan toplum, sandık sonucunun şekillendirdiği Meclis aritmetiği nedeniyle, 8 Haziran sabahı koalisyona uyandı.

Bir yandan liderler ve parti temsilcileri görüşlerini açıklarken, bir yandan da muhtelif senaryolar havada uçuşuyor.

HDP‘nin seçim öncesi verdiği söze sadık kalıp, AK Parti‘yle koalisyon yapmama kararı ve MHP‘nin, HDP‘siz çözüme endekslenmesi dışında, kırmızı çizgi yok.

Üstelik, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu‘nun açıklamaları, koalisyon kapılarının sonuna kadar açıldığı algısı yarattı.

Ancak, tüm bunların stratejiden ibaret olduğu ve koalisyon açıklamalarına ‘resmi görüş’ olarak bakan tezi, yabana atmamak lazım.

Başından bu yana erken seçim olasılığından söz ediyoruz.

Elbette, erken seçimin birkaç ay içinde olma ihtimali düşük.

Mesela, ceylan derisi koltuklara yeni alışan milletvekilerinin, konumlarından kısa zamanda vazgeçmesi olası görünmüyor.

Ayrıca, hiçbir siyasi parti, çözümsüzlüğün adresi görünerek, ilk seçimde halktan şamar yemek istemeyecektir.

Ancak, zorlama koalisyonların, uzun soluklu olmayacağı ve erken seçimi kaçınılmaz kılacağı senaryosuna dikkat.

Birkaç olasılık yürütelim…

Mesela, AK Parti-CHP koalisyonunda, Adalet Bakanlığı‘nın CHP’de olduğunu varsayalım.

Binbir güçlükle, yargıda temizlenmeye başlanan paralel yapı unsurları, yeniden boy verebilir, HSYK‘da kaybettikleri etkinliklerini tekrar kazanabilir.

Veya İçişleri Bakanlığı‘nın AK Parti’den gittiğini düşünelim.

Paralel yapının mevzilendiği Emniyet’te, taşlar yerinden oynamaz mı?

Tüm bunlar bir kenara…

AK Parti-CHP koalisyonunda hangi ekonomik program uygulanacak?

13 yıllık sıkı maliye politikası devam mı edecek, yoksa CHP‘nin seçim beyannamesinde yer alan vaatler hayata geçirilerek, taviz mi verilecek?

Ya, AK Parti-MHP koalisyonunda, çözüm süreci ne olacak?

Çözüm sürecini rafa kaldırmayı şart koşan MHP ile tüm siyasi risklere rağmen çözüm sürecini inşa eden AK Parti, nasıl yan yana gelecek?

 

Pişmanlık anketinde AK Parti oyları yükselmiş

 

Dün bir yaygın gazetenin manşetinde, önemli bir haber vardı.

Haberde, AK Parti‘nin 7 Haziran sonrası yaptırdığı ‘pişmanlık‘ anketinde, oylarını arttırdığı öne sürülüyor ve erken seçim olasılığından söz ediliyordu.

Yani, AK Parti‘ye oy vermeyen hatırı sayılır oranda seçmen, pişman olmuş ve ilk seçimde AK Parti’ye oy vereceğini beyan etmiş, söz konusu ankette.

Haberi yapan gazete, iktidara muhalif.

Yani, yandaş olmadığı için, habere kuşkuyla bakmıyorum.

Sadece bu gelişme bile erken seçim olasılığını güçlendirmiyor mu?

 

Bu da Reuters’in yorumu

 

Türkiye‘deki gelişmeler, Batı ülkelerini de yakından ilgilendiriyor.

Haber ajansı Reuters, 7 Haziran seçimlerine yönelik abonelerine servis ettiği analizde, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın koalisyon seçeneklerinin denenmesini istemesini erken seçime yönelik “taktik” olarak görmüş ve şöyle devam etmiş:

“Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, dün siyasi partilerin egolarını bir kenara bırakarak hükümet kurmak için çaba göstermelerini ve kendisinin de anayasal sınırlar içinde üzerine düşeni yapacağını açıklamasına karşın, AKP kurmayları ve analistler, Erdoğan‘ın asıl isteğinin AKP’nin güçlenerek çıkacağı bir erken seçim olduğunu belirtiyorlar.”

Yani, erken seçim olasılığı, Batı medyası tarafından da görülüyor.