Olay Gazetesi Bursa

Kılıçdaroğlu neden köpürdü

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Olağanüstü Tüzük Kurultayı’nda konuşuyor… Şu sözleri dikkat çekici: “Dava insanı olanların makamı, mevkisi yoktur. ‘Ben milletvekili olacak mıyım’ diyen dava insanı olamaz. Bireysel çıkar peşinde koşanların bu partide yeri yoktur. Senin bu partide yerin yoktur. ‘Ben yoksam parti de yok’ diyen arkadaşlarımız var. Açıkça söylüyorum, kapı burada çıkıp gidebilirler. Parti, […]

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Olağanüstü Tüzük Kurultayı’nda konuşuyor…

Şu sözleri dikkat çekici:

“Dava insanı olanların makamı, mevkisi yoktur. ‘Ben milletvekili olacak mıyım’ diyen dava insanı olamaz. Bireysel çıkar peşinde koşanların bu partide yeri yoktur. Senin bu partide yerin yoktur. ‘Ben yoksam parti de yok’ diyen arkadaşlarımız var. Açıkça söylüyorum, kapı burada çıkıp gidebilirler. Parti, kimsenin malı değildir.”

Eskilerin bir sözü vardır, kavgalı eve kız vermezler diye.

Seçmen de her Allah’ın günü kavganın eksik olmadığı CHP’ye yıllardır iktidarın anahtarını vermiyor.

Delege seçimi olur, kavga…

İlçe başkanı kongresi yapılacaktır, kavga, gürültü gırla…

Parti il kongresine gidiyordur, tartışmaların, ithamların ucu bucağı olmaz.

Milletvekilliği için önseçim yapılacaktır, süreç başlı başına kavgadan ibaret.

Genel başkanlık seçiminde ise yine kavga, yine hırgür…

Kılıçdaroğlu’nun sözlerini de, parti içi iktidar mücadelesinden sıdkı sıyrılmış bir genel başkanın isyanı olarak değerlendirebiliriz.

Ne var ki kavgadan rahatsız olduğunu bizzat kamuoyuna açıklayan, partinin en tepesinde, yani genel başkanlık koltuğunda oturan kişinin ta kendisidir.

O halde sormazlar mı, “Genel başkanlık makamı isyan etme makamı mı, gereğini yapma makamı mıdır?” diye.

Yoksa Kılıçdaroğlu, gereğini yapacağını mı ilan ediyor?

Göreceğiz…

 

—————————

 

Karamoloğlu neden ittifaka yanaşmıyor?

 

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nun cumhur ittifakına neden yanaşmadığına dair görüşler muhtelif.

Beyan esastır düsturundan hareket edersek, Karamollaoğlu’nun kamuoyuna ilan ettiği ilkelerle yetinebiliriz.

Siyasette ilkeler elbette önemli ancak siyasi partilerin geleceği ve iktidar olma umudunu diri tutması da yabana atılacak bir durum değil.

AK Parti her ne kadar Milli Görüş çizgisinden uzaklaşsa da, kökleri merhum Erbakan’ın liderliğini yaptığı siyasi hareketlerden geliyor.

Geçmiş seçimlerde Milli Görüş’ün temsil ettiği partilere oy veren ve seçmenin önemli bölümünü oluşturan muhafazakar kesim hala AK Parti’ye oy veriyor.

Hala partide Milli Görüşçülerin hatırı sayılır bir ağırlığı var.

Hala geçmişte Milli Görüş’ün oy depoları olan bölgelerde AK Parti tulum çıkarıyor.

O halde AK Parti’nin bir gün düşüşe geçmesi halinde, Saadet Partisi’nin yıldızının yeniden parlamayacağını kim söyleyebilir?

Peki Saadet Partisi, cumhur ittifakına girerse ne olur?

İttifakın içinde eriyip gidebilir.

Bu nedenle Karamollaoğlu’nun, uzun vadede AK Parti’nin düşüşe geceği ihtimalini düşünerek ittifaka yanaşmaması en güçlü olasılık kanımca.

 

————————-

 

Mesaj toplantısı

 

BTSO Başkanı İbrahim Burkay, dün sabah düzenlediği toplantıyla yeni dönem hedeflerini  açıkladı.

İlginç bir toplantı oldu doğrusu.

Basın toplantısı diyemeyiz…

Nitekim sadece gazetecilerin olmadığı toplantıya iş insanları da katılmıştı.

Ayrıca toplantıda sadece sunum yapıldı.

Ve yine Burkay’ın sunumu hayli kısaydı.

Anlaşılıyor ki Burkay, kendisini destekleyen iş insanlarıyla birlikte bir fotoğraf vermek istiyor.

Gelelim Burkay’a…

“Bu dönem yaptıklarım, gelecekte yapacaklarımın teminatıdır” der gibiydi.

Bu arada, geçtiğimiz günlerde yazılı bir açıklamayla adaylığını duyuran İlhan Parseker’in de önümüzdeki günlerde bir basın toplantısı düzenlemesi bekleniyor.