Olay Gazetesi Bursa

Kayışoğlu ve İrgil’den evlere şenlik muhalefet

CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu, Bursa’da 5 yeni üniversite kurulması için kanun teklifi vermiş. Kayışoğlu, nüfusu 3 milyona dayanan Bursa‘nın, her yıl 60 bin göç almasından hareketle, Bursa‘daki üniversite sayısının 7’ye çıkması için, 5 ayrı kanun teklifi vermiş. Şaka değil, gerçek bir haber bu.   ***   Hatırlarsanız, AK Parti hükümeti ilk yıllarında, her […]

CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu, Bursa’da 5 yeni üniversite kurulması için kanun teklifi vermiş.

Kayışoğlu, nüfusu 3 milyona dayanan Bursa‘nın, her yıl 60 bin göç almasından hareketle, Bursa‘daki üniversite sayısının 7’ye çıkması için, 5 ayrı kanun teklifi vermiş.

Şaka değil, gerçek bir haber bu.

 

***

 

Hatırlarsanız, AK Parti hükümeti ilk yıllarında, her kente en az bir  üniversite hedefiyle yola çıkmış ve pıtrak misali üniversite kurulmuştu.

Ancak, bir ülkede eğitim  kalitesinin yükseltilmesinin yolunun, üniversite sayısının artmasından değil, nitelikli üniversitelerin kurulmasından  geçtiğini biliyoruz.

Mesela dünyanın en iyi 500 üniversitesi arasına sadece 5 Türk üniversitesi girebildi.

Üstelik bu 5 üniversitenin dördü, vakıf üniversitesi statüsünde.

Yani dünyanın en iyi 500 üniversitesine, Türkiye’den sadece ve sadece 1 devlet üniversitesi (Boğaziçi Üniversitesi) girebildi.

Şimdi, Türk üniversitelerinde durum bu kadar vahimken, çözüm daha çok  niteliksiz üniversite açmak mıdır, yoksa dünyadaki modern üniversiteleri örnek alarak mevcut üniversitelerin eğitim kalitesini  yükseltmek midir?

Özetle, Kayışoğlu‘nun kanun teklifleri buram buram popülizm kokuyor.

Zaten Bursa’ya 5 yeni üniversitenin kurulmasının pratikte de hiçbir karşılığı yok.

 

***

 

Hem ayrıca, ülkemizde hekimler dışında başka hiçbir meslek grubunda açık da yok.

Avukat enflasyonu nedeniyle, avukatlar yeni hukuk fakültesi açılmasına  şiddetle karşı çıkarken, elinizi sallasanız iktisat ve işletme mezunu var memlekette.

Eğitim fakültelerinden mezun 10 binlerce öğretmen adayı da atama bekliyor.

 

***

 

Kayışoğlu, söz konusu kanun tekliflerini verdiği günlerde, BirGün Pazar Akademi’de ve T 24‘de 2 enfes yazı çıktı.

Birini, “Üniversite, üniversite olsaydı” başlığıyla Fikret Başkaya kaleme almış, diğerini de, “Türkiye’de üniversite var mı?” başlığıyla Gündüz Vassaf…

Başkaya‘nın yazısından bir bölüm:

“… Türkiye’de hiçbir zaman, gerçek anlamda üniversiter kurumlar, akademiler olamadı. Kapısında üniversite yazan kurumlar, ekseri devlet aygıtını oluşturan öteki kurumlardan özde farklı değillerdi. Kendine has bir kimliği, kişiliği, üslubu, geleneği olan bir üniversite hiçbir zaman olmadı. Fakat bütün bu zaman zarfında ve her dönemde sayıları çok az da olsa, gerçek bir üniversiteye yaraşır üniversite üyeleri hep var oldu. İyi ki de hep var oldu.....”

Ne demiş Başkaya,Türkiye’de hiçbir zaman, gerçek anlamda üniversiter kurumlar, akademiler olmadı ama gerçek bir üniversteye yaraşır üniversite üyeleri hep var oldu.”

Şimdi bu cümlenin altını çizelim.

Demek ki memleketin can alıcı sorunu yeni üniversiteler açmak değil, nitelikli akademisyen açığını kapatmaktır.

İşte akademisyenler ihraç edildiği günlerde,  Kayışoğlu, Bursa‘ya 5 yeni üniversite kurulması için kanun teklifi veriyordu.

 

***

 

Bursa milletvekilleri arasında sadece Kayışoğlu mu popülizm peşinde?

Seçildiği günden bu yana sadece çalışıyormuş gibi yapan bir diğer milletvekili Ceyhun İrgil de,  Gemlik faylarını Enerji Bakanı Berat Albayrak‘a sormuş, alakasız bir günde.

Günaydın Ceyhun İrgil!

Gemlik fayları yıllardır orada duruyor ve nicedir kırılmayı bekliyor.

Ayrıca herhangi bir uzmana sorsaydınız, size şu bilgileri verirdi:

Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın orta kolunu oluşturan Gemlik fayı, ciddi bir risk oluşturuyor. Gemlik’te bu fay hattından bağımsız, yerleşim bölgelerinden geçen başka faylar da var. Ve yine Gemlik, sıvılaşma oranı çok yüksek olan son derece riskli bir zemine sahip.”

 

***

 

Bu bilgiler bir yana…

Gemlik‘le ilgili bir soru önergesi verilecekse konunun muhatabı Enerji Bakanı Berat Albayrak değil, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu olmalıydı.

Çünkü Gemlik‘te, yıllardır süren bir kentsel dönüşüm çalışması var.

Bu çalışmayı Gemlik Belediye Başkanı Refik Yılmaz yürütüyor, takibini de AK Parti Bursa Milletvekili İsmail Aydın yapıyor.

Ve bu çalışmayla, Gemlik‘in yamaçlara taşınması amaçlanıyor.

Ancak Manastır‘ın yamaçlarında 300 hektar üzerine inşa edilecek 8 bin konut için, Orman ve Su İşleri Bakanlığı bir türlü olur vermiyor.

Çünkü Bakanlık,  orman vasfını yitirmiş arazi  üzerine imar izni  vermiyor.

Ben Ceyhun İrgil’in yerinde olsam, fay hatlarını Enerji Bakanı‘na sormak yerine, Orman Bakanı Eroğlu’na, Gemliklilerin can güvenliğini sağlayacak, orman vasfını yitirmiş bu alana neden imar izni vermediğini sorardım.

Tabii eğer derdim, popülizm değil  de gerçek anlamda muhalefet milletvekilliğini yapmaksa…

—————-

 

Referandumda saflar netleşiyor

 

Referandumda saflar netleşti diyebiliriz.

Bir yanda AK Parti ve MHP yönetimini temsil eden ‘evet’çi blok, diğer yanda neredeyse tüm muhalefet partilerini içine alan hayır‘cı blok.

Hayır‘cılar siyasi yelpazenin farklı kanatlarını temsil ediyor.

Sosyal demokrat CHP’den, Milli Görüşcü Saadet Partisi’ne, ulusalcı Vatan Partisi’nden Kürt milliyetçisi HDP’ye varıncaya kadar, aslında birbirine benzemeyen farklı partileri, ‘hayır kampanyası‘ birleştirdi.

Buna dolaylı bir birleşme demek daha doğru olur.

Nitekim her siyasi parti kendi kampanyasını yürütüyor.

Onlardan biri de Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi…

YSPG‘nin Eş Genel Başkanlığını, Türkiye solunun efsane isimlerinden Fatsalı Fikri Sönmez, nam-ı diğer Terzi Fikri‘nin oğlu Naci Sönmez yapıyor.

Geçen hafta Sönmez ve partisinin MYK üyeleri Bursa’da basın toplantısı düzenleyerek, yürüttükleri hayır kampanyasının gerekçelerini açıkladılar.

Anlaşılan o ki, ‘evet’çiler ve hayır’cılar sahaya çıkmaya başladı.

—————

 

Bursaspor taraftarı mest etti!

 

Bu köşenin takipçileri, futbol yazmadığımı biliyor.

Teknik bir konu olduğu ve bizim spor servisi çalışanları da zaten bu işi çok iyi yaptığı için, kim okur benim futbol yazımı?

Bugün de futbola değinecek değilim.

Ancak Bursaspor taraftarının muhteşem performansını yazmamaya gönlüm razı olmadı.

Hafta sonu Bursaspor-Fenerbahçe maçını Timsah Arena‘da izledim.

Birçokları gibi, gözüm sahada değil, muhteşem Bursaspor taraftarındaydı.

Seyredenlerin ruhunu titreten olağanüstü bir görsellik, kulakları sağır edercesine etkili ve hiç bitmeyen müthiş tezahüratlar.

Hele o atkı şov…

Tribünlerin eski günlerini arattığı içinde bulunduğumuz dönemde, Bursaspor taraftarı ders verdi adeta.

Dahası, bir futbol takımı, seyirciyle nasıl puan alır, gösterdi Yeşil Beyazlı taraftar.

Fenerbahçeliler bile, bırakmışlar maçı Bursaspor tribünlerini cep telefonlarına kaydetmişler.

Bu görüntü, hangi takımın taraftarına nasip olur?