Geçen pazar 15 Temmuz gazisi Abdurrrahman Kafkas, dünyaevine girdi Atatürk Kongre Kültür Merkezi‘ndeki düğün töreniyle.
Hatırı sayılır protokol üyesi de düğüne katıldı.
Özellikle AK Partililer…
***
Davetlilerinden biri de Bursa’nın genç milletvekili Dr. Mustafa Esgin‘di.
Esgin, Kafkas’ı Bursa’da ameliyat etmiş ve vücudundaki şarapnel parçalarını çıkarmıştı.
Ben de başka bir cemiyete katılıyordum o akşam ve Esgin ile kapıda karşılaştık.
Düğünün başlamasına epey vakit olduğu için sohbet ettik.
Daha sonra masaya AK Parti’nin Dağlı Milletvekili Osman Mesten Büyükorhan İlçe Başkanı Üzeyir Tüfekçi, Orhaneli Kaymakamı Emir Osman Bulgurlu da geldi.
***
2 Dağlı siyasetçi, 1 Dağlı kaymakam masada olur da Karaağız’daki biyokütle santralini konuşmamak olur mu?
Malum, Karaağız’da biyokütle santrali kurulmak isteniyor.
Tüm izinler alınmış, planlar Büyükşehir Meclisi’nden geçmiş ve firma ruhsat almaya hak kazanmış.
Ancak köylü, santralin çevreyi kirleteceğini öne sürerek, söz konusu yatırımın inşa edileceği arsada günlerdir, hatta aylardır nöbet tutuyor.
Köylüler “Bu santral toprağımızı ve havamızı kirletecek” diyerek, kesinlikle eylemlerinden vazgeçmeyeceklerini söylüyorlar.
Hal böyle olunca, firma sahibi santrale kazma vuramıyor.
***
Önce Tüfekçi’ye sordum ne düşündüğünü.
Çok net ifadeler kullanmasa da, tavrının köylüden yana olduğunu, halka rağmen bu yatırımın yapılamayacağını ve yatırımın çevreye zararlı olduğu düşüncesine sahip olduğunu söyleyebilirim Tüfekçi için.
Ancak yine de “Son söz parti büyüklerimizindir” diyor.
***
Yeri gelmişken hatırlatayım, Büyükorhan Belediye Başkanı Hasan Taş, santrali destekleyen siyasetçilerin başında geliyor.
Karaağız Muhtarı İsmail Aslan da başından bu yana destek veriyor santrale.
Ancak Muhtar Aslan, köylülerden tepki görünce epey sıkıntıya girmiş.
Uzun süre köyüne dahi giremeyen Aslan, cep telefonu numarasını da değiştirmek zorunda kalmış, o derece!
Hasan Taş’a da benzer tepkiler var.
***
Gelelim Osman Mesten’in görüşlerine…
Mesten, öncelikle bu hassas konudan çok geç haberleri olduğunu belirtti.
“Orada bir santral planı var ancak bizim çok sonradan haberimiz oldu. Açıkçası çok zor bir konu. Bir yandan tüm yasal izinler alınmış, diğer yandan köylülerin direnişi var. Güvenlik güçlerinin müdahalesiyle santral yapılabilir ancak biz buna taraftar değiliz” diyen Mesten şu hatırlatmayı da yaptı:
“Olay çok farklı noktalara taşındı. Bazı sivil toplum örgütleri ve CHP işin içine girdi. Köylüler de artık bu saatten sonra, santralin çevreye zararlı olup olmadığına bakmaksızın karşı çıkıyor.”
***
Peki bundan sonra ne olacak?
Mesten, henüz ne olacağını kendisinin de bilmediğini ve sürecin devam ettiğini söylüyor.
Sadece, “Bakacağız” demekle yetiniyor.
***
Santral yapımından vazgeçilmiş değil.
Ancak inşaata başlanmaya da karar verilmedi.
Bu arada süre uzuyor ve firma sahibinin de bir an önce inşaata başlaması gerekiyor.
Nitekim Enerji Bakanlığı ile imzaladığı sözleşmenin gerekliliklerini yerine getirmesi gerekiyor.
***
Özetle, Bursa’da dört başı mamur bir santral krizi var.
Ve ne siyasiler ne bürokrasi ne de yerel dinamikler krizi aşabildiler.
Kitap Candır kampanyası başlıyor
Proje, kahvehaneleri kırathanelere dönüştürmeyi amaçlıyor.
Yani kahvehanede kütüphane kuruluyor ve eskiden çay içmeye, pişpirik oynamaya gelenler, kitap okumaya başlıyor.
İlk dönüşüm de Akçalar’daki bir kahveden başlamış.
Proje bununla da sınırlı değil.
Büyükşehir Belediyesi’nin Kültür Merkezi’nde toplanan gençlere bir yazarın kitabı hediye edilecek.
Kitap okunacak ve bir süre sonra kitabın yazarı konferansa davet edilecek.
Böylece yazarlarla okuyucular arasında iletişim kurulacak.
Esgin, meseleye partiler üstü baktıklarını söyledi.
Yani okuma sorununun toplumun tüm kesimlerini ilgilendirdiğini ve okuma kampanyasına siyasi parti farkı gözetmeksizin herkesin sahip çıkması gerektiğini belirtti.
Esgin haksız da sayılmaz.
Türkiye’de okuma oranı binde bir sadece!
Avrupa Birliği ülkelerinde ise bu oran yüzde 21.
Avrupa ile Türkiye arasındaki gelişmişlik farkının nedenini uzun boylu araştırmaya gerek yok.
Sadece şu istatistik bile herşeyi anlatmaya yetiyor!
MHP’ye Kestel’de muhtar aday
Önceki gün gazetemizin Kestel muhabiri Osman Ağabey (Güneş), ziyarete geldi ve Kestel’deki son kulisleri aktardı.
Önceki yazımda AK Parti’nin potansiyel adaylarını yine Osman Güneş’in ağzından yazmıştım.
Kestel Belediye Başkanı Yener Acar, aday olmayacağı için iktidar partisinde kelimenin tam anlamıyla aday adayı enflasyonu var.
Ancak Güneş, MHP ile ilgili önemli bir kulis bilgisi paylaştı.
Saitabat Muhtarı Ahmet Eraslan…
Bu isim kuvvetle muhtemel MHP’nin Kestel adayı olacakmış.
Nitekim Eraslan, MHP’li yöneticiler ve belediye meclis üyeleriyle, başta çay bahçeleri olmak üzere birçok yerde birlikte görülüyormuş.
Yani taban çalışması yapıyorlarmış MHP’liler.
Güneş, Eraslan’a çok sayıda muhtarın da destek vereceğini belirterek, MHP’nin Kestel’de yarışa ortak olabileceğini söyledi.