Bursa İş Kadınları ve Yöneticileri Derneği’nin ödül gecesinde sık sık dile getirildi…
Kadın isterse neler, neler değişir.
Dünya var olduğundan bu yana değişmeyen kurallardan biridir:
Hak verilmez alınır.
Verilse bile, bir arpa boyu yol alınmaz.
Yani aslında bedel ödemeden hiçbir hak alınmıyor.
Öyle olmasa 8 Mart’ın kanlı ve şanlı tarihine adlarını yazdıran ABD’li 129 emekçi kadın neden canlarını versin?
Atatürk, 1934’de kadına seçme ve seçilme hakkı verdi ve bir yıl sonraki Meclis’te kadınların temsil oranı yüzde 5’de ( 17 milletvekili) kaldı.
Bugün tablo farklı mı?
550 milletvekilinden sadece 75’i kadın.
Yani Meclis’teki kadın vekil oranı yüzde 13.
Kadınlarımız ülkeyi yönetmiyorlar, Meclis’te azınlıktalar.
Kadınlarımız kentleri yönetmiyorlar, kadın vali ve belediye başkanı yok denecek kadar az.
Kadınlarımız iş yerlerini yönetmiyorlar, kadın girişimci oranı iki haneli bile değil.
Kuşkusuz bu tablonun oluşmasında toplumun zihin kodlarına yerleşmiş erkek egemen anlayışın payı büyük.
Ancak kadının makus talihini değiştirmek yine kadının elinde.
Misal, isterse kısıtlı imkanlarını zorlayarak 18 dönüm arazi satın alıp, 50 bin kapasiteli örnek bir tavuk çiftliği yapar.
Veya gözünü karartırsa henüz öğrenciyken kurduğu internet sitesiyle ilk iletişim ve e-ticaret medyasını kurup, 12 bin köyü ziyaret eder, tarımda erken uyarı sistemlerini anlatarak 1 milyon 400 bin çiftçiye faydalı olur.
Ya da cesur olursa, babasından devraldığı fabrikasını 30’dan fazla ülkeye ihracat yapan dev bir üretim üssüne dönüştürebilir.
Hasılı, kadın isterse neler neler yapmaz ki…
Yeter ki istesin.
Yeter ki elinin hamuruyla tüm işlere karışsın.
——————————–
Tersine dünya
İlginç bir deneyim oldu.
Nitekim ilk kez erkeklerin azınlıkta olduğu bir etkinliği izledim.
Önce kokteyl ardından ödül törenine geçildi.
Konuşmacılar organizasyonda çıtanın yükseldiğinden bahsettiler.
Bence de son derece nezih bir geceydi BUİKAD’ın ödül gecesi.
İlla bir eleştiri yapılacaksa, ödül alanlarda ‘işte budur’ diyebileceğim hikaye bulamadım.
—————-
BUİKAD gecesinde dikkatimi çeken ayrıntılar
-Gecenin esprisi: Annem bana hep, “Çok çalışacaksın da ne olacak, madalya mı verecekler sana?” derdi. Hayatımda ilk kez çok çalışmanın madalyasını bu ödülle aldım. (Yılın en başarılı iş kadını ödülünü alan Nesrin Yılmaz)
-Gecenin en anlamlı konuşması: Sanırım konuşmacıların dili sürçtü. Artık kadınlarımız demeyelim. Kadınlar hiç kimseye ait değildir. (Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey)
-Gecenin dil sürçmesi: Yılın en başarılı iş kadını ödülünü alan Nesrin Yılmaz’ın, videoda izlettirilen ödül konuşmasında hemcinslerinden söz ederken, ‘bayan’ demesi.
-Gecenin en heyecanlı konuşmacısı: Kısa konuşmasında ‘esasen’ kelimesini sayabildiğim kadarıyla 7 kez tekrarlayan Büyükşehir Belediye Başkanvekili Şükrü Köse.
-Gecenin hayal kırıklığı: İstisnalar dışında protokolün kadınları yalnız bırakması.
—————–
İlhan Parseker de yola çıktı
Malum İlhan Parseker de, BTSO’nun potansiyel adayı.
Dün elektronik posta kutumuza İlhan Parseker’in açıklaması düştü.
Temiz ve Güçlü BTSO Platformu adına açıklama yapan Parseker dikkat çekici bir noktaya değinmiş.
“BTSO seçimleri ‘meslek komiteleri” ve ‘yönetim kurulu’ olarak 2 aşamalı gerçekleşecek.”
Parseker’in bir de şu vurgusunun altını çizelim:
“10 binlerce iş insanını ilgilendiren meslek komiteleri seçimlerinde ‘Güçlü Bursa ve Türkiye’ hedefine yürümek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz.”
——————
Mudanya’da kriz yaşayan Dündar’a Karacabey kucak açtı
Baksanıza Mudanya Belediye Başkanı Hayri Türkyılmaz ile birbirine giren Uğur Dündar’ı, Karacabey İlçe Başkanı Ayfer Şahin Çiftçi ağırlayacak.
Sadece Dündar değil, Yalova Milletvekili Muharrem İnce ve gazeteci İsmail Saymaz da konuk olarak geliyorlar Karacabey’e.
Yani Mudanya’da yapılamayan Halk Arenası cuma akşamı Karacabey’de, yine bir CHP’linin ev sahipliğinde gerçekleştirilecek.
Bu arada Türkyılmaz’ın, Kılıçdaroğlu’na küfür edeceği gerekçesiyle Uğur Dündar’la kavgaya tutuştuğu konuğun gazeteci Yılmaz Özdil olduğu söyleniyor.