Beğenirsiniz veya beğenmezsiniz ancak siyasal iktidarın yaptığı en hayırlı işlerden biri dershaneleri kapatmasaydı.
2 nedenden dolayı…
Eğitimin nerdeyse üçte birini elinde tutan FETÖ’nün en büyük insan ve para kaynağı kurutuldu.
Ayrıca, gelişmiş ülkelerin hiç birinde yer almayan çağ dışı bir sisteme son verildi.
Hatırlarsanız kapanma kararının alındığı ilk günlerde, ‘sistemi ayakta tutan dershanelerdir, öğrenciler şimdi ne yapacak?’, ‘dershaneler olmazsa sistem çöker’, ‘dershaneler kapandı yandık, bittik, kül olduk’ şeklinde, zırva tevil götürmez cinsinden görüşler havada uçuşuyordu.
Peki dershaneler kapandı da ne oldu?
Eğitim kalitesi mi düştü?
Sistem mi çöktü?
Çocuklar ortada mı kaldı?
Hiçbiri olmadığı gibi eskiye kıyasla daha sağlıklı bir sistemin olduğunu savunuyor eğitimciler.
***
Ne var ki dershanelerin kapatılması merdiven altı kursların açılmasına yol açtı.
Malum, dershanelerin yerine ikame edilecek temel liselere geçiş için etüt merkezlerinin ve kursların açılmasına izin verilmişti.
Ancak etüt merkezleri 1 Temmuz 2017 itibariyle tarih oldu.
Özel Öğretim Yasası’nda yapılan değişiklikle de kurslara kısıtlama getirildi.
Sadece tek derslik kursların açılmasına izin veriyor söz konusu yasa.
Yani bir öğrenci üniversiteye hazırlık kursunda sadece Matematik dersi görebilir.
Veya sadece Fen, ya da Türkçe…
Tek derslik kurslar da ekonomik açıdan rantabl olmayacağı için, aslında kağıt üzerinde olmasa da kurslar fiilen kapatılmış durumda.
Yani hükümet devlet okullarını yeterli bulmayan öğrenciler için ya temel liseleri ya da devlet okullarının hazırlık kurslarını öneriyor.
Bu, artık bir eğitim politikasına dönüşmüş durumda.
Ancak Bursa’da çok sayıda kaçak kursun faaliyet gösterdiğine dair haberler geliyor.
Söz konusu kaçak kurslar, ağırlıklı olarak Nilüfer’de bulunuyor.
Öyle ki 2015 yılından bu yana 80’in üzerinde kaçak kurs kapatıldı Nilüfer’de.
Bursa genelinde ise 110 civarında kurs mühürlendi.
***
Kaçak kurslar, kendisini farklı isimlerle kamufle ediyor.
Mesela son yılların modası ‘yaşam koçluğu merkezi’ adı altında faaliyet gösterenler var.
Veya ‘eğitim danışmanlığı merkezi’ tabelasıyla kaçak kurs işletenler söz konusu.
***
Kaçak kurslar için 2015 yılından bu yana Maliye, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı ve Emniyet Müdürlüğü personellerinden oluşan komisyon çalışma yapıyor.
Komisyon, tespit ettiği kaçak kursları valiliklere bildiriyor.
Valilikler de belediyelere…
Belediyeler ise 24 saat süre verip, şartları yerine getirmeyen kaçak kursları kapatıyor.
Ancak, merdiven altı kurs sahipleri hemen tedbir alıp, kısa sürede başka mekana taşınıyor, yasa dışı faaliyetlerini başka bir binada sürdürebiliyorlardı.
Ne var ki Bakanlık buna da çözüm buldu ve kaçak kurslara ağır para cezaları getiren düzenlemeyi yürürlüğe soktu.
Kaçak kurs işletmenin cezası 5 ile 20 asgari ücret arasında değişiyor.
***
Özel Öğretim Yasası’nda değişikliğe gidilmeden önce Nilüfer’de 27 etüt merkezi faaliyet gösteriyordu.
Etüt merkezlerini kapatan düzenleme yürürlüğe girince Nilüfer’deki 27 merkezin 10’u kapandı, 6’sı yabancı dil kursuna, 4’ü özel öğretim kursuna, 3’ü kişisel gelişim kursuna, ikisi anaokuluna, biri özel ortaokula ve biri de KPSS kursuna dönüştü.
***
Peki yetkililer ne diyor?
Dün Milli Eğitim Müdürü Veli Sarıkaya ile görüştüm.
Sarıkaya, kaçak kursların faaliyet gösterdiği bilgisini doğruladı.
Hatta son günlerde vatandaştan çok sayıda ihbar alıyorlarmış.
“İhbar alır, almaz, söz konusu mekanı denetliyoruz ve gereğini yapıyoruz” diyen Sarıkaya, merdiven altı kurs ihbarlarının tamamın gerçek çıktığını belirtti.
Sarıkaya, öğrenci ve velileri kaçak kurslar konusunda da uyardı:
“Öğrencilerimiz yasa dışı kurslara tevessül etmesinler. Bu kurslara gideceklerine, Milli Eğitim Müdürlüğü okullarında hem eğitim dönemi içinde hem de yaz aylarında açık olan hazırlık kurslarına gitsinler. Bu kurslar ücretsizdir ve üniversiteye hazırlanmaları için yeterlidir”.
***
Konuyla ilgili Sınav Okulları Kurucusu Gıyasettin Bingöl’ün de görüşlerini aldım.
Bingöl, kaçak kursların sayısının hiç de az olmadığını belirterek, şunları söyledi:
“Kaçak kurslar denetimler sonucunda bir süre sonra kapanacak. Bu durumda, en başta öğrenciler mağdur olacak. Çünkü eğitimleri yarıda kalacak. Kapanan merdiven altı kursların öğretmenleri de mağdur olacak. Nitekim onlar da işsiz kalacak. Binalarını yasa dışı eğitim kurumlarına devreden mülk sahipleri de zarar edecekler. Bu işten herkes zararlı çıkacak.”
***
Öyle anlaşılıyor ki alınan tüm tedbirlere rağmen Bursa, kaçak kursların yoğun bir şekilde faaliyet gösterdiği kentlerden biri.
Kuşkusuz polisiye tedbirler sorunu çözmede etkili.
Ancak en büyük iş ailelere, öğretmenlere ve mülk sahiplerine düşüyor.
Aileler çocuklarını kaçak kurslara göndermez, öğretmenler merdiven altı kurslarda çalışmaz, mülk sahipleri de binalarını yasa dışı kurumlara kiralamazsa, sorun kökten çözülmüş olacak.