Henüz 3 yaşındayken, o sihirli elleri piyano tuşlarıyla tanışıyor.
Dile kolay tam 75 yıl, yani 3 asırdır bıkmadan, usanmadan, her geçen gün kendisini yenileyerek çalmayı sürdürüyor.
Ve 2 bin konser, sayısız resital, birçok yarışmada jüri üyeliği, onlarca ödül sığdıradığı dolu dolu sanat yaşamında gençlere örnek oluyor.
Evet yaşayan dev çınar, Türkiye’nin medarı iftiharı dünyanın en ünlü piyanistlerinden İdil Biret’ten söz ediyorum.
80’ine merdiven dayamış usta sanatçı, 2 saat boyunca sahnede kalıp, nasıl bir şevkle, nasıl bir iştahla muhteşem bir Mozart gecesinin altına imza attı anlatamam.
Konser Mozart’ın Don Giovanni Uvertürü ile başladı.
Ardından Mozart’ın 2 piyano konçertosu…
Mozart’ın II. Andante eseri için Alfred Einstein, “İnsan sesinin tüm engellerinden kurtarılmış ideal bir arya” olarak tanımlamış.
Gerçekten de melodilerin ruhumuzu mest eden güzelliği eşliğinde, rüyadaymışcasına gözümüzü kapayarak dinledik bu muhteşem müzik dinletisini.
Konser bittiğinde izleyiciler dakikalarca ayakta alkışladı İdil Biret ve orkestrayı.
Biret de alkışlara kayıtsız kalmayarak bist yaptı.
Seyicilere kalsa, birkaç defa daha bist yapması gerekirdi ancak zaten dakikalarca sahnede kalan Biret, son bir parça daha çalarak konseri tamamladı.
Bir alkış da Şef Ender Sakpınar ve Bursa Bölge Devlet Senfoni Orkestrası’nın değerli müzisyenlerine.
Ve elbette AKKM’nin salonlarını tahsis edip İdil Biret gibi yıldızları izlememizi sağlayan Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş‘ı, klasik müzik dostu Uludağ Premium ile Bursa Flarmoni Derneği‘ni de unutmayalım.
O akşam AKKM’nin bin 600 kişilik Osmangazi Salonu, tıklım tıklımdı.
Dışarıda ise kuyruk vardı.
Öyle ki kuyruk nedeniyle konser yaklaşık 15 dakika gecikmeyle başladı.
Özetle, AKKM bir dünya yıldızını ağırladı ve Bursalılar klasik müziğe doydu.
AK Parti muhalefetinden Turgay Erdem’e yap-işlet-devret eleştirisi
Ancak Nilüfer muhalefetinden Erdem’in talebine itiraz var.
AK Parti Nilüfer İlçe Başkanı Ufuk Ay, bakın neler söylemiş:
“Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem‘in son zamanlarda gerçekleştirmek istediği bazı projeler için hazine arazilerine talip olduğu özellikle dikkat çekmektedir. Yerel bir belediyenin, vatandaşın istek, beklenti ve ihtiyaçlarını dikkate alarak, hizmet odaklı yatırımlar yapmak amacıyla, kendi belediye sınırları içerisinde yer alan hazine arazilerinden birkaçını devletten talep etmesi gayet doğal ve yasaldır. Ancak bir de konunun özüne ve geçmişine dikkat çekmek gerek. Sizin de yönetiminde olup önceki dönemde altına imza attığınız faaliyetler incelendiğinde 2009-2018 arasında Nilüfer Belediyesi’nin 216 milyon 672 bin 880 liralık arazi sattığı görülmektedir. Ayrıca bugünlerde hazine arazilerini talep etmenizdeki ısrarınızın nedeni 2019 yılı faaliyet raporundaki taşınmaz satışı kalemine bakıldığında anlaşılıyor. 2017’de 70 milyon 739 bin, 2018’de 55 milyon 870 bin liralık taşınmaz mal satışı yapan belediyemiz 2019’da sadece 5 milyon 460 bin liralık taşınmaz satışı yapmıştır. Bu rakamlar da bize, Nilüfer Belediyesi’nin elindeki taşınmazları sata sata bitirmek üzere olduğunu, artık satacak bir şey kalmadığı için de gözünü hazine arazilerine diktiğini göstermektedir. Ayrıca Nilüfer Belediyesi’ne milyonlarca liraya mal olan ancak çok geçmeden kapısına kilit vurulan ve Müjdat Gezen‘e milyonlarca lira ödenerek Nilüferlilerin parasının heba edildiği bir Müjdat Gezen Kültür Merkezi vardı. Belediye yönetimi elindeki kültür merkezini çalıştıramazken, Milli Emlak Müdürlüğü’nden yeni bir kültür merkezi talep etmektedir.
Sonuç olarak, Müjdat Gezen Kültür Merkezi’nin harabe haline, yılan hikayesine dönen Anadolu Arastası‘na, önceki dönem Nilüfer Belediye Başkanı’nın aile vakfı NİLVAK‘a ait açık oto pazarı alanına, son olarak geçmişten bugüne eğitim, hastane, park gibi belediye hizmet alanı olarak tahsis edilmiş kamu alanlarının vasıflarını değiştirerek ticari ruhsata çevirip yapılaşmaya açılmasına, üzerlerine yapılan iş merkezi ve AVM‘lere bakarak talebin karşılanmasının pek de mümkün olmadığı aşikardır.”
Erol Gülmez’den Yılmaz’a yanıt
Dün Erol Gülmez aradı ve Yılmaz’ın iddialarına yanıt verdi.
Bugün söz Gülmez’de.
Gülmez, öncelikle kazanan listenin kendisinin değil, mahalle temsilcisinin olduğunu öne sürdü.
“29 Ekim delege seçimleri için tek bir üyeyi aradığım ispat edilsin, il başkan adaylığından çekilirim” diyen Gülmez şöyle devam etti:
“Aslında bu mahallede adaylar çarşaf liste yöntemiyle belirlenecekti. Hatta ben, Fırat Yılmaz’ın başkan adayı olduğunu hatırlatarak, isminin listeye yazılmasını önerdim. Ancak Yılmaz, ‘biz bu seçimlerde Erol Gülmez’i sandığa gömeceğiz‘ dediği için, blok liste yöntemiyle seçim oldu. Neticede mahalle temsilcisinin oluşturduğu liste kazandı.”
Gülmez, seçimlere dışarıdan adam getirdiği iddialarını da reddererek, oğlu ve kardeşi olmak üzere yanında sadece 2 kişinin olduğunu öne sürdü.
Son olarak Gülmez, kazanan listede 2 değil bir muhtar adayının olduğu bilgisini verdi.