5 sur kapısı, 16 cami ve mescit, 17 türbe-mezar, 4 medrese ve tekke, 6 tarihi çeşme, 3 hamam, 167 sivil mimari yapı…
Tüm bunları değerli kılan, kökleri yüzyıllar öncesine dayanması.
Yani tarihi olması.
Evet, Bursa’nın tarihi bölgelerinden Hisar’dan söz ediyorum.
Yıllardır bu bölgede tarihin gün yüzüne çıkarılması için çalışmalar yapılıyor ancak henüz sonuç alınabilmiş değil.
Yine de Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar’ın yeni döneminde öne çıkan en büyük projesi Hisar olacak.
Özetle zihinlerde kalacak şu 3 mesajı verdi:
-Hisar, Bursa’nın açık panoramik müzesi olacak.
-Hisar, hak ettiği değere kavuşacak.
-Hisar, dünyada görülmesi gereken yerler arasında olacak.
Peki bu hedeflere varmak için neler yapılacak?
Önce Hisar’ı bir bütün olarak ele almak için Kentsel Koruma Analiz Çalışması hayata geçecek.
Yani bölgeyle ilgili bir master plan yapılacak.
Bu kapsamda Hisar’da 5 odak noktası oluşturulacak:
Bu bölgeler, tarihi yapıların gün yüzüne çıkarılması için yeniden planlanacak.
Böylece tarihi miras aslına uygun olarak restore edilip, bölge turizme açılacak.
Başkan Dündar, her türlü eleştiri ve öneriye açık olduklarını, bölgeyi yeniden planlarken ortak aklı öne çıkarıp, kent dinamikleriyle birlikte çalışacaklarını söyledi.
Hisar’ın, Bursa’nın turizm merkezi olarak belirlenmesi…
Ortak aklın kullanılması…
Atılacak adımların kamuoyuyla paylaşılması…
Tüm bunlar akla yatkın.
Ancak Hisar’ın turizme açılması için öncelikle mahalle sakinlerinin, yani orada yaşayanların inanması, ardından ikna edilmesinden geçiyor.
Tüm dönüşümlerin en önemli ayağı da bu değil mi?
Ancak Başkan Dündar ve ekibinde bu kararlılığı görüyoruz.
Seçim gözlemlerim
Cumhur İttifakı temsilcileri, Millet İttifakı adaylarını terör örgütünün siyasi uzantılarıyla işbirliği yapmakla suçluyor, Millet İttifakı adayları sessiz kalmayı, en azından savunma yapmamayı tercih ediyor.
Cumhur İttifakı temsilcileri, seçimi beka meselesine dönüştürüp yerel seçim zemininden koparmaya çalışıyor, Millet İttifakı temsilcileri ‘olur mu öyle şey, geride oldukları için ne yapacaklarını şaşırdılar” türünden sözlerle karşılık veriyor.
Millet İttifakı temsilcileri ısrarla ekonomiyi gündemde tutmaya çalışıyor, Cumhur İttifakı temsilcileri oralı bile olmuyor.
Cumhur İttifakı’nın yükünü bu seçimde de Cumhurbaşkanı Erdoğan meydan meydan gezerek, kanal kanal dolaşarak sırtlıyor, Millet İttifakı’nda liderlerden çok adaylar öne çıkıyor.
Cumhur İttifakı, İstanbul ve Ankara‘nın kaybedilmesi halinde, ülkenin istikrarsızlaşacağını ima ediyor, Millet İttifakı temsilcileri İstanbul ve Ankara’yı kazanarak, Cumhur İttifakı’na darbe vurmak istediğini saklamıyor.
Hasılı, her seçim kritik, her seçim zorlu ancak 2 cepheli bu seçim diğerlerine göre biraz daha kritik, biraz daha zorlu, biraz daha kader seçimi kokuyor.
Döviz alma hatta bozdur
Geçenlerde bir arkadaşım anlatmıştı, adamın biri dövizin yükseleceğini öngörerek 100 dolarını saklıyormuş.
Evet sadece 100 dolar.
Her tarafı kar olsa ne yazar…
Maalesef seçimden sonra dövizin yükseleceğini hesap edip ya elindeki dolarını bozdurmayan, ya da dolar alan vatandaşların sayısı az değil.
Seçimden sonra dolar yükselir mi, yerinde mi sayar, yoksa düşer mi bilmem.
Ancak bildiğim bir şey var ki, şu aralar dolar alıp, 3-5 kuruş kar etmeye çalışmak, en hafif ifadeyle yurtseverlikle bağdaşmaz.
Hadi döviz yükselecek diyelim…
O zaman ekonomi tepetaklak olacak…
O vakit, ücretli çalışansan gideceğin bir işin, esnafsan iş yapacağın müşteri, sanayiciysen malını satacağın perakendeci, mülk sahibiysen evini oturtacağın kiracı bulamadıktan sonra, döviz artışından kaynaklanan kar ne işine yarayacak?