Olay Gazetesi Bursa

Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak

Kuşkusuz zengin maden yataklarına  sahip olmakla, güçlü bir ülke olmuyorsunuz. Elbette, maddi zenginliğinizi bilimle taçlandırmadığınız sürece, gelişmiş ülkeler sınıfında yer almıyorsunuz. Ve hiç şüphe yok ki, yer altı zenginliklerinizi  akılla harmanlamazsanız refah seviyesi yüksek ülkeler arasına girmiyorsunuz. İşte dünyanın en zengin yer altı kaynaklarının olduğu Ortadoğu coğrafyası… Petrol zengini olmalarına rağmen egemen güçlerin her türlü […]

Kuşkusuz zengin maden yataklarına  sahip olmakla, güçlü bir ülke olmuyorsunuz.

Elbette, maddi zenginliğinizi bilimle taçlandırmadığınız sürece, gelişmiş ülkeler sınıfında yer almıyorsunuz.

Ve hiç şüphe yok ki, yer altı zenginliklerinizi  akılla harmanlamazsanız refah seviyesi yüksek ülkeler arasına girmiyorsunuz.

İşte dünyanın en zengin yer altı kaynaklarının olduğu Ortadoğu coğrafyası…

Petrol zengini olmalarına rağmen egemen güçlerin her türlü müdahalesine açık değiller mi?

Ancak, yeraltı kaynakları bakımından zenginseniz, bir de iyi kötü bir demokrasiniz varsa, dünyada yönetilen değil yöneten ülkeler arasında yerinizi almamanız için hiçbir neden kalmıyor.

Petrol ve doğalgaz kaynağı bulunduğunu  muştulayan haberlerle büyüyen bir nesiliz.

Kah Trakya’da, kah Batman’da, kah Akçakoca’da kah  Karadeniz açıklarında bilmem kaç metreküp petrol ve doğalgaz bulunduğunu ‘müjdeleyen’ haberlerin sayısını bile anımsamıyoruz.

Ancak bu kez farklı…

Peki  320 milyar metreküp doğalgaz rezervinin bulunmasıyla neler bekliyor bizi?

-Cari açık azalacak, oluk oluk para yurt dışına gitmeyecek.

-Türk lirası değerlenecek, enerji faturalarımız  düşecek.

-Televizyonun sol alt köşesine odaklanıp, korku filmi seyreder gibi doların yükselişini izlemeyeceğiz.

-Rusya, olası bir krizde doğalgaz kartını kullanamayacak.

-Bir diğer doğalgaz ithalatçımız olan İran ile ilişkilerde elimiz daha da güçlenecek.

-Enerji ithalatçısı ülkeler liginden, enerji ihracatçısı ülkeler ligine yükseleceğiz.

Hasılı hiçbir şey eskisi gibi olmayacak!

 

Muhalafet ne yapıyor, ne yapmalı?

 

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamasının ardından, sıcağı sıcağına yazıyorum.

Dolayısıyla henüz muhalefetin tutumunun ne olacağını tam olarak bilmiyoruz.

Ancak dünden bu yana sessizlik hakim.

Hatta bırakın eleştiriyi, muhalefet milletvekilleri ve belediye başkanlarından destek mesajları bile geldi.

Yani galiba muhalefet bu kez, iktidarı alkışlamasa da, onlara alttan alta destek verecek, en azından hadiseyi küçümsemeyecek, değersizleştirmeyecek.

Ancak bu işin bir de siyasi yansıması var.

Gerçekten de telafuz edilen rakamlar hayata geçerse, iktidar bu tarihi olayı siyasi fırsata çevirmekten geri durmayacak.

Muhalefete ise kenarda durup doğalgaz gündemini soğutmaktan başka bir seçenek kalmıyor.

 

Otomotivde talep patlaması

 

Erol Gülmez’in iki kimliği var.

CHP’li olmasından ötürü siyasetçi kimliği…

İş insanı ve NOSAB Başkanı olması nedeniyle sanayici kimliği…

NOSAB Başkanı Gülmez ile salgının başlangıcı olan nisan ayında bir söyleşi yapmıştım.

Herkes için zordu o günler.

Fabrikalar ya kapalıydı ya da esnek çalışıyordu, çarklar ya dönmüyordu ya da yavaş işliyordu, ihracat ya durmuş ya da yok denecek kadar azalmıştı.

Ve NOSAB’da da üretim yüzde 50 düşmüştü.

Ancak Gülmez, otomotiv yan sanayi ağırlıklı üretim yapan NOSAB’da 24 saat, 3 vardiya üretimin yapıldığı bilgisini paylaştı.

Nitekim, aylarca evine kapanmak zorunda kalan tüketici talep patlaması yarattı.

Üzerine otomobil fabrikalarının aylarca üretim yapmaması eklenince sıfır kilometre araç satın almak için 3, 4 ay beklemek zorundasınız.

Ancak Gülmez, bu durumun geçici olduğunu, ekonominin gerçek anlamda canlanması için, talebin zamana yayılması gerektiğini belirtiyor.


Gülmez, İnce ile görüştü mü?

 

Muharrem İnce’nin parti kuracağının konuşulduğu ilk günlerde CHP Bursa kulislerinden bir iddia yayıldı:

İnce’nin kuracağı partinin Bursa örgütünü Erol Gülmez kuracak. Hatta Gülmez, İnce ile Ankara’da görüştü.

İşte bu iddialar yayılırken Gülmez, Fadıllı köyünde bağ, bahçe işleriyle uğraşmaktadır.

İddiayı duyan benim de aralarında olduğum onca meraklı kişi, Gülmez’e hayırlı olsun telefonu açar.

Ancak Gülmez ne İnce  ile görüşmüştür ne de İnce ile görüşmek gibi bir niyeti vardır.

Önce iddia, daha sonra dedikodu olduğu ortaya çıkan söylentiyi kim çıkardı bilmiyoruz.

Bildiğimiz tek şey var ki Gülmez, CHP’de kalacak.

Dahası Gülmez, İnce’nin parti kuracağını bile düşünmüyor.

Peki CHP’lilerin neden birçoğu İnce’ye mesafeli?

Sorunun yanıtını salı günkü yazımda vermeye çalışacağım.