Tavuk eti tartışmalarına HasTavuk Genel Müdürü Şahin Aydemir de katıldı. Endüstriyel koşullarda üretilen tavukların çok sıkı denetlendiği için sağlıklı olduğunu savunan Aydemir, “ Tavuk vahşi bir hayvandır. Kendi cinsi dahil her şeyi yerler. Köy tavukları genellikle ören yerlerde, çöplüklerde eşinerek beslenirler. Kurtçuklar, fare ölüleri yerler. Bu yedikleri gıdalarla etine salmonella virüsü geçebilir. Bunu endüstriyel tavukta göremezsiniz. Köy tavuklarının denetimi de yok. Ben, çocuklarıma köy tavuğu yedirmem” dedi.
Endüstriyel tavuğun sağlıksız olduğunu söyleyenlere sert çıkan Aydemir, bu kişilerin gıda teröristi olduğunu ileri sürdü. Sanıldığı gibi gıda sektörünün pandemiden karlı çıkmadığını belirten Aydemir, HasTavuk’un bu süreci ihracatla ve kalitesiyle atlattığını kaydetti. Aydemir’e göre insan ihtiyacını karşılayacak 2 gıdadan biri tavuk, diğeri de yumurta.
———————
‘Endüstriyel tavuk zararlıdır’ iddialarına yanıt veren Aydemir, tavukların üretim koşullarını detaylı şekilde anlattı.
Özdemir, pandemi sürecinden sektörün yaşadıkları, HasTavuk’un yatırımları ve tavukçuluğun geleceğiyle ilgili sorularımızı yanıtladı.
“TAVUK YEMEYİN DİYEN GIDA TERÖRİSTİDİR”
Tavukla ilgili temel bir soruyla başlayalım. Son yıllarda, endüstriyel tavuğun insan sağlığına zararlı olduğunu söyleyen beslenme uzmanlarının sözleri çok tartışılıyor. Bu iddianın sahipleri, ‘tavuklar 45 günde nasıl büyür?’ sorusunu yöneltiyorlar. Endüstriyel bir tavuk kaç günde yetişiyor? Bu süre tavuğun sağlıklı bir besin olarak sofralara gelmesi için yeterli mi?
Ben sizin kadar ince ve naif yaklaşmıyorum. Onlara bilim adamı değil, gıda teröristi diyorum. Terör sadece fiziken zarar vermez, insanların sağlıklı gıdaya ulaşmasını engelleyen, çocukların, gençlerin beyin hücrelerinin oluşmasını, hayvansal proteine erişimini engelleyen ve korku yaratanlara da terörist diyoruz. Sağlıklı bireyler yetiştirmemiz için sağlıklı beslenmeye ihtiyacımız var. Hayvansal gıdalar da beyin hücrelerinin gelişimini sağlıyor. Endüstriyel tavukla köy tavuğu arasında temelde fark yoktur aslında. Fark, etçil ve yumurtalık tavuklar arasında vardır. Nasıl ki süt ve et üreten inekler farklıysa, tavuklar da etçi ve yumurtacı diye ayrılırlar. Bunu, kendisini gıda uzmanı diye tanıtan cahiller bilmiyorlar. Dünyanın her yerinde bu böyledir. Tavuklar, 40 ile 100 gün arasında kesilir. Bizim ülkemizde genellikle 1 kilo 200 gram ile 1 kilo 700 gram arası tavuk tercih edildiği için 45 günde yetişir. Ama siz eğer daha fazla yaşatmak istiyorsanız yaşayabilirler. Endüstriyel tavuklarda temel fark şudur: Hayvanların da insanlar gibi beslenme ihtiyacı vardır. Enerji, protein, vitamin dengesi vardır. Yani beslenme reçeteleri vardır. Bizde tavuklar, 1 günlük civcivden son tüketiciye ulaşana kadar, ürün izlenebilirlilik kontrol yöntemiyle yetişir. Dolayısıyla bir tavuğun ihtiyacı olan su, protein, enerji ve vitamine kadar her şeyin takibi günbegün yapılır ve tesislerimiz hem Tarım Bakanlığı’nın hem de şirketimizin özel denetimi altındadır. 7, 8 aşamada çok ciddi şekilde kontrol ediliriz. Kuş gribinden sonra mevzuat çok katılaştı. Öyle ki AB’den bile daha sıkı bir denetim söz konusu. Yani tüketiciler her bir tavuğun hangi süreçlerden geçtiğini bilerek, gönül rahatlığıyla çocuklarına yedirebilir. Bugüne kadar dünyada tavuk etinin insan sağlığına olumsuz etkileri olduğunu yazan tek bir makale yoktur. Ama tavuk etinin faydaları üzerine ansiklopediler var. Yumurta, gıda fakültelerinde baz ürün olarak okutulur. Böyle bir gıdaya çocuklarımızın ulaşmasını engelleyenlere ben terörist diyorum.
“KÖY TAVUĞU DENETLENMİYOR”
Hep endüstriyel tavuk, köy tavuğu ile kıyaslanıyor. Bir endüstriyel tavuk üreticisi olarak, köy tavuğunu tavsiye ediyor musunuz?
Köy ve endüstriyel tavuk arasında lezzet farkı da var. Köy tavuğu çok daha sert ve pişirilmesi hayli uzun
Çünkü köy tavukları et tavuğu değildir. Bakın 70’li 80’li yıllarda, tavuk etinin yenmesi ağır bir misafirin veya dünürlerin gelmesine bağlıydı. Evin hanımı, ‘Bey çil horozu veya ayağı topal tavuğu kes de misafirlere yemek yapalım’ derdi. Et tavuğu daha yumuşak lif yapısına sahiptir. Zaten et tavuğu kısa sürede pişerken, köy tavuğu tüp bitiren tavuk olarak adlandırılır.
“KATKI MADDESİ OLMAYAN TAVUK DÖNER SAĞLIKLIDIR”
Tavuk etinin dışında tavuk dönerle ilgili de bir tartışma var. Tavuk sağlıklı ama döneri zararlı diyenlere ne diyorsunuz?
Hayvansal ürünler arasında en ucuz olanı tavuktur. Bizden çıkış fiyatı 1 kilosu 7,5 liradır. Kırmızı et en az 50 lira. 8 kat fark var arada. Dolayısıyla dönerde tavuk eti daha çok tercih ediliyor. Ama burada önemli olan tavuk dönerin arasına katılan katkı malzemeleri. Sadece tavuk etinden yapılıyorsa, sağlıklıdır ve hiç tereddüt etmeden yenilebilir. Ama genellikle merdiven altı işletmelerin yaptığı gibi maliyeti düşüren katkı malzemeleri konulmuşsa sağlıklı olmayabilir. Tüketiciye tavsiyem, katkı malzemesi konulmaya müsait döner ve sucuk gibi ürünlerde mutlaka emin oldukları yerleri tercih etsinler.
Tavuk tüketiminde, ne durumdayız? Dünya ülkeleriyle kıyaslama yaparsak, nasıl bir tablodan bahsedebiliriz?
Son yıllarda, hem ekonomik hem de kolay pişirildiği için tüketim bir miktar arttı ve yıllık kişi başı 22 kilograma ulaştı. Ama Japonya’da 50, ABD’de 45, AB ülkelerinde 37 kilogram seviyelerinde. Hayvansal proteinle beslenen ulusların gelişmişlik düzeyleri, tahıl ağırlıklı beslenen ülkelerden daha fazladır. Çünkü beyin ve sinir hücrelerinin gelişimi için hayvansal gıdalar tüketilmeli.
“ÜRETİM KALİTE VE STANDARTINDA LİDER FİRMAYIZ”
HasTavuk, uzun yıllar sektörün içinde. Kuruluş hikayenizden söz eder misiniz?
“GIDA SEKTÖRÜ DE PANDEMİDEN YARA ALDI”
Pandemi sürecinin etkileri maalesef sürüyor. Pandemiden tavuk sektörü nasıl etkilendi? HasTavuk bu süreçten nasıl çıktı?
Herkes bu süreçte en az etkilen sektörün gıda olduğunu sanıyor ama tamamen yanlış bir düşünce bu. Çünkü gıda, insanlara ulaşılabildiğiniz kadar değer ifade eder. Geçen yıl 52 milyon turist gelmişti ülkeye, bu yıl yaklaşık 5,5 milyon turist geldi. Türkiye’de üretilen tavukların yüzde 27’si ihraç ediliyordu. Yani dünya ile rekabet edilebilen nadir sektörlerden biriydi tavukçuluk. Pandemiyle beraber gerek navlun gerek bazı ülkelerin kendi iç regülasyonlarından dolayı ihracat yüzde 15’lere kadar düştü. En büyük kaybı, restoranların ve toplu tüketim mekanlarının kapalı olmasından dolayı yaşadık. Kurban Bayramı ile beraber evlere kurban girdi, balık sezonuyla birlikte balık tüketilmeye başlandı. Tüm bu nedenlerden dolayı, tavukçuluk sektöründe ciddi stoklar oluştu. Bugünden yarına tavuk üretimini durduramıyorsunuz. Çünkü bu yıl keseceğiniz tavuğu, bir yıl öncesinden anne ve babasını getirmeniz gerekir. Yani tavuk 45 günde değil 1 yılda yetişiyor. Biz nasıl bu süreci geçirdik? Biz ürünlerimizin yüzde 30’unu ihraç ediyoruz. Japonya gibi dünyanın en seçici ülkesine ihracat yapıyoruz. Japonya’ya tavuk satabilen Türkiye’de tek, Avrupa’da 2 firmadan biriyiz. Çünkü Japonya çok seçici kalite spektleri AB ülkelerinden 10 kat daha katı bir ülke. Bu süreci ihracatta sorun yaşamadığımız için geçirdik. Bir de pandemiyi kalitemizle geçiriyoruz.
“JAPONYA’YA TAVUK SATAN TEK FİRMAYIZ”
Japonya’ya tek tavuk ihracatı yapan firma HasTavuk. Gıda konusunda katı kriterleri olduğunu bildiğimiz Japonya pazarına girmeyi nasıl başardınız?
Avrupa’ya tavuk ihracatında benzer şeyleri söyleyemeyiz. Avrupa ülkelerinin önemli bölümü neden Türkiye’den tavuk ithal etmiyor?
Sadece tavuk değil, süt, süt ürünleri ve hayvansal ürünlerde de ihracat yapamıyoruz. Bu tamamen siyasi bir karar. 2012’de AB ülkeleri Türkiye’den hayvansal ürün alma karar aldıktan 1 ay sonra olağanüstü bir talep geldi. Ve çok kısa süre sonra aldıkları kararı kaldırdılar. O kadar siyasi ki bu yasak, Bosna Hersek’e ve Arnavutluk’a yaptığımız tavuk ihracatında TIR’larımızın Bulgaristan ve Yunanistan üzerinden geçmelerine bile izin vermiyorlar. Biz de Adriyatik Denizi üzerinden Bosna ve Arnavutluk’a ürün sevk edebiliyoruz.
HasTavuk’un pazardaki payı ne kadar?
Damazlık tavuklarda pazarın yüzde 70’ine sahibiz. Beyaz ette 6. sıradayız ve bizden büyük firmalar var ama üretim kalitesi bakımından Türkiye’de ikinci bir firma daha yok.
“YENİ YATIRIMLARIMIZ OLACAK”
Yeni yatırım planlamalarınız var mı?
Pandemi de olsa krizler de olsa bu ülkenin kaynaklarının gelişeceğine inandığımız için yatırımlarımıza devam ediyoruz. Bu yıl da 100 milyon liralık yatırım yaptık. Eskişehir’deki tesislerimize 3 tane daha yarka ve damızlık tesisi ekledik. Susurluk’ta büyükbaş yem satacak tesis yatırımı yaptık. Balıkesir’de yeni bir kuluçhane yaptık. Bu tesislerle 500 kişilik yeni istihdam sağladık. Önümüzdeki yıl da 13 milyon Euro’luk bir yatırım planımız var. Arazi ve ruhsat aşamalarını tamamladıktan sonra yatırıma başlayacağız.
“TAVUKTA 3 KURUŞUN HESABINI YAPMAYIN”
Tavukta markanın önemiyle ilgili değerlendirmeniz nedir? Tavukta marka neden önemli? Tüketici markaya önem versin mi?
Bence versin. Versin ki hesap sorabileceği muhatap bulabilsin. Sadece fiyata göre alım yapan bir yapımız var. Markete girdiğimiz zaman 5,99, 6,85 gibi psikolojik fiyatlar görüyorlar. Halbuki aldığınız tavuk çocuğunuzun sağlığını ilgilendiriyor. Temel bir gıda, hayvansal protein kaynağı satın alıyorsunuz. 3 kuruş çok mu önemli? Bence tüketici, hesap sorabileceği, marka bilinirliği olan ve ne yedirdiğini açıklayabilecek markaları tercih etmeli.Biz HasTavuk olarak tüm tesislerimize herkesi davet ediyoruz. Pandemi öncesi insanları tesislerimizde gezdiriyorduk. Yine görmek isteyen olursa, Susurluk’un ayranı bizim de kahvemiz vardır.
“TAVUK SEKTÖRÜNÜN ÖNÜ AÇIK”
Tavuk sektörünün geleceğiyle ilgili öngörüleriniz nedir?
Yıllardır bu konuda net gerçekler var. Her geçen yıl kaynaklar tükeniyor ve ihtiyaçlar artıyor. Nüfus artışına paralel olarak insan ihtiyaçlarını karşılayabilecek iki hayvan var. Domuz ve tavuk. Kırmızı et ve balıkla insan ihtiyaçlarını karşılayabilmeniz imkansız. Domuz da Müslüman aleminde sağlıklı olmadığına göre geriye sağlıklı, hesaplı ve en kolay tüketebileceğiniz 2 gıda kalıyor, tavuk ve yumurta.
FOTOĞRAFLAR: BİRCAN ÖRSEL