Pandemi döneminde market alışverişlerinin arttığına dönük iddiaya karşın Onur Marketler Yönetim Kurulu Üyesi Onur Özen, “Fiyat artışlarından dolayı cirolarda artış var gibi görünse de tonaj olarak birçok kategoride düşüş yaşanmakta. Fiş sayılarında artış görünürken, sepet ortalamalarında, yani fiş başına alışveriş tutarlarına baktığımızda da fiyat artışlarına rağmen önemli azalmalar görülmekte. Tüketiciler daha sık ve küçük miktarlarda az alışverişe yönelmekte” dedi.
Bursa’yı çok önemsediklerini de belirten Onur Özen, Özen Gross yatırımlarına bu kentten başlamalarının tesadüf olmadığını kaydetti: “Dikkatinizi çekerim, bu kadar önem verdiğimiz, çok kıymetli bulduğumuz, bu kadar değerli bir projeyi İstanbul veya başka bir bölgede değil Bursa’da yatırım yaparak değerlendiriyoruz. Çünkü Bursa bizim için çok kıymetli.”
————————–
Pazartesi Söyleşileri’nin bu haftaki konuğu Onur Marketler Yönetim Kurulu Üyesi Onur Özen.
“2021 ZOR BİR YIL OLDU”
Pandemi, ilk aylardaki kadar olmasa da etkisini sürdürüyor. Özellikle sokağa çıkma yasağının olduğu dönemde market alışverişleri arttı. 2021’i geride bırakmaya hazırlandığımız günlerde Onur Marketler Zinciri olarak nasıl bir yıl geçirdiniz?
2021 yılı hepimiz için çok zor bir yıl oldu. Özellikle ekonomik zorlukların etkilerinin arttığı bu dönemde olağanüstü bir gayretle ve özverili çalışmalarımızla müşterilerimize hizmet kalitemizi ve uygun fiyatlı alışveriş fırsatlarını sunmaya devam ettik. Kampanyalarımızı sürdürürken ürün bulunurluğu sorunu yaşatmadan alışverişçilerimize verdiğimiz sözleri tutmayı başardık.
“ALIŞVERİŞ MİKTARI AZALDI”
Bazı market sahipleri, fiyat artışlarına bağlı olarak cironun arttığını ancak alışveriş miktarının azaldığını söylüyorlar. Sizin için de aynı durum geçerli mi?
Fiyat artışlarından dolayı cirolarda artış var gibi görünse de tonaj olarak birçok kategoride düşüş yaşanmakta. Özellikle yumurta, süt, sıvı yağ, bakliyat gibi temel tüketim ürünlerinin tüketiminde ciddi hacimsel azalmalar var. Bunların yanı sıra fiş sayılarında artış görünürken, sepet ortalamalarında yani fiş başına alışveriş tutarlarına baktığımızda da fiyat artışlarına rağmen önemli azalmalar görülmekte. Tüketiciler daha sık ve küçük miktarlarda az alışverişe yönelmekte. Aylık ya da 15 günlük diyebileceğimiz toplu hane alışverişlerinde önemli azalma olduğu görülüyor.
“ALIŞVERİŞÇİLERİMİZİ MAĞDUR ETMEDİK”
Fiyat artışları ve arzın azalması nedeniyle bazı ürünlerin market raflarında sınırlı sayıda satıldığını duyuyoruz. Bu konuda neler söylersiniz?
Global ölçekte temel tüketim ürünlerinde arz daralması var. Özellikle pandemi döneminde üretimin azalması ve yavaşlaması en büyük etken gibi görünüyor. Bunun yanında küresel iklim değişikliği özellikle tarımsal ürünlerin tedariğinde aksamalara neden oluyor. Bu da üreticiler için hammadde sıkıntısı anlamına geliyor. Tüm bu etkenler market raflarına da olumsuz yansımakta. Buna rağmen biz alışverişçilerimize bugüne kadar bu sıkıntıları yaşatmadık. Bazı ürünlerin adet sınırlamasının sebebi ürünlerin ara satıcılara değil nihai tüketicilere satılmasını sağlamaktır. Yani müşterilerimiz ürünleri uygun fiyatlarla istedikleri zaman alabilsin ya da ara satıcılardan daha yüksek maliyetlerle almak zorunda kalmasınlar diye yapılan bir uygulamadır.
Bazı fırsatçıların marketleri dolaşarak Avrupa’da bulunamayan ürünleri tek tek toplayıp, ihraç ettiklerini duyuyoruz. Sizin marketlerinizde de ihracat için ürün toplandığını gözlemliyor musunuz?
Kurulduğumuz günden bu yana ara satıcılara ürün satmamak sadece müşterilerimizin ihtiyaçlarını karşılamak gibi bir prensibimiz var. Kafe, restoran, yemekhane gibi ürünlerin son tüketicisi olan işletmeler dışında ürün satışımız yoktur.
“PİYASADA ÜRÜN BULMA SORUNU DEVAM EDİYOR”
23 Kasım’da dövizin aniden yükselişiyle, toptancı firmaların marketlere ürünü ya hiç vermediği, ya da sınırlı miktarda verdiğini biliyoruz. Bu sorun ortadan kalktı mı? Tedarik sorunu yaşıyor musunuz?
Sorun ortadan kalkmadı. Piyasada maalesef sorun devam ediyor. Tedarik zincirimizin güçlü olması ve 26 yıllık tecrübemizle şu ana kadar müşterilerimize böyle bir sorunu yansıtmadık. Alışverişçilerimizin ihtiyaçlarını karşılama ve ürün bulunurluğu sağlama en güçlü olduğumuz yanımız diyebilirim.
FİYATI MARKETLER DEĞİL ARZ-TALEP BELİRLER
Rekabet Kurulu, üç harfli marketlere yüksek miktarda cezalar kesti. Onur Market bu süreçte nasıl bir fiyat politikası izledi?
Öncelikle belirtmek isterim ki marketlerin fiyat üzerinde bir etkisi yok. Fiyatı arz ve talep dengesi belirler. Marketlerin fiyat yükseltme imkanı yok. Üretim girdileri ve tedarik koşullarındaki değişmeler fiyatları etkileyen faktörlerdir. Örneğin geçen sene soğan 5 TL’ye satılırken bu sene 1,5 TL’ye satılıyor. Bu tamamen tedarik şartlarındaki farklardan gelir.
“YASAL DÜZENLEMEYE İHTİYAÇ VAR”
Yasal düzenlemeyle marketlerle ilgili bazı kısıtlamaların getirileceği konuşuluyor. Mesela, 2 market arasında mesafe kuralı ve yöresel ürünlerin satılması zorunluluğu gibi. Böyle bir yasayı destekler misiniz?
Ülke ekonomisinin içinde bu kadar yüksek paya sahip bir sektörün kendine özgü yasası mutlaka olmalıdır. Açılacak her işletme ekonomiye bir değerdir ve bu ülke ekonomisine fayda sağlamalıdır. Sürdürülebilir ticareti destekleyecek, tüketicilere rekabet avantajı sağlayacak, aynı zamanda müteşebbisin sürdürülebilirliğini sağlayacak bir yasaya ihtiyaç vardır.
“MALİYETLERİN YÜKSELMESİ EN BÜYÜK SORUNUMUZ”
Sektör olarak sorunlarınız nelerdir?
Haksız rekabetin getirdiği zorluklar yaşıyoruz. Özellikle zararına satış kampanyaları önemli bir sorun. Ayrıca enflasyonla birlikte artan işletme maliyetleri, enerji giderleri, kira, sarf malzemeler gibi giderlerde oldukça yüksek maliyet artışları önümüzdeki en büyük sorunlar gibi görünüyor. Çok düşük marjlarla çalışılan bir sektör perakende. Halka açık perakendecilerin kar ortalaması %1,61 seviyesinde. Bu şartlarda hizmet kalitemizi korumaya çalışıyoruz.
“MÜŞTERİMİZ DOĞRU İŞLERİN HAKKINI VERİYOR”
Daha hesaplı ürün satma amacıyla açılan Özen Gross’ta umduğunuzu buldunuz mu?
Özen Grup olarak perakendeyi destekleyen birçok yatırımımız var. Amacımız alışverişçilerimizin ihtiyaçlarını en uygun şartlarda karşılamak. Bunun için grup iştiraklerimizin birçok yatırımı var. Onursal Tarım şirketimizin ülkenin bir çok yerinde tarımsal yatırımları var, Rapata markamızın unlu mamuller üretim tesisleri var, et entegre tesisimiz, soğuk hava depolarımız, lojistik merkezlerimiz ve bunları destekleyen araç filomuz var. Tüm bunlar perakende ticaretimizi desteklemek amaçlı yapılan çalışmalar. Özen Gross da, yine müşterilerimizin ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla kurduğumuz toptan fiyatına market konseptli, daha düşük işletme giderleri ile uygun fiyatlı daha büyük sepetli alışveriş ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik bir yatırımımızdır. Biz müşterilerimiz için bu girişimleri yapıyoruz, müşterilerimiz de teveccüh gösteriyorlar, yapılan doğru işlerin hakkını veriyorlar.
“EN DEĞERLİ PROJELERİMİZDE BURSA’YI SEÇİYORUZ”
Bursa gıda perakende sektörü açısından nasıl bir kent?
Bildiğiniz gibi Özen Gross yatırımlarımıza Bursa’da başladık. Dikkatinizi çekerim, bu kadar önem verdiğimiz çok kıymetli bulduğumuz, bu kadar değerli bir projeyi İstanbul veya başka bir bölgede değil Bursa’da yatırım yaparak değerlendiriyoruz. Çünkü Bursa bizim için çok kıymetli. Bursa gerek tarihi ve kültürel zenginlikleriyle, gerek ekonomik gücüyle, tarımsal yatırımlarıyla, sanayisiyle, turizmiyle ve en önemlisi insanıyla, karakteriyle gelişmeye açık yapısıyla bizim için çok kıymetli.
“YATIRIMLARIMIZ SÜRECEK”
Gelecek hedefleriniz nelerdir, yeni yatırım planlamalarınız var mı?
Bizim çalışma prensibimizde aldığımız tüm kararlarda müşterimizin lehine işler yapmak vardır. Bizim en büyük hedefimiz ekonomimize katma değer sağlamak. Elbette yatırımlarımız devam edecektir. Yeni istihdam alanları oluşturacak ve bu ülke insanına fayda sağlayacak yatırımlarımız devam edecektir.