Gaye Usluer, “İmzalar tamam, perşembe günü teslim edeceğiz” filan dedi ama kanımca bu iş bitti.
Nitekim Ankara’dan gelen bilgilere göre muhalifler yeterli imzayı toplayamadı.
Zaten toplasalardı dün gümbür gümbür duyurmazlar mıydı?
Madem yeterli imza bulundu, o halde neden perşembe bekleniyor?
İmzaları birleştirmek, tasnif etmek gibi gerekçeler çok inandırıcı gelmiyor.
Bunun gerekçelerini genişleterek devam edeyim.
Bir: Kılıçdaroğlu başta olmak üzere CHP yöneticilerinin çoğunluğu yerel seçimlerde belirleyici olmak için imza işinin önüne adeta siper oldular.
İki: İmza organizasyonunu sürükleyecek lider kadro eksikliği vardı. Bilecik Milletvekili Yaşar Tüzün ve milletvekilliğinden tasfiye olmuş Gaye Usluer ile ancak bu kadar imza toplanabildi.
Üç: Başta il başkanları olmak üzere örgüt, değişim hareketine sahip çıkmadı.
Tüm bunların dışında kanımca Muharrem İnce’nin imajının seçim gecesinden sonra gün geçtikçe bozulması, imza girişiminin başarısız olmasının en temel gerekçesini oluşturuyor.
“50 bin avukatla YSK’nın önüne gideceğim” türünden iddialı laflar eden İnce’nin seçim gecesi açıklama yapmamasına dair hala tatmin edici bir gerekçe sunmaması ve hala o geceye dair soru işaretlerinin zihinleri meşgul etmesinden söz ediyorum.
Ayrıca İnce’nin, küçümsenmeyecek ancak ardından bir destan da yazılamayacak 24 Haziran sonuçlarına fazlasıyla anlam yüklemesi de bir başka hatasıydı.
Daha temkinli, daha stratejik, daha pragmatist hamlelerle İnce’nin, hem CHP’nin en şanslı genel başkan adayı hem de en tartışmasız cumhurbaşkanı adayı olması işten bile değildi.
Ancak bugün karizması darbe yemiş, bir kez daha parti içi yarıştan yenik ayrılmış yaralı bir lider konumuna soktu kendini.
Peki İnce darbe aldı da Kılıçdaroğlu güçlü çıktı mı bu süreçten?
Kuşkusuz hayır.
Şüphesiz delegenin yarısının-üstelik kendi il başkanlarının yazdığı delegedir bunlar-istemediği bir kişinin genel başkanlığı artık çok tartışmalıdır.
Yani, CHP’de kazanan yok, herkes kaybetti.
Son anda vazgeçtiler iddiası
Dün yaygın medyada da imzacılar arasında Bursa Milletvekili Erkan Aydın’ın da olduğu bir haber vardı.
Daha doğrusu Erkan Aydın, Kayseri Milletvekili Çetin Arık ve aralarında eski milletvekillerinin de olduğu 10-15 kişilik bir grubun pazar akşamı imza verip açıklama yapacakları söyleniyordu.
Ancak ikna edildikleri ve son anda döndükleri iddia ediliyor.
MYK’da revizyon kapıda
Evet Kılıçdaroğlu, bir şekilde koltuğu kotardı.
Ancak bazı isimleri feda etmesi gerekir.
Hem de vakit kaybetmeden.
Hem mantık bunu söylüyor hem de kulisler.
MYK’da köklü bir revizyon olacağı konuşuluyor nitekim.
Şimdilik 3 isim dillendiriliyor ancak sayı artabilir elbette.
Seçim gecesi çuvallayan Bülent Tezcan…
Seçim gecesi kötü bir sınav veren, sonrasında Muharrem İnce’yle son derece seviyesiz bir polemiğe giren Tuncay Özkan…
Seçim gecesi veri akışını sağlamaktan sorumlu ekipte yer alıp, bu işi beceremeyenlerden Onursal Adıgüzel…
Tabii bu isimlerin liste dışı kalacağı rivayet edilse de, çok daha kapsamlı bir revizyonun olacağı da öne sürülüyor.
Kapıda basın açıklaması
Biri, asil diğeri yedek olmak üzere 3 CHP il yöneticisi istifa etmeye karar veriyorlar.
İstifa ve gerekçelerini de CHP İl Başkanlığı’nda düzenleyecekleri basın toplantısıyla duyuracaklardır.
Ancak o gün Akkuş ve yönetimi partiyi açmama kararı veriyor, basın toplantısı düzenlenmesin diye.
Sonra ne mi oluyor?
3 CHP’li kapının önünde açıklama yapıyor…
Başka partide böyle bir hadiseye tanık olur musunuz, emin değilim.