Bugün size son derece ilginç, ilginç olduğu kadar ibretlik bir hadise paylaşacağım.
Olay bizim medyanın çalışanı Cevriye Sezer’in başından geçti.
Cevriye Sezer’in eşi Gürsel Sezer 2013 yılında bir motosiklet satın alır.
Motosiklet, 2 yıl sonra, 2015’te evlerinin kapalı garajlarından çalınır.
Polise haber verilir ve Olay Yeri İnceleme ekipleri incelemesini yapar.
Ancak motosiklet bulunamaz.
Sezer çifti, cana geleceğine mala gelsin diyerek, böyle bir olay yaşanmamış gibi hayatlarına devam ederler.
Geçen pazartesi Bağlarbaşı Karakolu’ndan bir telefon gelir:
Motosikletiniz bulundu. Yarın şu otoparka gidip, teslim alabilirsiniz.
Tabii bu müjdeli habere çok sevinir Sezer çifti.
Öyle ya, yıllar önce motosikletlerini eksi bakiye olarak aile muhasebesine kaydeden çifte, piyango çıkmış gibidir.
Ancak Gürsel Sezer ertesi gün gittiği otopark yetkilisinin ağzından çıkan şu sözcüklerle hayatının en büyük sürprizlerinden biri ile karşılaşır:
27 bin liralık otopark ücretini yatırırsanız, motosikletinizi alabilirsiniz.
Motosiklet, çalındıktan sadece bir gün sonra polisler tarafından bulunup, yediemin otoparkına çekilmiş ancak 6 yıl sonra motosikletin sahibine haber vermek akıllarına gelmiştir.
Tabii 6 yıl otoparkta bekleyen ‘zavallı’ motosiklet de bu zaman zarfında hayli yıpranmıştır.
Ayrıca ödenmesi gereken 6 yıllık yüklüce bir otopark faturası vardır ortada.
Aslında otopark ücreti de en az 6 yıl bekleyen motosiklet hadisesi gibi gariptir.
Otopark yetkilisi, önce 27 bin lira ister.
Ardından bir iki telefon görüşmesi yapıp, “Sizin gül hatrınız için en son 7 bin lira olur” der.
Yani birkaç dakika içinde tam 20 bin liralık bir indirim yapar bu cömert (!) otopark yetkilisi!
Ancak neticede neredeyse motosikletin ederi kadar bir otopark faturasını ödeme zorunluluğuyla karşı karşıya bırakılmıştır talihsiz vatandaş.
Peki şimdi ne olacak?
Motosikletini alamayan Gürsel Sezer, sorumlular hakkında dava açacak ve hakkını mahkeme koridorlarında arayacak.
Kuşkusuz kararı yargı verecek.
Ancak çalıntı bir motosiklet bulunduktan sonra neden sahibine haber verilmesi için 6 yıl beklenir?
Var mı izahı?
Nefes Kredisi
Salgından etkilenen KOBİ’lere dönük 2021 Nefes Kredisi’nin şartları belli oldu.
2020 cirosu 1 milyon lirayı aşmayan KOBİ’ler en fazla 50 bin lira, cirosu 1 ile 10 milyon lira arasındakiler ise en fazla 200 bin lira kredi kullanabilecek.
Ödeme koşulu, 6 ay ödemesiz, 12 ay vadeli…
Dağ fare doğurdu diyebiliriz.
Çünkü hangi esnaf ile konuştuysam, kredinin tatmin edici olmadığını söyledi.
Bir kere kredi faizi çok yüksek.
Yani özel bankaların uyguladığı faizin, çok az altında bir oran cazip değil.
Ayrıca kredi miktarı da, esnafı düştüğü yerden kaldıramayacak kadar düşük.
Düşünün 15 aydan bu yana tek bir gün bile açık olmayan işletmeler var.
6 ay sonra ödemesi başlayacak 50, 100 bin liralık kredi birçok esnafın dişinin kovuğunu bile doldurmaz.
Bunu da ben değil BTSO Başkanı İbrahim Burkay söylüyor.
Nitekim, “Kredi çözüm değil, hibe şart” demiş Burkay.
Sorun talep mi lobi mi?
AK Parti Bursa Milletvekili Dr. Mustafa Esgin, Yenişehir Havaalanı’nda seferlerin yeniden başladığı Muş, Erzurrum, Trabzon uçuşlarının ilk gün yolcu sayılarını paylaşmış.
Ancak bu havaalanımız açıldığı günden bu yana uçaklar hep aynı kentlere havalanır.
Ankara, Muş, Erzurum, Diyarbakır, Trabzon…
Yaz aylarında ise Körfez ülkeleri.
Böyle olunca da Yenişehir Havaalanı, İstanbul’un gölgesinde kalıyor.
Bu durum talep ile açıklanamaz.
Sefer konuldu mu, talep sorunu yaşanmadığı ortada.
O halde talep değil, lobi sorunumuz mu var acaba?
Köylülerin yol talebi
Bu yol hayli işlek bugünlerde.
Yüksek tonajlı taş kamyonları her gün bu yolda turluyor.
Ancak yetkililer, ‘onlar bozacak biz yapacağız’ yaklaşımındalarmış.
Yol yapılmadığı için köylüler de isyan etmiş artık.
Talepleri sıcak asfalt dökülmesi.
Yetkililerin bilgisine.