Olay Gazetesi Bursa

Bursa’da koronavirüslü hasta var mı?

Sosyal medyada bir video yayıldı, bana da bir arkadaşım yolladı. Fanuslu sedyeye  yatırılmış bir hasta, maskeli sağlık personelleri  tarafından ambulansa taşınıyor. Güya bu görüntülerin çekildiği hastane Mudanya Devlet Hastanesi ve sedyedeki kişi  de koronavirüs şüphelisi. İşte bu video Bursa’da paniğe neden oldu. İl Sağlık Müdürü Dr. Ömer Kaşıkcı ile konuşarak Bursa’da koronavirüsle ilgili merak edilenleri sordum. […]

Sosyal medyada bir video yayıldı, bana da bir arkadaşım yolladı.

Fanuslu sedyeye  yatırılmış bir hasta, maskeli sağlık personelleri  tarafından ambulansa taşınıyor.

Güya bu görüntülerin çekildiği hastane Mudanya Devlet Hastanesi ve sedyedeki kişi  de koronavirüs şüphelisi.

İşte bu video Bursa’da paniğe neden oldu.

İl Sağlık Müdürü Dr. Ömer Kaşıkcı ile konuşarak Bursa’da koronavirüsle ilgili merak edilenleri sordum.

Sözlerine, “Bursa’da bu hastalığa rastlansaydı ben bu kadar rahat olabilir miydim?” diyerek başlayan Kaşıkcı, şöyle devam etti:

“Ne diyeyim, nerden başlayayım bilemiyorum. Dünyadaki durum da Türkiye’deki durum da ortada. Buna rağmen, birilerinin Bursa’da sosyal medyada yayılan görüntüler üzerinden algı yaratmasına çok üzülüyorum. O sedyeye yatırılmış hastayı gösteren video Bursa’da değil, Sakarya Akyazı’da çekilmiş. Ayrıca o vakada da koronavirüse rastlanmadı. Sonuçlar negatif çıktı. Bir kere şunun bilinmesi lazım, koronavirüs dediğimiz virüs, grip diye bilinen virüsten çok daha güçlü bir virüs değil. Kuş gribi, domuz giribi gibi mevsimsel bir grip. Bu dönemin virüsü de koronavirüs. Diğer virüs türleri gibi buna da önlem alınması lazım.

Kaşıkcı, Bursa’daki durumla ilgili yüreklere su serpti:

İl Sağlık Müdürlüğü olarak, koronavirüsün rastlandığı ülkelerden Bursa’ya gelenlere hastanelerimizde izolasyon yaptık. Ne zamana kadar? Hemen aynı gün. Bugüne kadar, 3’ü yabancı uyruklu, 37’si yurt dışından gelen Türkler olmak üzere 40 şüpheliden aynı gün numuneler aldık ve hemen Ankara’ya yolladık. 40 vakanın sonucu da negatif çıktı. Yani bugüne kadar test yapılan hiçbir şüphelide koronavirüs çıkmadı.

Kaşıkcı, Bursalılara şu önemli çağrıyı yaptı:

İl Sağlık Müdürü olarak, Bursalılara rahat olmalarını ve panik yapmamalarını öneriyorum. Asılsız haberlere itibar etmesinler. Çok ciddi tedbirler alıyoruz çünkü.

Vatandaşın hastalıktan korunması noktasında ise şunları söyledi Kaşıkcı:

Gripten nasıl korunuyorsak, koronavirüsten de aynı şekilde korunmalıyız. Yani vatandaşlarımız sık sık ellerini yıkasınlar, tokalaşmasınlar. Mümkün olduğu kadar insanlarla yakın temasta bulunmasınlar.

Memleket Hastanesi’nde hangi tedbirler uygulanıyor?

İl Sağlık Müdürü Dr. Ömer Kaşıkcı, olası bir koronavirüs vakasına önlem için Memleket Hastanesi’nin boşaltılıp gözlem ve karantina merkezine dönüştürülmesi haberlerine de açıklık getirdi:

Bu uygulamamızın bir tedbir olduğunu belirtmek isterim. Çin’den, İtalya’dan ve bu virüsün yayıldığı farklı ülkelerden İstanbul’a uçakla geliyorlar. İstanbul ile Bursa arası çok yakın biliyorsunuz. Özel konumu nedeniyle Memleket Hastanesi’ni izolasyon için hazır tutuyoruz ama ihtiyaç olmadı.”

Kaşıkcı şu taze bilgiyi de verdi:

Son olarak umreden 187 vatandaşımız geldi Bursa’ya. Her birini tek tek muayene ettik ve hiçbir şüpheli durumla karşılaşmadık. ”

“Virüsün en büyük panzehiri sağlıklı bir şekilde yaşamak”

Bursa’nın sağlıktaki en yetkili isminin koronavirüslü ilgili verdiği bilgileri paylaştım.

İl Sağlık Müdürü Dr. Ömer Kaşıkcı’nın söylediklerini özetlemek gerekirse…

Bursa’da tek bir şüpheli yok. Yani sosyal medyadan yayılan video ve haberler bilgi kirliliğinden başka bir şey değil.

Kaşıkcı’nın özellikle, bu virüs türünün diğer virüs türlerinden farkı olmadığına dönük sözlerinin altını çiziyorum.

Konunun uzmanı değilim ama domuz gribi, SARS ve kuş giribinde yaşaşanlara tanık olduğumuz için, bu sürecin de abartıldığını görebiliyoruz.

28 Şubat’ta, koronavirüsle ilgili yazmıştım.

Kaşıkcı’nın konuyla ilgili açıklamasıyla örtüştüğü için bir kez daha paylaşıyorum:

“Gündem koronavirüs. Tüm dünyayı kasıp kavuran, kalabalıkların oluşacağı organizasyonları iptal ettiren, şehirleri karantinaya aldıran ve Çin Halk Cumhuriyeti’ne büyük bir ekonomik darbe vuran bu virüs, bana SARS’ı  hatırlattı.Hatırlayın benzer şeyler yaşanmamış mıydı?SARS vakalarına da tıpkı koronavirüs gibi Çin, Hong Kong, Singapur, Tayvan gibi Uzakdoğu ülkelerinde  rastlanıyordu. İnsanlar maskeyle dolaşıyor, virüsün kaynağı olan ülkelere seyahat etmiyor, sınırlar kapatılıyor, karantina bölgeleri oluşturuluyordu. Yine maskeyle dolaşan insanların fotoğrafları gazetelerin manşetlerini süslüyor, televizyonların haber bültenleri SARS vakalarını işliyor, ölenlerin sayısı paylaşılıyordu. Yani bugün olduğu gibi dünya yine diken üzerindeydi. Neydi SARS? Şiddetli akut solunum sendromu ile ilişkili koronavirüs, insanları, yarasaları ve diğer bazı memelileri enfekte ettiği bilinen bir koronavirüs türü. Bugün kâbusumuz olan koronavirüse ne kadar benziyor değil mi? Çok değil birkaç ay sonra SARS unutulup gitmişti. Koranavirüs de böyle olacak. Amacım bu virüsü küçümsemek değil. Ancak neticede bir hastalık bu. Ve diğer birçok hastalık gibi, sağlıksız yaşayıp, bağışıklık sistemi zayıf olanları ve istatistiklerden anlaşılacağı gibi bünyesi zayıf yaşlı insanları öldürüyor. Bu virüsün en büyük panzehiri ise  sağlıklı yaşamak.”

NOT: BU BÖLÜM FOTOĞRAFLI