19 yaşındaki üniversite öğrencisi Bursalı Begüm Kartal, otobüs beklerken alkollü bir sürücünün kullandığı otomobilin altında kaldıktan sonra can vermişti.
Begüm Kartal’ın ailesi, tek çocuklarının ölmesinin ardından sosyal medyada bir kampanya başlattı, BegümiçinAdalet hashtagi ile.
Sosyal medyada hızla yayılan kampanya Türkiye genelinde ses getirdi.
***
Begüm’ün annesi Melek Özbakış Kartal, bu acı olayı anlattı önce.
Melek 19 yaşında olmasına rağmen, çok sosyal bir çocukmuş ve kültür, sanat, spor, girişimcilik gibi alanlarda birçok sosyal sorumluluk projesi üzerinde çalışıyormuş.
Öyle ki yaz tatillerinde bile vaktini bu projelere ayırıyormuş.
Olay günü psikiyatristlerle insanları online ortamda biraraya getirecek gönüllük projesi üzerinde çalışmak için arkadaşlarının evinde toplanmışlar.
Arkadaşlarının evinden çıkan Begüm otobüs durağında beklerken, alkollü bir sürücünün kullandığı araç kendisiyle birlikte 8 kişinin beklediği durağa dalmış.
Sürücü, makas atarak ilerlemiş, önce duran bir araca çarpmış ardından durağa dalmış.
Duraktaki diğer kişiler yaralı olarak kurtulurken Begüm, 2 gün hastanede kaldıktan sonra yaşamını yitirmiş.
***
Anne Melek Özbakış Kartal, sürücünün olay yerinden kaçtıktan 4 saat sonra yakalandığını ve alkol testinde 1,42 promil alkollü çıktığını hatırlattı.
Yani yasal sınırın yaklaşık 3 katı.
***
Ancak zaten Begüm de yurt arkadaşına, organlarını bağışlayacağını söylemiş.
Yani bir bakıma, organ bağışı Begüm’ün vasiyetiymiş.
Ve Begüm’ün organları 4 kişiye derman olmuş.
***
Kartal, sosyal medyada başlattıkları kampanyayla, olayın kaza değil, bir cinayet olduğunu anlatmayı amaçladıklarını söyledi:
“Sürat var, alkol var, makas atmak var. Soruyorum, bu bir kaza mıdır, cinayet midir?”
Acılı anne şimdi, kızına çarpan sürücünün en ağır şekilde cezalandırılmasını istiyor.
***
Begüm’ün babası Haluk Kartal da eşiyle aynı duyguları yaşıyor.
“Bizim artık bundan sonramız yok” diyen Kartal, duygularını şöyle anlattı:
“Begüm tek evladımızdı. Onu emek vererek büyüttük, onunla sevindik, onunla gurur duyduk, onun geleceğiyle ilgili hayaller kurduk. Ama hiç tanımadığımız biri, kızımızı bizden aldı. Bu hayattaki tek isteğimiz, kızımızın geri verilmesi. Ama böyle bir şey de mümkün olmadığına göre artık tek isteğimiz adaletin tecelli etmesi.”
Haluk Kartal, adaleti sadece kendileri için istemediklerini de özellikle vurguladı:
“Adalet temalı kampanyamızın asıl amacı, başka anne ve babaların da yanmamasıdır. Adalet yerini bulsun ki, başka çocuklar cinayet gibi kazaların kurbanı olmasınlar. Çünkü o çocuklar, bu ülkenin geleceğidir.”
Turizmde kayıt dışılık
Bursa’ya 2019’un ilk 8 ayında gelen yerli ve yabancı turist sayılarını paylaştığım yazımı hatırlıyorsunuzdur.
Veriler pek umut verici değil.
Bugün konunun bir başka boyutuna değineceğim.
Bursa’daki turist sayısı, otellerden gelen verilerin toplamıyla elde ediliyor.
Ancak bu veri, Bursa’ya gelen turist sayısını tam olarak vermiyor.
Vermiyor, çünkü kayıt dışı turistler var bu kentte.
Nasıl mı?
Özellikle bazı Arap turistler, oteller yerine Bursa’daki lüks rezidanslarda veya Doğanbey TOKİ evlerinde günlük olarak konaklattırılıyor.
Bazen 2, hatta 3 güne çıkabiliyor bu kiralamalar.
Çünkü bu evlerde kira ücretleri, otellerden daha uyguna geliyor, özellikle geniş aileli turistler için.
Ancak günlük kiralamalar yasal değil.
Peki hem etik, hem de yasal açıdan doğru olmayan bu işte suç Arap turistlerde mi?
Tabii ki hayır.
Bu suçu, onları yönlendiren bazı turizm acenteleri işliyor.
Maalesef bu kentteki bazı turizmciler, kendi elleriyle Bursa turizmini baltalıyorlar.
İsmi lazım değil Bursa’da tanınmış bir turizmci, turizmcilik yapmak yerine Araplara ev satmak veya kiralama yapmakla uğraşıyor ve bu işi yapmaktan da övünüyor.
Arkadaş sen emlakçı mısın, turizmci misin?
Bu anlayışla Bursa turizmi hiç gelişir mi?
Düzenleme isabetli ancak…
Bu ifade bana ait değil, tüm haberlerde böyle diyor.
O halde bu şu anlama geliyor:
Millet bugüne kadar tapu harcından kaçmak için, evini satarken gerçek değerinin altında gösteriyordu.
Çünkü mevcut sistem, beyan esası üzerine kurulu.
Düzenleme son derece isabetli görünse de eksik.
Çünkü tapu harç ücreti çok yüksek.
Mesela evinizin değeri diyelim 300 bin lira…
Alıcı ve satıcı devlete şak diye 12 bin lira tapu harcı ödüyor.
Zaten bu eve her yıl emlak vergisi ödüyorsunuz, bir de evi satarken yüksek bir tapu harcı ödemek adil değil.
O halde yeni düzenleme doğru ancak tapu harç ücretinin düşmesi şartıyla.
Yeni vergi düzenlemesi, dolaylı ve dolaysız vergi oranları da gündeme getirdi.
Bu konuya bir sonraki yazıda değineyim.