İddia oydu ki Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bakanlar Kurulunda değişim yapacak ancak Elazığ depremi nedeniyle erteledi. Revizyonun eli kulağında.
Dün Ankara kulislerini yokladım.
Aldığım bilgiler şöyle:
Bakanlar Kurulu değişiklik beklentisi geçen aylarda da gündeme gelmişti ancak beklentinin boş olduğu ortaya çıktı.
Kabine değişikliğinin kısa sürede gerçekleşmesi öngörülmüyor.
Beklenti en erken haziran ayında.
Ne var ki son aylarda bu iki bakanlığa özel programlar verildi.
Ayrıca bu iki bakan, Cumhurbaşkanı’nın son programlarında hep kendisine eşlik etti.
Bakanlar Kurulunda değişimin beklenmemesinin iki nedeni daha var.
Birincisi, olası bir değişiklik nedeniyle parti içinde kırgınlıkların yaşanmaması.
Diğeri de yeni kurulacak partilerin performansını görmek.
Tüm bu nedenler yan yana geldiğinde, kısa vadede bir değişiklik görülmüyor.
Ancak haziran ayında TBMM Başkanı Mustafa Şentop’un görevi Binali Yıldırım’a bırakacağı, Şentop’un da ya cumhurbaşkanlığı yardımcılığına getirileceği, ya da deneyimli siyasetçiye yeni Bakanlar Kurulu’nda görev verileceği öngörülüyor.
Evet Ankara kulislerinde bunlar konuşuluyor.
Kısa sürede kulislerin doğruluğunu test edebiliriz.
AK Parti’de değişim
AK Parti’de Nilüfer, Kestel ve İnegöl ilçe başkanları görevlerinden istifa ettirildi.
Seçim kaybeden Nilüfer’de istifa bekleniyorken, seçimlerden galip çıkan İnegöl ve Kestel değişimi sürpriz olarak yorumlanıyor.
Peki bu iki ilçedeki değişimi nasıl okumalıyız?
Her ne kadar AK Parti’deki değişimler Teşkilat Başkanlığı’nın raporlarıyla şekilleniyor denilse de, Külliye’nin de farklı bir çalışma yürüttüğü ve bir kanaat oluşturduğu gerçek.
Yani Bursa’daki revizyonun Teşkilat Başkanlığı’nın raporlarından bağımsız bir şekilde hayata geçtiği belirtiliyor.
Nitekim Teşkilat Başkanlığı’nın kendi atadığı yerel teşkilatlara korumacı bir anlayışla yaklaşması çok doğal.
Ayrıca değişikliğin 3 ilçeyle sınırlı kalması, İl Başkanı Ayhan Salman’ın görevine devam edeceğine dönük güçlü bir işaret.
Daha önceki yazılarımızda da Salman’ın olağanüstü bir gelişme olmaması halinde görevine devam edeceğini belirtmiştik.
Ne yani zeminin hiç mi önemi yok?
Vatandaş bu açıklamayı okuyunca şunları anlamaz mı?
“Binaların yükseldiği zeminin hiçbir önemi yok. Fay segmentlerinin üzerinde yükselen binada oturuyorsanız dert etmeyin, önemli olan binanınızın sağlamlığıdır. Zemin etütleri de boşuna yapılıyor, asıl önemli olan içinde oturduğunuz yapının depreme dayanıklı olması.
Sıvılaşma oranı yüksek zeminlerin üzerinde de inşaat yapılabilir.”
Albayrak şunları söyleseydi keşke:
Zemin kadar bina sağlamlığı da önemlidir. Ne zemin güvenliği binadan önemli, ne de bina güvenliği zeminden önemlidir. Doğru olan, güvenli zeminde depreme dayanıklı binalar üretmek olmalı.
Bozbey il kongresine katılacak mı?
Nitekim Bozbey, il kongresine katılamayabileceğini söylemişti.
Ancak Bozbey, kongreye katılma kararı verdi.
Dün konuştuğumuzda, “Bursa’da olacağım için kongreye katılacağım” dedi.
Bozbey ayrıca, kendisine söz hakkı verilmesi halinde, bir konuşma yapacağını da ekledi.
Saadet Partililerin dayanışma ruhu
Ancak yıllardır iktidar yüzü görmeyen Saadet Partililerin dayanışma ruhları hala çok diri.
Önceki gün ziyarete gelen Saadet Partisi Osmangazi İlçe Başkanı Kerim Bulut ve Yönetim Kurulu Üyesi Abdullah Karakuş anlattılar.
Saadet Partililer, genel merkez binalarını mahkeme kararıyla kaybedince, hemen bir kampanya başlatmışlar.
Karınca kararınca teşkilat üyeleri el vermiş kampanyaya.
Ankara, Bursa’ya da 1 milyon lira yazmış.
Ve 10 milyon liraya mal olacak yeni parti binalarının bedeli toplanmış.
Böylece kısa zaman sonra Saadet Partisi, yeni genel merkez binasına kavuşacak.
Bazı siyasi partiler aidat bile toplayamazken, Saadet Partililerin azmine ve inancına şapka çıkarılır.