Antalya’ya gelen turist sayısı, geçen yıla oranla yüzde 81 oranında azalmış.
İstanbul’da da benzer bir tablo var.
Kuşkusuz turizmciler bu durumu, yaz sezonunda daha çok hissedecekler.
Yani, 2016 turizmciler için zor geçecek.
Biz bugün Bursa’daki duruma göz atalım.
Verileri resmi kaynakladan edindim.
2015’te Bursa‘ya toplam 803 bin 425 turist gelmiş.
Ancak bu tablo sizi yanıltmasın, çünkü Bursa‘ya gelen yabancı turist sayısı sadece 236 bin 303.
567 bin 122 de yerli turist ziyaret etmiş Bursa’yı.
Yerli ve yabancıların Bursa‘da konaklama süresiyse 2 gün bile değil.
Ortalama konaklama süreleri 1,79.
Bu şu demek:
Bursa’ya gelen turistler, İstanbul, Antalya ve İzmir’de olduğu gibi konaklamıyor, günübirlik gelip, kebabını yiyip, alışverişini yapıp, camilerini gezip kenti terk ediyorlar.
Turistlerin, kent ekonomisine daha fazla katkı yapmaları için, konaklamaları gerekiyor.
Konaklamaları için de, özel politikaların hayata geçmesi şart.
Turistlerin, İstanbul’un arka bahçesi olarak görülen Bursa’da konaklamaları için geçerli bir nedeni olması lazım.
Bursa’nın turizm vizyonunu sadece Araplara endeksleminin sonucu, kenti sadece çeyrek milyon yabancı turistle mahkum etmek anlamına gelir.
Oysa Bursa, çok daha iyisini hak ediyor.
Otellerin yarısı boş
2015’te Bursa’ya gelen turist sayısıyla, otellerin doluluk oranı örtüşüyor.
Geçen yıl Bursa‘daki otellerin doluluk oranı yüzde 46’da kalmış.
Bu rakam aslında önceki yıl oranla bir miktar yüksek.
Nitekim 2014’teki doluluk oranı yüzde 41’di.
Ancak yüzde 5‘lik artış yanıltmamalı.
Nitekim Bursa’ya 22 otel daha geliyor.
Uludağ ve ilçeler de dahil Bursa’da turizm işletme belgeli 62 otel hizmet veriyor.
Bu 62 otelin yatak kapasitesi 9 bin 790.
Ancak yatırım halinde olan 22 otel daha var.
Bu otellerin bazısının inşaatı bitmiş açılması için gün sayıyor, bir bölümü ruhsat aşamasında, bir kısmı arsa durumunda veya inşaat halinde.
Yenileriyle birlikte Bursa’da turizm işletmeli otel sayısı 84 olacak.
Ve otellerin yatak sayısı 15 bin 699‘a ulaşacak.
Hasılı, mevcut durumda bile yüzde 46 doluluk oranıyla hizmet veren otellerin, daha çok müşteriye ihtiyacı olacak.
İftarlık Gazoz unuttuğumuz değerleri hatırlatıyor
Cem Yılmaz oynuyor ama ucuz esprilerin havada uçuştuğu, sinkaflı küfürlerin gırla gittiği, klişe esprilerin senaryoyu sıradanlaştırdığı tipik bir Cem Yılmaz filmi değil.
Ölüm orucuna yatan devrimci bir genci anlatıyor ancak kabaca ideolojik propaganda yapan bir yapım değil.
Dini ögeler bolca işleniyor ama İslamcılara hitap eden bir senaryosu yok.
Filmi izlerken yüzünüzden tebessüm eksik olmuyor ama komedi türünde olan bir eser değil.
Örtülü bir şekilde sosyalizm güzellemesi yapılıyor ama bu ideolojinin Türkiye halkına ne kadar yabancı olduğu unutulmuyor.
Filmin çekimlerinin yapıldığı Muğla‘nın Ula ilçesi gibi sıcacık, Egeliler kadar samimi, harbi…
Hayatta, siyah ve beyazın dışında grinin de olduğunu hatırlatan, paranın mutluluğun anahtarı olduğu yargısına meydan okuyan, kapitalizmin dayattığı hayat mücadelesinde unuttuğumuz değerleri hatırlatan ve iç dünyamızda yeniden yücelten, uzun zaman hafızamızda kalmaya namzet bir güzel film İftarlık Gazoz.
Ece isimli avukat!
Dün, hükümete yakın olanlar dışında, İstanbul gazetelerinin ve internet sitelerinin büyük bölümünün öne çıkan magazin haberi, Mahsun Kırmızıgül‘ün evlenecek olmasıydı.
Mahsun Kırmızıgül, 13 Şubat’ta 30 kişinin davetli olduğu bir törende dünya evine girecekmiş.
Peki kiminle evleniyor Kırmızıgül?
Ece isimli bir avukat!
Yahu bu kadının soyadı yok mu?
Aradım, taradım ancak Mahsun Kırmızıgül’ün evleneceği kadının soyadını veren tek bir gazete ve tek bir internet sitesine rastlayamadım.
Çünkü haberi servis eden muhabir, kadının ismini vermemiş.
Çünkü bilmiyor.
O öğrenemeyince bütün Türkiye de öğrenemedi.
Üstelik Mahsun Kırmızıgül ile Ece isimli avukat 1 yıldır sevgililermiş.
Sevgili oldukları dönemdeki haberlere baktım, orda da yine Ece isimli avukat diye haberler var!
Aynen bugün olduğu gibi Mahsun Kırmızgül’ün sevgilisi olduğunu haber veren muhabir, Ece isimli avukatın soyadını bulamamış.
Peki Ece isimli avukat, kendini gizliyor mu?
Hiç öyle değil…
Mahsun Kırmızıgül’le boy boy fotoğrafları var.
Ancak soyadı, devlet sırrı gibi bir türlü yazılmıyor.
Alın size kopyala-yapıştır gazeteciliğinin geldiği nokta bakımından ibretlik bir haber.