Bursa`nın çok büyük bölümü 1`inci derece deprem kuşağında ancak en büyük tehdit Gemlik bölgesinde…
2 fay hattının içinden geçtiği ilçede, yapı stoku da alarm veriyor.
Uzmanlar, Gemlik`teki binaların önemli bir bölümünün, üfleseniz yıkılacak cinsten olduğunu söylüyor.
Gemlik`in bir başka handikabı da, 1 metrekare bile yeni imar alanlarının olmaması.
Yani, kentte adım atacak yer yok.
Depreme dayanıklı yeni binalar inşa etmek için 2 yol var…
Biri, yerinde dönüşüm diğeri de Gemlik`in yamaçlara taşınma projesi.
Yerinde yıkım, yer darlığından ve yüksek katlı binaları zorunlu kılmasından dolayı tercih edilmedi.
Yani B planı işliyordu.
Ancak malum, Anayasa Mahkemesi, Türkiye genelinde zeytin alanlarını korumak adına ilgili yasayı iptal edince, Gemlik`in yamaçlara taşınma projesi de güme gitmişti.
Bu konuya, geçen hafta OLAY TV stüdyolarında konuk ettiğimiz Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç da değindi.
Arınç, biraz kızgındı.
Tepkisini, “Doğaya saygılıyız ancak 3,5 ağaç kesilecek diye insanlar ölsünler mi?” sözleriyle dile getirdi.
Evet Gemlik`in yamaçlarında zeytin ağaçları var ama çoğu verimsiz.
Yani mahsul vermiyor.
Ayrıca can güvenliği mi zeytin mi diye bir seçenek sunulsa, yanıtı belli değil mi?
Arınç, bir özel yasayla sorunu gidereceklerini kaydetti.
Dün konuyu biraz araştırdım…
Özel yasa geliyor ancak sadece Gemlik bölgesini kapsayacak bir yasa olacak bu.
Ayrıca, yamaçlardaki zeytin alanlarının tümünü imara açmayacak bir formül üzerinde çalışılıyor.
Zaten ilçedeki siyasi partilerin temsilcilerinin oluşturduğu komisyon çalışma yürütüyor.
Yani, özel yasanın, muhalefetin de mutabakatıyla hayata geçmesi planlanıyor.
Doğrusu, verimli zeytin alanlarını yok etmeyecek ve doğaya zarar vermeyecek tüm çözümler vakit kaybetmeden hayata geçmeli.
Deprem kapıda ve insan hayatı da herşeyden üstün…
MHP kulislerinden kısa notlar
MHP`nin Bursa teşkilatlarında derin bir sessizlik hakim.
Osmangazi Belediye Meclisi`ndeki bazı üyeler de olmasa, Bursa`da MHP diye bir partinin varlığından şüphe edeceğiz.
Partinin genel yapısından kaynaklı bir durum bu galiba.
Ankara da farklı bir yapıda değil nitekim.
Bu durum nereye kadar sürer bilinmez.
Ancak Genel Merkez yönetimi en erken genel seçimlere kadar görevinin başında.
Peki il ve ilçe başkanlıkları?
Ciddi bir değişim bekleniyor.
Ancak değişim, teşkilatların başarısızlığından değil, il başkanlarının milletvekili olmak istemesinden kaynaklanıyor.
MHP`de sonbaharla birlikte kongre rüzgarları esmeye başlayacak.
Ve kuşkusuz Bursa`da da değişimin ayak sesleri duyulmaya başlandı.
Hasan Toktaş`ın bir kez daha milletvekiliğine aday olması bekleniyor.
Yerine, il yönetiminden bazı isimler talip olabilir.
Ancak eski il başkanlarından Arif Demirören`in ismi telaffuz edilmeye başlandı bile.
Nilüfer`deyse çok adaylı kongre olma ihtimali yüksek.
Yüksel Yılmaz`ın destek verdiği mevcut başkan Osman Uçar`ın aday olabileceği ancak karşısına birden çok rakip çıkacağı konuşuluyor.
Osmangazi`de de uzun yıllardır ilçe başkanlığı görevini yürüten Adem Dönmez`in, görevi bırakacağı belirtiliyor.
Bu noktada kimin aday olacağı büyük bir soru işareti.
Son dönemde Hasan Toktaş`la Dönmez arasında ihtilaf doğdu.
Kuşkusuz bu durum Osmangazi kongresine de yansıyacaktır.
Dönmez de Toktaş da, istedikleri bir adayı seçtirmeyi isteyeceklerdir.
MHP kongrelerine işte bu belirsizlikler içinde girilecek.
Ancak, teşkilatların başına kimlerin geleceğinden çok, MHP`yi genel seçimlere taşıyacak yönetim kadrolarının seçilmesi değil midir önemli olan?
Kurbanlar lösemili çocuklar için…
Bizde sivil toplum örgütleri gırla gider.
LÖSEV ise, iş yapan, elle tutulur, gözle görülür hizmet yapan, ender STÖ`lerden biridir.
Malum, kanser vakaları, önlenemez bir şekilde artıyor.
Tedavisi maliyetli, meşakkatli ve bir o kadar da insan yaşamını altüst eden bir illettir kanser.
LÖSEV bu yıl da kurban bağışlarını kabul ediyor.
Kurban Bayramı`ndan LÖSEV`e vekalet verdiğinizde, hem kurbanlarınız dini usullerle kesildiği için ibadetinizi yerine getiriyorsunuz hem de kanser hastalarının derdine derman oluyorsunuz.