Olay Gazetesi Bursa

AK Parti’den HÖH’lü belediyelere kırmızı kart!

Bulgaristan siyasetinde son derece ilginç gelişmeler yaşanıyor. Özellikle Türk cephesinde… Gelişmeleleri kısaca hatırlayalım. Türkiye ile Rusya arasında uçak krizi patlak verdikten sonra, Hak ve Özgürlükler Hareketi eski Genel Başkanı Lütfi Mestan, parlamentoda Türkiye‘yi savunan bir bildiri okudu. Mestan, Bulgaristan’ın da Türkiye gibi bir NATO üyesi olduğunu hatırlattı ve Türkiye‘den yana bir tutum sergiledi. HÖH’ün Rus […]

Bulgaristan siyasetinde son derece ilginç gelişmeler yaşanıyor.

Özellikle Türk cephesinde…

Gelişmeleleri kısaca hatırlayalım.

Türkiye ile Rusya arasında uçak krizi patlak verdikten sonra, Hak ve Özgürlükler Hareketi eski Genel Başkanı Lütfi Mestan, parlamentoda Türkiye‘yi savunan bir bildiri okudu.

Mestan, Bulgaristan’ın da Türkiye gibi bir NATO üyesi olduğunu hatırlattı ve Türkiye‘den yana bir tutum sergiledi.

HÖH’ün Rus yanlısı olarak bilinen Onursal Genel Başkanı Ahmet Doğan, bu gelişmeden rahatsız oldu ve Rusya lehine bir açıklama yaptı.

Ardından olağanüstü kurultay toplatarak, Lütfi Mestan‘ı partiden atıp, genel başkanlıktan uzaklaştırdı.

Lütfi Mestan da beraberindeki 5 milletvekiliyle birlikte Dost Partisi’ni kurdu.

Tüm bu gelişmelerden Ankara çok rahatsız oldu.

HÖH ile ilişkileri yeni yeni düzelmeye başlamıştı AK Parti’nin.

Ancak Mestan’ın genel başkanlıktan alaşağı edilmesinin ardından ilişkiler yeniden gerildi.

Daha doğrusu ilişki filan kalmadı

Nitekim Başbakan Davutoğlu, hem uçak krizinde Rusya’dan yana olduğu için hem de Mestan’ı ihraç ettikleri için Ahmet Doğan liderliğindeki HÖH ile ilişkilerini kesti.

Ve bazı yaptırımları da hayata geçirmeye başladı.

Mesela Bulgaristan’daki hiçbir diplomatik Türk görevlisi HÖH‘ün etkinliklere gitmiyor.

AK Parti’den hiçbir temsilci, HÖH‘ün olağanüstü kurultayına gitmedi.

Ancak asıl yaptırım yerel yönetimler eliyle yürüyor.

Nitekim AK Parti Genel Merkezi, başta Bursa‘daki belediyeler olmak üzere partisinin yerel yönetimlerine yazı göndererek, HÖH‘lü belediyelerle protokollerin iptalini istedi.

Bu kararın, en çok da Bursa‘ya yansıması oldu.

Nitekim başta Bursa Büyükşehir ve Osmangazi olmak üzere, Bursa‘daki AK Partili belediyeler, Balkanlarda yoğun bir faaliyet içinde.

Bir diğer ifadeyle Balkanlardaki belediyelerle kardeş şehir protokolü imzaladılar.

Ancak genel merkezden gelen talimatla tüm ilişkilerini kestiler.

 

Sevimli: Bir çözüm bulunmalı

 

Bulgaristan’daki siyasi gelişmeleri yakından takip eden CHP İl eski Başkanı Erhan Sevimli‘yle konuşuyoruz.

Bir Balkan göçmeni olan Sevimli, Bulgaristan’daki gelişmeleri de yakından takip ediyor.

Ayrıca, HÖH‘ün olağanüstü kurultayına da katılmıştı Sevimli.

Sohbetimizde şunları söyledi:

HÖH’ün ikiye bölünmesi, Türklerin faydasına olan bir durum değil. Dost Partisi kuruldu ama mutlaka bir çözüm bulunmalı. Bulgaristan’da iki Türk partisi olması, aleyhimize olur.”

Sevimli’nin Bulgaristan’daki Türk partilerin yapısıyla ilgili de söyleyecekleri vardı:

“HÖH’ün kurultayında Bulgaristan Milli Marşı okundu. Ayrıca konuşmalar Bulgarca yapıldı. Çünkü oradaki Türk partileri ayrılıkçı ve etnik değil. Bir de bize bakalım. HDP’nin kongrelerinde İstiklal Marşımız okunmaz. Ayrıca HDP’liler iyice ayrılıkçı bir dil kullanmaya başladılar

Erhan Sevimli‘nin tespitlerine aynen katılıyorum.

Daha önce de belirttim, Türkiye’deki ayrılıkçı hareketlere karşı özel ilgisi olan Avrupalılar, Türk azınlığın en temel haklarını bile vermekten kaçındı bugüne kadar.

Üstelik bu haklar Lozan’da garanti altına alınmış olsa da!

 

Anadolu Hayat Emeklilik’e, uyanık sigortacılara ve bankalara dikkat!

 

Sigorta şirketlerine oldum olası güvenim yoktur.

Köprü ve dayı meselesi gibi, herşey sözleşmeyi yapana kadardır bu şirketler için.

İşini dürüstle yapan şirketleri ve sigortacıları tenzih ederek söylüyorum tabii bunu.

Önceki yıl, bir yıllık bir ferdi kaza ve hayat sigortası yaptırmıştım.

Sigortanın süresi geçince, haberim olmadan kredi kartımdan 1 yıllık daha sigorta bedeli kesilmiş.

Tabii burada bankanın da kabahati büyük.

Banka, banka olsa müşterisinin iradesi olmadan bu işlemin yapılmasına izin vermez.

Neyse, işlemin iptali için Anadolu Hayat‘ı aradım.

Önce telefona bakan şark kurnazı adam, işlem iptali için bankamı aramamı söyledi.

Bankayı aradım:

-Olur mu efendim, işlemi yapan Anadolu Hayat Emeklilik, onların sigortayı iptal etmesi gerekir.

-Hay hay, Anadolu Hayat’ı arayayım ama siz benim iradem olmadan nasıl kredi kartımdan kesinti yaparsınız?

-Efendim mutlaka sizin talimatınız vardır.

-Yok kardeşim, benden iyi mi bileceksin?

Bankacı ve sigortacıların zihin yapıları örtüştüğü ve ortak çalıştıkları için, daha fazla uzatmanın vakit israfından başka bir sonucu olmayacağını biraz da geç olsa fark ettim, Anadolu Hayat‘ı aradım.

Bir sürü gereksiz bilgiden sonra müşteri temsilcisine ulaşabildim.

Yine bir sürü gereksiz bilgi isteyen adam, beni yaklaşık 5 dakika telefonda beklettikten sonra, “Efendim özür dileriz” dedi.

Ardından, işlem iptali için dilekçe yollamamı istedi.

Nereye?

İstanbul’a...

Üstelik bu iletişim çağında postayla!

Ayrıca, ben mi size dedim sigorta yapın bana, posta yoluyla işlemi iptal edeceğim?

Yani işi yokuşa sürmek ve hukuksuz işlemi iptal etmemek için ayak diredi telefondaki ses.

Devenin nerem doğru dediği hikaye gibi, baştan sonra yalanlar üzerine kurulu bir sistemdir bizdeki sigortacılık ve bankacılık.

Sizin haberiniz olmadan, faiz, ücret, kart parası, aidat parası, dosya masrafı adı altında ufak, ufak tırtıkladıkları paralarla servetlerinin üzerine servet katmışlardır banka sahipleri ve sigorta şirketleri.

Az para, çok para demeden, hakkınız arayın.

Ve emin olun, birçok başvuruda siz haklı çıkacaksınız.

Tüketici derneklerinin kapılarını aşındırmaktan çekinmeyin ve hakkınızı alın.