Av. Mehmet Tunçak…
AK Parti Bursa teşkilatının kurucularından ve ilk il başkanlarından.
İl genel meclisi başkanlığı ve milletvekilliği görevinden sonra, genel merkez siyasi ve hukuki işlerden sorumlu başkan yardımcılığı görevini halen sürdürüyor.
İyi bir hatip olmasının yanı sıra, siyasi deneyimi ve uzlaşmacı yapısıyla öne çıkıyor.
Tabii Tunçak’tan Bursa siyasetini de yorumlamasını istedim.
Ankara’dan Bursa siyasetini nasıl görüyor ve İl Başkanı Ayhan Salman’la devam edilecek mi?
İlk soruya verdiği yanıt:
“Bursa siyaseti dalgalı bir siyasettir her zaman. Türkiye’ye çok önemli isimleri kazandırmıştır aynı zamanda. Örneğin Cavit Çağlar. DYP iktidarı döneminde Demirel’in yardımcısı olduğu yıllarda Bursa, Türkiye siyasetinde en etkin konumdaydı. Çağlar dışında, İhsan Sabri Çağlayangil, Turhan Tayan ve Faruk Çelik gibi Türkiye siyasetini yönlendiren isimler çıkarmıştır Bursa. Dolayısıyla Bursa siyasetinin bu ağırlığının, bundan sonra da Türkiye siyasetine etkisinin devam etmesinden yanayım. Neden? Bursa insanı tarz olarak demokrat yapıdadır. Dünyaya, ülke siyasetine bakışı hem milliyetçi, muhafazakar hem de demokrattır. Ayrıca Bursa’dan güçlü bir siyasetçinin çıkması, Bursa yatırımlarının hayata geçmesi, Bursa ile ilgili çözüm bekleyen sorunların çabuk halledilmesi noktasında fevkalede önemli. Benim bulunduğum pozisyon, şu şununla kavga etmiş, bu bunun altını oymuş noktalarına odaklanmak değil. Ben, Bursa siyasetçisi, Türkiye siyasetinde önemli ve kudretli konuma gelmiş midir, ona bakarım ki Bursa bundan kazanç elde etsin. Özetle, benim Bursa siyasetine bakışım, güçlü siyaset arayışıdır.
Tunçak’a “Bursa siyasetine bakışınızı bir temenni içeriyor” dediğimde, “Evet güzel anlayışınız var” dedi.
Tunçak’ın Ayhan Salman ile ilgili görüşleri ise şöyle:
“Başarılı bir il başkanı olduğunu görüyorum. Kendisini sorun çıkaran bir il başkanı olarak görmüyorum. Büyükşehir belediye başkanı, ilçe belediye başkanları, milletvekilleri ile irtibatları, genel merkez ile uyumu noktasında ciddi sıkıntıları yok. Yani uyumlu bir il başkanı görüyorum. Bu uyumun eksik olup, olmaması noktasındaki değerlendirmeler genel merkezde devam ediyor. Kamuoyunda il başkanının görünümü, kentin sorunlarını çözmedeki performansı gibi konuları, diğer il başkan adayları gibi araştırılıyor. Şahsi kanaatim, uyumlu ve ekip çalışmasına önem veren bir il başkanı olduğudur. Devam edecekse, desteğimizi sürdürürüz. Değişim olacaksa Bursa’da unutulmayacak il başkanları arasında hatırlarız kendisini.”
Tuncak, özellikle Bursa teşkilatlarının merak ettiği 2 konuda samimi görüşlerini paylaştı.
Söyledikleri, Bursa AK Parti camiasında etkisini gösterecektir hiç kuşkusuz.
ABD’de yargı var
Dün kanımca çok önemli bir haber geldi ABD’den.
ABD Başkanı Trump, rahip krizi nedeniyle Türkiye’ye ayar vermek için çelik ithalatına uyguladığı vergiyi yüzde 25’ten yüzde 50’ye çıkarmış ve 9 ay sonra yeniden yüzde 25’e düşürmüştü.
Borusan yetkilileri ABD Ulusal Ticaret Mahkemesi’ne başvurup, ABD Ticaret Bakanlığı’nın sadece Türkiye’ye uyguladığı ek verginin ayrımcılık olduğunu ve ABD kanunlarına aykırı olduğunu savundu.
ABD Ulusal Ticaret Mahkemesi Borusan’ın haklılığını kabul etti ve Borusan’a 14 milyon doların ödenmesine hükmetti.
Ben ABD mahkemesinin kararını şöyle okuyorum:
“Trump, burası ABD. Kafana göre hiçbir ülkeye ek vergi koyamazsın. Bu ülke, demokrasi için bedel ödemiş, özgürlüğünü savaş meydanlarda kazanmış saygın bir ülkedir, muz cumhuriyeti değildir.”
ABD mahkemesinin verdiği karar ibretlik.
Çünkü söz konusu karar, yargı bağımsızlığının hayati olduğunu, bir gün herkese lazım olacağını, yargıya güven olmayınca uluslararası camiada da itibarınızın olmayacağını, yargısı siyasi iktidarın emrinde olan ülkelere yabancı sermayenin de gelmeyeceğini gözler önüne seren çok ama çok önemli bir karardır.
CHP’liler yıkılan okulların takipçisi oldu
Konu, depreme dayanıklı olmadıkları için yıkılan ancak yeniden inşa edilmeyen okullar.
Karaca, özetle şöyle diyor:
“Bursa’da yıkılıp yeniden yapılmayan okulların takipçisiyiz. Derslik sayısı azaldı, öğrenci sayısı artıyor. Çocuklarımız mağdur ediliyor. Pandemi nedeniyle sınıf mevcutlarının azaltılması da gündemde. Tekli eğitim isterken üçlü-dörtlü eğitime mahkum olacağız. Yıkılıp molozları ortada bırakılan başta Demirtaşpaşa Endüstri Meslek Listesi, Çelebi Mehmet Lisesi, Merinos İlkokulu ve Ergin Ağaç Teknin Meslek Lisesi olmak üzere yıkılan tüm okulların derhal yeniden yapılmasını talep ediyoruz.”
Özellikle pandemi süreciyle sosyal mesafe kuralının önemi ve derslik ihtiyacının artması, yeni eğitim-öğretim yılında kendisini daha çok hissetirecek.
Bu bakımdan Karaca’nın söylediklerini önemsiyoruz.
Ne varsa Ruslar da var
Rusya ile uçuşlar yeniden başladı.
Bu, can çekişen turizm için hayat öpücüğü demek.
Çünkü özellikle güney sahillerine gelen turistlerin büyük çoğunluğu Ruslardan oluşuyordu.
Turizmciler bu yıl otellerin yüzde 50’sinin açılmasını bile başarı olarak görüyorlar.
Ve hedefe ulaşabilirsek, Rusya’nın payı çok büyük olur.
Yani ne varsa yine Ruslar da var.