Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Bursa Büyükşehir Belediyesi ve Osmangazi Belediyesi’nin taleplerini kabul ederse, Bursa‘da yepyeni bir dönem başlayacak.
Gelişmeyi kısaca aktaralım…
Deprem riski taşıyan yapıların dönüştürülmesi için 2012 yılında 6306 Sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun çıkmıştı.
Kanun, depreme dayanıksız yapıları dönüştürmek isteyenlere çeşitli avantajlar getiriyordu.
Söz konusu kanunun en can alıcı noktalarından biri de, yetkinin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nda olmasıydı.
Yani, 6306 sayılı yasadan faydalanmak isteyenler, belediyelere değil Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan onay almak zorunda.
Ancak Bursa Büyükşehir Belediyesi ve Osmangazi Belediyesi, kısa zaman önce Çevre ve Şehircilik Bakanlığı‘na başvurarak yetki istedi.
Daha da açık bir ifadeyle iki belediye, deprem riski taşıyan binlerce yapıyla ilgili plan değişikliği ve onaylama yetkisinin kendilerine devredilmesini talep etti.
Belediyelerin gerekçesi, bürokrasiyi azaltmak.
Örneğin, deprem riski taşıyan 2 katlı binanın sahibi vatandaş, binasını yıkıp güçlendirmek için çürük raporu aldıktan sonra Çevre ve Şehircilik Bakanlığı‘na başvurmak zorunda.
Ancak Bakanlığın önünde, bunun gibi binlerce parsel bazlı noktasal talepler var.
Ve Bakanlık, parsel bazlı binlerce projeyle uğraşmakta zorluk çekiyordu.
Hal böyle olunca, yasa da uygulamaya geçmiyordu.
Büyükşehir ve Osmangazi Belediyeleri de Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na başvurarak, “Yetkiyi bize verin, plan değişikliklerini biz yapalım ve onaylayalım” dedi.
Yani Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkındaki Kanun’dan doğan yetkinin kendilerine devredilmesini istediler.
Peki Bakanlık, talebi kabul edecek mi?
Yetkiyi isteyen yerel yönetimlerle merkezi hükümetin aynı partiden olması, yetki devrinin olacağını dair güçlü bir işaret.
Girizgahta da belirttiğim gibi, talep kabul edilirse Bursa’da yerel yönetimlerin kentsel dönüşüm konusunda eli güçlenecek, deprem riski taşıyan yapıların dönüştürülmesi hızlanacak, plan yapma yetkisi merkezi hükümette değil belediyelerde olacak.
Yetki talebinin gerekçeleri
Bursa Büyükşehir Belediyesi ve Osmangazi Belediyesi, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı‘na başvurarak riskli yapıların dönüştürülmesiyle ilgili plan yapma ve onaylama yetkisi istedi.
Osmangazi Belediyesi’nin Çevre ve Şehirclik Bakanlığı‘na gönderdiği yazıyı paylaşalım:
“Kentsel gelişmenin, toplumsal, ekonomik ve mekansal olarak yeniden ele alınarak, kentteki sorumlu alanların sağlıklı ve yaşanılabilir hala getirilmesi, kentlerdeki çarpık yapılaşma ve yarattığı sorunların çağdaş şehircilik ilkeleri ve planlama esaslarına uygun olarak yeniden yapılandırılması, kent içinde kaçak yapılaşma alanlarıyla ekonomik ömrünü doldurmuş bulunan çöküntü alanlarının gerekli tüm kentsel ve sosyal donatı hizmetleri getirilerek, olası şekilde yapılandırılması, aynı zamanda tüm bunlar sağlanırken, bürokrasinin azaltılması, kentin bütüncül bir yaklaşımla planlanması amacıyla, ilçemiz sınırları dahilinde, riskli yapıların bulunduğu parsellerde, her ölçekte plan yapma ve onaylama yetkisinin Belediye Başkanlığımıza verilmesi hususunda, bilgilerinizi ve gereğini arz ederiz.“
Muhalefet yapmayı gerek görmeyen ilçe başkanı…
Mudanya‘da siyaset hareketli.
Gün geçmiyor ki yeni bir haber gelmesin.
Ve öyle anlaşılıyor ki 2019’a kadar bu hareketlilik sürecek.
Dün AK Parti Mudanya İlçe Başkanı Erdal Kaya, medya ziyaretleri kapsamında bize de uğradı.
AK Parti, Mudanya‘da muhalefet partisi konumunda.
Ancak dişe dokunur muhalefet yapmaktan uzak bir görüntü sergiliyorlar.
Bu durumu sorduğum Kaya ilginç bir yanıt verdi:
“Muhalafete pek gerek yok, Hayri Türkyılmaz’a partisi yeterince muhalefet yapıyor.“
Kaya, 2 ay önce CHP‘li meclis üyelerinin Türkyılmaz’ı protesto amaçlı meclis oturumuna katılmamasını da değerlendirdi.
2 değerlendirmesi vardı:
-CHP’li meclis üyelerinin seçilmiş bir belediye başkanını protesto edip oturuma katılmamasını saygısızlık olarak görüyorum.
-Hayri Türkyılmaz’ın, partisinin meclis üyeleri tarafından bile sevilmemesi dikkat çekici bir durumdur.