Muhammet Fatih Şahin
Muhammet Fatih Şahin
E-Posta: [email protected] YAZARIN TÜM YAZILARI

Türk Tabipler Birliği neden gündemde?

Köşe Yazısını Dinle

Türk Tabipler Birliği (TTB) 1953 yılında tabiplerin haklarını korumak için kurulan meslek örgütüdür. Onlarca ilde, on binlerce doktoru bünyesinde barındırmaktadır.

Kuruluş felsefesi ile doğru olsa da her güzel şeyin yanlış kullanımının büyük zararlar verebileceği gibi TTB de şu anda ülkeye zarar vermektedir.

Maalesef TTB’nin başında terör örgütü PKK/PYD/YPG’ye karşı inanılmaz hoşgörüsü olan birisi duruyor. PKK/PYD/YPG’ye ne kadar hoşgörülü ise Türkiye Cumhuriyeti Devletine de bir o kadar sert, acımazsız ve öfkeli.

TTB Başkanı Şebnem Korur Fincancı terör örgütü PKK’nın kurucusu olan bebek katili Öcalan için ‘Öcalan’a özgürlük platformunun’ kurucuları arasında.

PKK’nın hendek kurduğu, terör devleti kurmak istediği ve şehirleri birer savaşı alanına çevirmek istediği süreçte çıktığı bir yayında Fincancı şu açıklamaları yaptı ‘Halk meclisleri pratiğinin de bir biçimde yaşama geçirildi. Cizre halk meclisi… Hedef alınırken de halk meclisi hedef alındı. Cizre top atışına tutuldu.’ Bu açıklamalardan sonra sunucu ülkemizi hedef olan soruyu soruyor: ‘Türkiye yargılanmalı mı?’ Şebnem Korur Fincancı ise ‘Bunun tartışılması gerekiyor’ açıklamasında bulunuyor.

Suriye’nin kuzeyindeki terör koridoruna karşı Türk Silahlı Kuvvetleri’nin operasyon başlattığı günlerde TTB ‘Savaş bir halk sağlığı sorunudur’ açıklamasında bulundu. Türkiye ne zaman terörle mücadele etse, devletin elini kolunu bağlamak istercesine söylemler geliştirdi.

PKK’nın hastane saldırıları, sivil katliamları, tecavüz, uyuşturucu, kara para aklama, orman yakma, bebeklerin ölümüne neden olma, esnafı kepenk kapatmaya zorlama, şehirleri savaş alanına çevirme, gençleri zorla dağa kaçırma, örgüt içi infaz, vatandaştan haraç toplama, şehir merkezlerinde bomba patlatma, devleti bölme, bölgenin ekonomik olarak geri kalmasına neden olma, tehdit etme, şantaj yapma gibi eylemleri karşısında ise sessiz kaldı.

YPG’nin Suriye’deki eş başkanı Asya Abdullah’a ise Türk Tabipler Birliği tarafından 2015 yılında ‘Barış, dostluk ve demokrasi’ ödülü verildi.

Yunanistan ile Ege’de sorun yaşarken, Ukrayna-Rusya savaşından minimum zararla ayrılmak için ince diplomasiler yürütürken TTB Başkanı Şebnem Korur Fincancı TSK hakkında ‘Görüntüleri daha önce de incelemiştim. Sinir sistemini doğrudan tutan toksik gazlardan, kimyasal silahlardan birisi kullanılmış durumda. Bu silahları kullanan devletlerin sorumlu kılınması adına, etkili soruşturma yapılmalı ve bağımsız heyetler görev almalı. Bağımsız heyetlerce bu bölgelerde inceleme yapılması bir zorunluluk aslında.’ Diyerek hem devlete iftira atmış hem de uluslararası toplumda Türkiye düşmanlığı yapanların devleti tahakküm ve tazminat altına almaları için bir fırsat vermeye çalışmıştı.

Kısaca TTB şu anda terör örgütünü aklamak ve devletimizi zora sokmak adına eylemler yapıyor. Peki doktorlar neden buna izin veriyor diyebilirsiniz. Açıklayayım…

Öncelikle doktorların kahir ekseriyeti TTB’den tiksinmiş durumda. Ne seviyor ne de saygı duyuyor. Kamuoyunda bilinenin aksine TTB’ye üye olma zorunluluğu yok. Devlet memurluğundan istifa eden doktorlar üye olmak zorunda.

Ben TTB üyesi değilim. Böyle bir yönetimin altında üye olmak istemiyorum. Benim gibi on binlerce doktor bu yüzden üye olmuyor. 

Yaşam kalitesi olarak rahat ve sosyokültürel olarak belli seviyede olan insanlar kolay kolay dernekleşme yoluna gitmez. Sadece belirli idealler varsa, inanmışlık varsa o yolda bir araya gelir. Mesela işçiler daha çok örgütlenmek ister. Çünkü o örgütlenmeye ihtiyaçları vardır. Hak kazanmak ister. Doktorlar bağımsız ve ayrı ayrı hareket eder. Çünkü buna ihtiyaç duymaz.

TTB’ye karşı örgütlenmek için ayrıca ciddi bir zamana ihtiyaç var. Akşama kadar hasta bakan, nöbet ve icap tutan insanların bu zamanı yok.

TTB’den en fazla doktorlar çekti. Mesleğin onurunu zedeliyor. Ancak güçlü bir ekiple karşısına çıkılsa ve maddi olarak desteklense bu zihniyetin değişmesi işten bile değil. Doktorlar değişim inancına sahip olduğunda çok ciddi fedakârlık yapar. Ancak şu anda bir ümitsizlik var.

Maalesef bir düzen kurulmuş ve öylece devam ediyor. TTB aktif ve faydalı işler yapsa ülke için inanılmaz fayda sağlayabilir. Birçok araştırma ve bilimsel projelere öncelik eder. Tıp eğitiminden, akıllı ilaç kullanımına kadar sınırsız faydası olur. Covid döneminde bile sahaya ulaşan bir etkisi olmadı. Halbuki çok faydalı olabilirdi.

TTB var olması gereken bir kurum ama yanlış ellerde. Bunun mutlaka değişmesi gerekiyor. Akıllıca kurgulanmış bir plan dairesinde bu zihniyete son vermek ve birçok yerde yapıldığı gibi yerli ve milli insanların iş başına gelmesi için mücadele etmek gerekiyor. Aksi takdirde sürekli aynı oyunu tekrar tekrar izlemek zorunda kalırız.

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X